Stone traducir inglés
13,091 traducción paralela
Ayrıca karşısında "Demir Yumruk" var bu akşam.
And these are, after all, the Hands of Stone coming at him tonight.
Harrison Caddesi'ndeki ev taş patikalı olan.
The one on Harrison Street... with the stone walkway.
Oh, şu barbar Lavaşın seni ölüme götürdüğünü sanıyorduk.
Oh, I'm surprised that savage Lavash didn't stone you to death.
Bir taş, bir yaprak, bulunmamış bir kapı taştan, bir yaprak, bir kapı.
A stone, a leaf... an unfound door... of a stone, a leaf, a door.
Anımsayarak, suskun biçimde unutulmuş muazzam lisanı ararız, Cennette sonlanan kayıp yolu, bir taş, bir yaprak, bulunmamış bir kapı.
Remembering, speechlessly we seek the great forgotten language... the lost lane-end into heaven... a stone, a leaf, an unfound door.
Yeterince garip bir kader ki İngiliz'den Hollandalı'ya kadar rehberlik eder Ayrıca Epsom'dan Pensilvanya'ya kadar da ve oradan tepelere doğru Altamont'ta durana kadar Görkemli biçimdedir Horuzun sert çığlığı
A destiny that leads the English to the Dutch is strange enough... but one that leads from Epsom into Pennsylvania... and thence into the hills that shut in Altamont... over the proud coral cry of the cock... and the soft stone smile of an angel... is touched by that dark miracle of chance.
Ölümdür yaşamın içinde erkeklerimizi taşa çeviren!
O death in life that turns our men to stone!
Her şehri ve köyü. ve taşı ve yaprağı ve adamı ve çocuğu.
Every city and village... and stone and leaf and man and child.
Ve mücevher gibidir bir meleğin gülüşü o kara talihin etkilediği
"and the soft stone smile of an angel... " is touched by that dark miracle of chance...
Roberto Duran'e, demirden yumruğa sahip adama meydan okursan hazır olur diye düşünüyordum.
I happen to think that Roberto Durán, the man with the hands of stone, if you challenge him, he will be ready.
Panama'dan gelen demirden yumruğu olan adam tüm zamanların en büyük dövüşçülerinden biri olarak kabul ediliyor.
The man with the hands of stone, from Panama, has to be regarded as one of the greatest fighters of all time.
Genç, güçlü ve çok uzun mesafe dövüşebiliyor ama sağ ve sol yumruklarını bizzat tecrübe etmiş biri olarak ona neden "Manos de Piedra", Demir Yumruk dendiğini söyleyebilirim.
He is younger, stronger, with a far longer reach, but I can tell you from first, right and left hand experience why they call Manos de Piedra Hands of Stone.
Denizci Ervin Maske, Stone Horse fener gemisinden.
Seaman Ervin Maske, Stone Horse lightship.
Siz savaşırken, bu taş neredeydi?
As you fought, where was this stone?
Bu garip taşın bize yardım edebileceğine inanıyorum.
I believe this strange stone could help us.
Evet, bir kaya gibi cansızdı.
Yes, he was stone, stone dead.
Adım Patsy Stone, "The A" de moda editörüyüm.
Oh, Patsy Stone, fashion editor, The A.
Burada mağdur benim. Ben Patsy Stone, masumum.
I'm Patsy Stone, but I am innocent.
Stone.
Stone.
Pat Stone.
Pat Stone.
Sonra da katillerin mekanına girip 7 kişiyi birden öldürüyor. Kendi silahlarını kullanarak.
Then he strolls into a den of stone-cold killers and goes on a seven-man killing spree, using their own weapons.
Katillerin mekanı neresi oluyor?
A den of stone-cold killers?
Yatağıysa bacalı bir taş idi,
Her bed a funnelled stone,
Doğrusu erkeklerin özel hususlar ile ilgili düşünceleri taş kesilmeme neden oluyordu.
In truth... the thought of men in that particular respect... turned me to stone.
- En azından yanında Tanner var. - Isırmaz seni.
Whatever's in a stone's throw, just grab them and do it.
Bak güzelim, bir daha masamı dağınık bulursam kendini sokakta taş taşırken bulursun.
Pretty one, if ever I find my desk disordered again, I'll throw you outside to push stone. Is that clear?
Dedin ki, taştan su çıkardım Skinny.
You said, "skinny, I squeezed water from a stone."
Taş gibisin, öyleysin!
You're like a stone, you are!
Taş devrinde değiliz Zıpır.
This isn't the stone age, Hopps.
Dr. Silas Stone tüm klinik protokolleri askıya aldı.
Dr. Silas Stone suspending all clinical protocol.
Kendisi, telefon, bilgisayar ve iletişim aletleri üreten Stone Harp Fabrikaları'nın kurucusu olarak biliniyor.
He's best known as the founder of Stone Harp Industries, makers of phone, computer and communication systems.
Taş, kabuklar kemik.
stone, shells, bone.
Atalarımız, 10.000 yıl önce yaşadı. Eski taş devri ya da paleolitik dönem denilir.
Our ancestors lived more than 10.000 years ago in what is called the Old Stone Age or Paleolithic Era.
Aynı hayvanı aynı teknikle küçük bir taş üzerinde aynı bölgede bulduk.
You will see the same animal in the same style on a small stone found on the site.
Dahası, eski kaya boyalarında pigmentler kayaya gömülüdür ama burada yüzeyde ve gayet taze.
Furthermore, in ancient rock paintings, the pigment sinks into the stone, but here it's on the surface and quite fresh.
Bir ara 102 kiloya çıktım.
Er, ballooned up to about 16 stone at one point.
Taşın itilmesine bizzat yardım ettim.
I helped push the stone against it myself.
Çok büyük bir taş.
Huge stone.
Mezarı bomboş.
His tomb is stone empty.
Sonra taşı yuvarlayarak uzaklaştırdılar ve cesedi alıp kaçtılar.
And then they rolled away the stone, took his body and ran.
Her taşın altına baktık sayın vali.
No stone unturned, Prefect.
Taş, nasıl mezardan on adım öteye düştü?
How did the stone fall 10 paces from the tomb?
Temel içgüdü. filmindeki Sharon Stone gibiyim.
Sharon Stallone in basic instincts.
Ben sağlam bir katilim.
I'm a stone killer.
Tamam, ama kaza alanına ulaşsak bile... biz nasıl taşda yazanı direk değiştirebileceğiz?
Okay, but even if we get to the crash site... How are we supposed to change what is literally written in stone?
Bir zaman gelecek ki bu seçilmiş yerde durup tıpkı benim yaptığım gibi bu yığına bir taş yerleştireceksin.
There will come a time... when you will stand on this peak and place a stone on this mountain. Like I did.
Panama City, Panama'dan.
From Panama City, Panama, Manos de Piedras, the Hands of Stone,
Patsy.
Stone.
Patsy Stone.
Patsy Stone.
Birden mezarda güneş doğdu. Taş ise yaprak gibi uçtu.
And the stone flew like a leaf.
- Taş Devri'nden kalma bunlar.
- They're from the Stone Age.