Southwest traducir inglés
1,004 traducción paralela
Burası güney salonunun güneybatı oturma odası olsa gerek.
Well, this would be south-southwest parlor by living room.
Güneş doğduğundan beri güneybatı ile kuzeybatı arasında gidip geliyor!
It's gone from southwest to northwest since daylight!
Bunun gibi, rüzgarın güney-güneybatıdan pencereden içeri sertçe estiği fırtınalı bir geceydi. Bu yüzden her aklı başında insanın yapacağı gibi pencereyi kapadım.
It was a stormy night like this with half a gale blowing from the south-southwest into my windows, so I shut them as any sensible man would.
Hani şu Koloni Ticaret'in, Güneybatı Elektrik'in, Omega Film'in sahibi.
You know... Colonial Trading, Southwest Electric, Omega Films...
Ya da güneydoğu veya güneybatı.
Or southeast or southwest.
Üç yıl boyunca güneybatıdaki her birliğimize güldü.
He's had the laugh on every troop in the Southwest these three years.
Zelton Haydutları'nın şansı bu sefer yaver gitmedi. Güneybatının en cüretkar soygununu yapmaya kalkıştılar ama başarısız oldular.
The luck of the Zelton Bandits began running out today when they attempted one of the most daring robberies in the Southwest.
'Bir askeri telgraf, Custer katliamının haberini Güneybatıya duyurdu.'
By military telegraph, news of the Custer massacre is flashed across the long, lonely miles to the Southwest.
Muhtemelen güneybatı yönüne gidiyor.
Probably headed southwest.
Genel istikamet, güneybatı.
General direction, southwest.
- Genel istikamet, güneybatı.
- General direction, southwest.
- Güneybatıya sür.
- Head southwest.
Apacher'ler özgür bir halk Kendi topraklarında özgür kalmaya hakları var.
The Apaches are a free. They have a right to stay free on their own land. - The whole southwest?
Buranın güneybatısından.
Southwest of here.
Güneybatı.
Southwest.
Bunu bulduğumuz yerin yakınlarında güney batı tarihinin en kanlı Kızılderili katliamının yapıldığını biliyor muydun?
The history. You know, not far from where we found this is the site of the one of the worst Indian massacres in the history of the whole Southwest?
Güneybatı'dan, 500 noktasından yaklaş.
Approach from southwest at 500.
Southwest Bankası'ndaki soyguna karışan kişilerin tarifini veriyorum.
Here's a description of the suspects involved in the armed robbery of the Southwest Bank.
Southwest Bankası işinde bir yere ulaşabildin mi?
How far did you ever get on that Southwest Bank job?
Southwest Bankası soygunundan gelen para.
The kind that could have come out of that Southwest Bank job.
Yaklaşık 70 mil güneybatıda.
About 70 miles southwest.
Bu dağları aşarak güneybatıya 60 mil yol gideceğiz.
We head 60 miles southwest across these mountains.
Güneybatıya gittiler.
Headed southwest.
Güneybatıdan bir şey yaklaşıyor.
Something is approaching from the southwest.
Belgrave Meydanı'ndaki Karpatya Büyükelçiliği konutunda kalacaklar. "
They will be in residence at the Carpathian Embassy Belgrave Square, southwest. "
Şimdi, eğer-eğer akıntı hareketi... güneybatı... yapmalıyız -
Now, if - if the current's moving... southwest... we must be -
"Yaklaşık bir dakika boyunca gemimin üzerinde uçtu ve sonra güneybatıdan güneye doğru yöneldi." Tırnağı kapat.
"It hovered above my ship for about a minute and then headed south by southwest." Unquote.
Radyo Kahire bir deve sürüsünün Sahara Çölü boyunca güneybatıya giden kuyruklu yıldız benzeri bir cisim tarafından damgalandığını rapor etti.
Radio Cairo reports a herd of camels stampeded by a comet-like object streaking southwest across the Sahara.
Güney batının nerede olduğunu bilmek için yaşlı adamın pusulaya ihtiyacı yoktu.
The old man did not need a compass to tell him where southwest was.
Güneybatının en iyisidir.
He's the best in the Southwest.
Bunlar güneybatıya Baton Rouge'a gidiyor.
They're headed southwest to Baton Rouge.
Burada neler varmış? Biri 220 derece güney güneybatıyı gösteriyor.
One heads 220 degrees south-southwest, the other 160 degrees south-southeast.
50 km kadar güneybatısında.
About 30 miles southwest.
Güneybatı cephesindeki başkomutanı askerî kuvvetler başkomutanlığını ve Führer'in karargâhlarını bilgilendirdim.
I've informed the high command on the southwest front, the Wehrmacht high command, and the Führer's headquarters.
Tanrıdan korkan bütün güney-batı kadınları bu haçı takar.
Most of the women of the Southwest are God-fearing women.
Rota güneybatı.
Course southwest.
- Güneybatı rüzgârı.
- Southwest
Güneydoğu rüzgârı.
Southwest
Çoğu, tüm Güneybatıda kötü niyetli olanları ayrı tutan en iyi yasal akıl olduğumu söyler.
Most say except them that's unfair-minded - that I'm the finest legal mind in the entire Southwest.
- Rotayı güney ve güneybatıya çevirin, lütfen.
- Make the course south southwest, please.
- Güney ve güneybatı mı demiştiniz, efendim?
- Did you say south southwest, sir?
- Gemiyi güney ve güneybatı yönünde sabit tutun.
- Hold her steady south southwest.
- Güney ve güneybatı, efendim.
- South southwest, sir.
Güneş, Amerikanın güneyinde kızılderililere tahsis edilen arazide, yer alan ve uçsuz bucaksız çorak topraklara sahip Cheyenne bölgesini her gün olduğu gibi aydınlatmaya başladı.
It dawned like any other day on the Cheyenne reservation in that vast barren land in the American Southwest which was then called Indian Territory.
Güneybatı, şüphesiz.
Southwest, of course.
Beş Mitsubishi hafif bombardıman uçağı 3000 metrede güneybatıya gidiyor.
Five Mitsubishi light bombers at around 10,000, headed southwest.
- Güneybatı 3000.
- Southwest at 10 thou.
35,000 feet yükseklikte Newfoundland'in üzeri.
35,000 feet flying southwest over Newfoundland.
Rio Conchos, buranın güney batısından yarım günlük yolda.
About half a day's ride southwest of here the Rio Conchos.
Güneybatı'da Zulular varmış.
Very good, sir. The sentries report Zulus to the southwest.
Güneybatısında yüzeyde buz tabakaları var efendim.
There's floe ice drifting southwest across that course.