Supreme traducir inglés
2,727 traducción paralela
Ve bununla 800 sayfa hazırlamam gerek ne sahtekârlık ama.
And I have to fill 800 pages with that, making me a supreme fraud.
VE DELFO ZORZİ'Yİ, CARLO MARİA MAGGİ'Yİ, CARLO DİGİLİO'YU VE DİĞER NEO-NAZİLERİ.. ... TEKRAR MAHKEMEYE ÇIKARILDILAR.
THEY WERE FOUND GUILTY BUT ACQUITTED UNDER APPEAL AND BY THE SUPREME COURT
Yüce bir lider.
A supreme leader.
Çünkü şiddet, tüm otoritelerin kendi güç ve meşruluklarını aldıkları en yüksek otoritedir.
Because violence is the supreme authority all authorities derive their power and legitimacy from.
Bunun ekonomisi var, kredisi var, efendime söyleyeyim mahkemesi var.
I mean, you got the economy. You got the credit bubble, the Supreme Court.
Nadal'ı infaz ettirmiştiniz Paşam.
You had Nadal executed, Supreme Leader.
- Sayın Paşam!
Supreme Leader!
Hayır Sayın Paşam, füze başlığının biçiminin aerodinamikle hiçbir ilgisi yok.
No, Supreme Leader. The shape of the missile top has nothing to do with aerodynamics.
Sayın Paşam, sanırım sizin bombalar hakkındaki bilginizin bir kısmı çizgi filmlerden geliyor.
Supreme Leader, I think perhaps some of your information about bombs is coming from cartoons.
Sayın Paşam, izin verin açıklayayım.
Supreme Leader, let me explain to you.
- Paşam... Birleşmiş Milletler nükleer program konusundaki endişelerine cevap vermenizi aksi hâlde askerî harekâta onay vereceklerini söylüyor.
Supreme Leader, the United Nations demands that you address their concerns about our nuclear program, or they will vote to authorize military action.
Paşam, birkaç fazladan fedai tutmaya cüret ettim.
Supreme Leader, I took the liberty of hiring some extra security.
Paşam, suit zevkinize göre yeniden dekore edildi.
Supreme Leader, the suite has been renovated to your specifications.
Paşa ne zaman iyileşecek?
When will the Supreme Leader be better?
Paşa!
Supreme Leader!
- Çok özür dilerim Sayın Paşam.
So sorry, Supreme Leader.
Hayır! Sayın Paşam!
Supreme Leader!
Değerli bay ve bayan basın üyeleri Sayın Paşamız, Wadiya'nın üç gün içinde Lancaster Çatı Katı Balo Salonunda imzalanması planlanan yeni anayasasını hazırlamakla meşgul olduğundan sorularınıza cevap vermek için müsait değil.
Ladies and gentlemen of the press, our Supreme Leader is indisposed to answer your questions as he is currently drafting Wadiya's new constitution, which is scheduled to be signed at the Lancaster Penthouse Ballroom in three days.
Manav Paşa.
Supreme Grocer.
Peki Manav Paşam.
Yes, Supreme Grocer.
- Evet Paşam!
Yes, Supreme Leader!
Hadi Paşam!
Come on, Supreme Leader!
Paşam!
Supreme Leader!
Belgeler imzalanmaya hazır Paşam.
The document is ready to be signed, Supreme Leader.
Paşa nerede?
Where is the Supreme Leader?
Yüksek Mahkeme hakimi?
Supreme Court justice?
Benim gibi bir Yüksek Mahkeme hayranıyla vakit geçirme şansını asla kaçırmam.
I never miss an opportunity to hang out with a fellow fan of the Supreme Court.
Birleşmiş Milletler Yüksek Mahkemesi ne der biliyor musun?
You know what the United States Supreme Court says?
Bir savcı birilerine saldırmak isteyen sıradan bir oluşumun temsilcisi değildir.
United States Supreme Court says a prosecutor is a representative not of an ordinary party to a controversy.
