English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ S ] / Sons

Sons traducir inglés

6,828 traducción paralela
Oğullarımıza ve çobanlara sen anlat.
You tell our sons and the Shepherds.
Oğullarımla istişare edip iki gün zarfında cevabımı bildiririm.
I will speak to my sons and give you my answer in two days'time.
Dina'nın oğulları da sünnet olacak.
And Dinah's sons will be circumcised, too.
Hepiniz, erkek evlat sahibiydiniz.
All of you had sons.
Onlar benim oğullarım.
They are my sons.
Senin oğulların salih erkekleri katletti.
Your sons have slaughtered righteous men!
Babalar ve oğullar aynı homozigotlara sahip olabilir.
No, it was only a partial match. Fathers and sons can have identical homozygotes.
Francis küçükken çok hastaydı, ve ortalıkta bir dedikodu dolaşıyordu, eğer Francis ölürse ve ben başka erkek doğuramazsam, Bourbon prensi tahta çıkacaktı.
Francis was very sickly as an infant, and there was talk that if he died, and I failed to produce more sons, the Bourbon princes would take the throne.
Her zaman hangi babanın oğlundan dolayı üzgün olduğunu anlarsın, çünkü yemeklerini montlarıyla yerler.
You can always tell which fathers are disappointed in their sons because they eat lunch with their coats still on.
Yüzlerce kanatlı oğlu ve kızlarının hepsi onun genlerini taşıyor ve hepsi de doğru anın gelmesini bekliyor.
Hundreds of winged sons and daughters all carrying her genes and all waiting for the right moment.
- Sen ikinci kurbanın amcasısın.
You're the second victim's uncle. Sons of bitches.
Oğullarından biri yıllar önce denizde boğulmuş ve o oğlunun adı Choi Dal Po'ymuş.
He lost one of his sons in the ocean forty years ago and that son's name was Choi Dal Po.
Oğullar, akrabalar, beyler ve mevkisi yanıbaşımızda olanlar büyük oğlum Malcolm'dır mirasımızı devralacak, bilinsin.
Sons, kinsmen, thanes, and you whose places are the nearest, know that we will establish our estate upon our eldest, Malcolm,
Kraliçelerin çocuklarına ne olduğunu biliyordum.
I knew what happens to the sons of the queen.
- Oğullarımızı istediler!
- They wanted our sons!
Bütün oğlan çocukları, kendilerini babalarına kanıtlamalıdır.
All sons must show deserve what their fathers.
Ancak her zaman aynı babanın oğulları müttefik olamazlar.
But in fact, two sons of the same father, do not necessarily become allies.
Siktir olup gidin! Orospu çocukları!
Get out of there, you sons of bitches!
Bu şanslı serseriler yanlış bir telefonla, Wall Street tarihinin en iyi işlerinden birinin rüzgârını yakaladılar.
That's right. These lucky sons of bitches caught wind of one of the best trades in Wall Street history from a wrong number.
Puerto Rikolular ve Donimikliler Luz Guzman ve iki oğlu dahil.
Puerto Rican and Dominican, including Luz Guzman and her two sons,
Pislikler!
Sons of bitches!
Yaşlı bir annesi vardı, ondan bahsederken beş oğlu vardı ama ondan bahsederken Fattuh'a...
He has an old mother and when she speaks to him, - she has five sons - she says... Fattuh...
Aptallar bir çocukla uğraşıyorlar.
Lying sons of crawdads picking on a kid.
Oğullarınız ve kızlarınız... kontrolünüzden çıktılar. "
Your sons and your daughters "... "Are beyond your command."
" Oğullarınız ve kızlarınız, kontrolünüzden çıktılar.
" Your sons and your daughters are beyond your command.
Oğullarımın yarışta koşmasını istiyorsun.
You want my sons to run a race.
Orospu cocukları.
Sons of bitches.
cunku o oros...
Because they are brave sons of...
Geride kocasını ve iki çocuğunu bıraktı.
Leaving behind her husband, and two sons.
Geldiğinde, Bay Jenkins'in sana oğullarından birinin vefat ettiğini açıklamaya çalıştığını duydum.
When you arrived, I could hear Mr. Jenkins trying to explain to you that one of your sons had passed.
Üç adet kötü evlada sahip gururlu bir anne gibi hissediyorum.
I feel like a proud mama with 3 dashing evil sons.
Çocuklarından ne haber?
What about your sons?
Hepsi benim oğlum.
These are all my sons.
Birbirinden alakasız beş oğlunun canını.
The lives of his five ridiculous sons.
İki tane yetenekli oğlun var.
You've got two talented sons.
Çok eski zamanlarda,... kralın oğulları gül... -... başçesinden geçmeye... - Bahçe.
As grandpa had heard from his grandpa, many a king's sons had tried to get through the slubbery...
Şunu iyi bilin ki iki oğlumunda tahtta hakkı var.
Both my sons have a right to the throne.
Beni öldüreni Kral yapacağına dair oğullarına söz vermişsin.
I heard that you promised both your sons that the one who kills me would be made king.
Ne yaptığınızı sanıyorsunuz?
You sons of bitches!
En azından bize torun verecekler.
At least they will give us sons.
Oğlumun uzanıp yattığı buğdaya şükürler olsun.
Blessed be the wheat, because the bodies of my sons lie below it ;
Oğullar, akrabalar, beyler ve mevki yanıbaşımızda olanlar büyük oğlum Malcolm'dur mirasımızı devralacak bilinsin.
Sons, kinsmen, thanes, and you whose places are the nearest, know that we will establish our estate upon our eldest, Malcolm,
Sizler Dave'in gerçek çocukları bile değilsiniz. Siz sadece birkaç sincapsınız.
And you're not even Dave's real sons... you're just a bunch of chipmunks that he calls his kids.
Beni babanız olarak görüyordunuz ve... ben de sizi çocukarım olarak görüyordum.
Even though you consider me to be your dad, and... I love you like my own sons, it's never been official.
Pekala, sizler de'resmi ve yasal'bir babanın... isteyebileceği en iyi'resmi ve yasal'evlatlarsınız.
Well, you three are the best official and legal sons an official and legal father could ask for.
İki oğlun da kadınlar gibi çığlık atıyor, Randolph.
Both your sons scream like women, Randolph.
Ben kendimi, altı oğlu var.
I have six sons, myself.
Ben altı oğlum var.
I have six sons.
Hepimiz orospu çocuğuyuz.
We're all sons of bitches.
İki olduğunu söylemek için.
To tell him he has two sons.
Bizi karşıladığın gibi onları da sevgiyle kabul edip karşılamanı istiyoruz.
Rhoda and Tamar, the wives of our sons Simon and Levi, and we ask that you welcome them, as we have, into your loving embrace.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]