Utanıyor musun traducir inglés
378 traducción paralela
Şimdi utanıyor musun?
Ain't you ashamed now? Ain't you?
Benimle görünmekten utanıyor musun?
Are you ashamed to be seen with me?
Bundan utanıyor musun?
Are you ashamed of it?
Jeb'in babasıyla birbirinizi sevmiş olmaktan yoksa utanıyor musun?
You loved his father. Or are you ashamed now to remember how you loved?
- Söylesene, utanıyor musun?
- Tell her. Are you ashamed?
- Utanıyor musun?
- Ashamed?
Utanıyor musun onlar adına, sevgilim?
Are you ashamed for them, my love?
- Benimle görünmeye utanıyor musun?
- Are you ashamed to be seen with me?
Yoksa ayıp bir isim verdin de şimdi utanıyor musun?
? This is a dirty name and now you averg?
Utanıyor musun?
Are you embarrassed?
Makarnacı olmaktan utanıyor musun?
You ashamed of being a wop?
Bir makarnacı olmaktan utanıyor musun? "
You ashamed of being a wop? "
Geride, solda. Hadi, utanıyor musun yoksa?
Left at the back, Come on, or are you ashamed?
Annenle evlenmeyi düşündüğüm için utanıyor musun?
You are embarrassed because I thought of marrying your mother?
Profesyonel katil olmaktan utanıyor musun?
Your reward is nothing. Aren't you ashamed as a professional killer?
Bizden utanıyor musun?
Ashamed of having us meet your people?
Benden utanıyor musun?
Are you ashamed of me?
Babandan utanıyor musun?
Are you ashamed of your father?
- Niye? Terden utanıyor musun?
Are you ashamed of sweat?
Utanıyor musun yoksa?
Don't tell me you're shy
Kendini öldürmeyi isteyecek kadar utanıyor musun?
Are you so ashamed you want to kill yourself?
Arzularından utanıyor musun?
Are you ashamed of your desire?
- Utanıyor musun?
- Are you shy?
Anne, utanıyor musun?
Mother, what are you ashamed of?
Böyle bir hayatım olduğu için benden utanıyor musun?
Are you disappointed in me?
Benden utanıyor musun Tony?
Are you ashamed of me, Tony?
Yaptıklarından utanıyor musun?
Are you ashamed of what you do?
Utanıyor musun?
Are you shy?
Beni büyük patronunla tanıştırmaktan utanıyor musun?
You're ashamed to introduce me to him.
Benden utanıyor musun baba?
Are you ashamed of me, Papa?
Sana az önce yahudinin birinin işimi elimden aldığını, zencilerin komşularım olduğunu söylemiştim! Utanıyor musun?
I just finished telling you that some Jew got my job, niggers live in my neighborhood!
Birkaç mutlu an satın almaktan utanıyor musun?
Are you ashamed to buy you some happy moments?
Ne oluyor, onun önünde utanıyor musun yoksa ne?
What's the matter? Ashamed in front of him?
Kendinden utanıyor musun?
Ashamed of yourself?
Utanıyor musun, yoksa?
Are you embarrassed?
Yoksa anlatmaya utanıyor musun?
Or are you ashamed to tell me?
Takma dişlerinden utanıyor musun?
Are you ashamed of your false teeth?
" Takma dişlerinden utanıyor musun?
" Are you ashamed of your false teeth?
Baba, benden utanıyor musun?
Dad, are you ashamed of me?
Utanıyor musun?
What are you, shy?
Hala kollarını sıvamaktan utanıyor musun?
Still shy about rolling up your sleeves?
Yoksa şimdi utanıyor musun?
You turning shy on me?
- Utanıyor musun?
- Are you embarrassed?
Utanıyor musun?
Blushing?
- Ne, Frankie'den utanıyor musun?
- What, are you ashamed of Frankie?
Utanıyor musun?
Aren't you ashamed?
Ne yani, benden utanıyor musun?
- What, art ashamed of me?
Utanıyor musun?
You do?
Utanıyor musun?
Why?
Benden utanırdı, anlıyor musun?
She was embarrassed by me, you see?
Hiç utan mıyor musun?
What is this you are doing? Why are you touching here?