- Yüksek Mahkeme'den sonra ben koptum.
- You lost me at Supreme-something.
Shigenori Takano ve Tsutomu Ando danışman olarak organizasyonu destekleyecekler.
Shigenori Takano and Tsutomu Ando shall cooperate with the organization as its consul and Supreme Advisor.
Tanrı'nın senin için yaptıklarını ve ruhuna olan yüce bağışlayıcılığını anla!
You must understand what the Lord has done for you and how he has supreme mercy on your soul!
John Coltrane'den A Love Supreme.
A Love Supreme, John Coltrane.
O şarkıları tekrar tekrar dinlememe rağmen, John Coltrane'nin A Love Supreme şarkısını ne zaman koysam, babamın dediği şeyi bir türlü hissedemezdim.
But I've been listening to those records over and over, and every time I put on Coltrane's A Love Supreme, I could swear I hear something my father says isn't there.
Schenectady Polis Departmanı'ndaki meslektaşlarının da desteğiyle yüksek mahkeme yargıcı babası Al Cross, oğlu hayatta olduğu için çok mutlu olduğunu söyledi.
With supporters from his Schenectady PD family cheering him on... His father, State Supreme Court Judge Al Cross says he's very happy his son is alive today.
Muhtemelen bir çok insan mahkemede ismini bile hatırlamaz
In fairness, probably most people can't name a Supreme Court case.
Sarah Palin kendine isim bulamadı Barack Obamada hukuk profesörüydü
Sarah Palin can't name a Supreme Court decision, whereas Barack Obama was a constitutional law professor.
Sadece bir kişi hayatta kalacak yüce ve güçlü olan Kancha...
Only one will survive... the supreme... and all powerful... Kancha...
Bir zafer kazandık biliyorum ama ya Ivy, Anna Nicole Smith'lik yapar da davayı Yüce Mahkeme'ye götürürse?
I know it's a victory, but what if Ivy pulls an Anna Nicole Smith and takes it to the Supreme Court?
Görüş ayrılığı olduğunda ise Yüksek Adalet Divanı'nın karar vermesini bekleriz.
When a split like this occurs we expect the Supreme Court to decide.
Yüksek Adalet Divanı'nın hepimiz için buna karar vermesi gerekir.
The Supreme Court needs to settle this once and for all.
Yargıtay yıllardır, masum insanları kurtarmak için ölümcül güç kullanılabileceğini söylüyor.
The Supreme Court has said for years that law enforcement may use deadly force to save innocent people.
Efendim, bunu riske etmeye değer mi?
Supreme, is this worth the risk?
Ben Gelişmiş Fikir Mekaniğinin Baş Bilim adamıyım.
I am the Scientist Supreme of the Advanced Idea Mechanics.
Bugün, yüce divana için bir adamı aday göstereceğim. Ülkedeki en iyi anayasal bilgisi onda.
I am nominating a man to the supreme court today... one of the finest constitutional scholars in the country.
Şu an kimse değil ancak yaklaşık on dakika içinde başkanın ilk yüce divan adayı olacak.
Well, right now he's no one, but... In about ten minutes, he's gonna be the president's first supreme court nominee.
Süper bir yüksek mahkeme yargıcı olacak. Bunu önleyemem.
He would have been a great supreme court justice.
Görevlendirilmişsin, tıpkı alımlı sarışın yüksek mahkeme yargıcı gibi.
You were appointed, like a pretty blonde Supreme Court Justice.
Vali Windy başvuruyu Birleşmiş Devletler'deki... ... bütün yüksek mahkemelere taşıyacak.
Governor Windy's taking it all the way to the United States Supreme Court.
Yüksek mahkeme bana göre hatalı bir kararla Batı Virginia'nın onayı olmadan sizin burada kalmanızı yasa dışı buldu.
The supreme court has ruled, incorrectly, I believe that taking you people without West Virginia's consent was illegal.
Ruhani Sakal!
The Supreme Beard!