Tabikide traducir inglés
222 traducción paralela
Neden, tabikide korkmam.
Why, of course not.
Fakat bunlar bilmem gereken şeyler değil tabikide.
But that's something I'm not supposed to know about, of course.
Vergisiz tabikide.
Tax-free, of course.
Tabikide bir belaya neden olmak için fikrin var.
Unless, of course... you got an idea to cause more trouble.
Tabikide hayır.
Of course not.
Tabikide!
Of course!
Tabikide.
Of course :
Tabikide, ben iyiyim, çocuğum.
Of course, I'm alright, my child.
Hayır, tabikide, hayır, hayır, kesinlikle, hatırlamıyorsun, değil mi?
No, of course, no, no, of course, you haven't, have you?
Şey yıldız haritası tabikide mahvolmuş, ama korkarım başka çaremiz yok.
Well, the astral map will be ruined of course, but I'm afraid we have no choice.
Tabikide geldiğimiz yol!
The way we came in, of course!
Ve tabikide şeyler ile mücadele edemedik...
And of course we.. ... we couldn't compete with the a...
- Tabikide.
- You bet.
Ve tabikide bütün otobüs terminallerini, Ve... tren istasyonlarını, havalimanını koruyoruz.
And of course we're... we got every bus station and uh... railroad depot and airport covered.
- Evet tabikide... ama işlerin ne kadar karışık olduğu hakkında hiçbir fikrin yok.
- Sure I can do.. But have you any idea what kind of work is involved?
Evet, tabikide sorabilirsiniz.
Yes, you certainly may.
- Tabikide severim...
- Of course I do.
- Bunu o mu yaptı? - Evet tabikide.
She made that?
- Ah, tabikide.
- Oh, sure.
- Tabikide.
- Of course.
H-Hayır, tabikide. Eğer savaşmak istiyorsan,
The other was the girl you call Aria.
Ve, tabikide, çanta turbulansta çok işine yarayacak.
and, of course, the bag will come in handy... in case of turbulence.
Tabikide.
OF COURSE.
Tabikide ben buradaki herşeyi düzeltiyorum.
Course, I won't always be fixin'things around here.
Neden, tabikide o.
Why, of course it is.
[Normal ses] Tabikide içine.
[Normal voice] Of course in there.
- Siktir tabikide... efendim.
- Fuckin'A... sir.
Evet, tabikide Kağıtlar hemen şurda olucak.
Yes, of course. I have the papers right here.
Mesajı tabikide.
About the message.
- Evet tabikide.
- Really?
Tabikide, bayım.
Surely, sir.
Tabikide, hayatım.
- Of course, my dear.
- Tabikide.
Of course.
Tabikide.
I sure will.
Tabikide neden bahsettiğimi biliyorum.
I think I know what I'm talkin'about!
Tabikide değiştim, yaşamak değişmek demek değişmeyen tek şey değişimdir..
Of course I change, living means changing. Homeostasis and transistasis.
'bugün ayrılan çocukların anneleri,'tabikide kalmanın gitmekten tehlikeli olduğunu düşünüyor.'
'The mothers of the children leaving today'clearly feel it is more dangerous to stay than to go.'
Tabikide.
Of course I do.
Tabikide.... hayır.
Of course I... No.
Tabikide, Beni izle.
Yeah, I can fly now.
Tabikide ediliyor.
Of course I am.
- Tabikide.
- Sure.
Tatlım tabikide farkettik.
Oh, honey, of course we noticed them.
Hayır tatlım, tabikide değil.
No, honey, of course not.
Şey tabikide terfi ettirdiğiniz için minnettarım.
Well, of course I'm grateful for the promotion.
Tabikide benim piç..
Of course I am, asshole.
Tabikide yok, başkan buna izin vermez
Well of course the president won't admit it.
Tabikide! Bak.
Of course!
tabikide, degil!
Of course, not!
Tabikide.
Of course.
- Evet tabikide.
- Sure!