Uçaklar traducir inglés
3,681 traducción paralela
Uçaklar!
Airplanes.
- Evin yerini saptayınca insansız uçaklarımız onu havaya uçuracak.
Once we have the location of the mint, our attack drones will take it out.
Uçaklar Tommy'nin takıntısı. Hayallerinde hep havacılık sektöründe çalışmak yatıyor.
Tommy is obsessed with planes, and it's always been his dream to work in the aviation industry.
Bugünkü bölümde pilot olmak isteyen Tommy, uçakları fark ediyor.
On today's show, would-be pilot Tommy goes plane spotting.
Dün uçaklarından birinde bir yolcu bacağını kaybetti. Haber hemen duyulmuş.
Yesterday a passenger lost a leg on board one of his flights and the story is everywhere.
Bazıları uçaklarımdaki koltuk mesafelerinin yeterli olmadığından şikayetçi ama gayet de iyi olduğunu size göstermek istiyorum.
Some people have criticised my airline for not having enough leg room, but I'm here to reassure you that there is more than enough.
Önümüzdeki haftadan itibaren tüm uçaklarımdaki tuvalet kağıtlarını yavaş yavaş toplatacağım. Bugünden itibaren de deodorantı bırakıyorum.
From next week I am phasing out toilet paper in all of my planes and as of today I have stopped using deodorant.
İlk başlarda güvende olduğumuzu sanıyorduk çünkü Almanlar uçaklarımızın burnundaki köpek balığı şeklinden çok korkmuşlardı.
At first we thought we were in the clear because the Germans were frightened by the scary shark face on the front of our plane.
Ama bunlar bu insanlar uçakları ışınlayıp binaları yok edebiliyorlar.
But these... people... they can teleport planes and implode buildings at will.
- Uçaklar : bu devirde çok zor.
- Planes - too hard now. Trains - been there, done that.
Avrupa'dan New York'a giden uçaklar, kulelere yapılan saldırı nedeniyle Kanada'ya yönlendi.
European flights to New York were diverted to Canada. After the attack against the twin towers.
Sıfırlanmış bir alanın gizleme teknolojisini düşün. Bombaları saklarlar, uçakları saklarlar. Bir taraf radyasyondan yanarken bir tarafa hiçbir şey olmaz.
Just imagine the stealth technology of a null field hiding bombs, hiding planes, shielding one side from radiation while the other side burns.
Kosta Rika'dan gelen uçakların yolcu listelerini kontrol ediyorum.
Okay. I'm checking flight manifests from Costa Rica.
Uçaklarınızın nereden havalandığını söyleyebilir misiniz acaba?
Hey, could you guys just tell me one more time, where do you fly out of?
Uçakların ikiz kulelere çarpmasını hatırlıyor musun?
Do you remember the planes crashing into the twin towers?
Eden bombardıman uçaklarını yollamış.
We've gone in. Eden's sent bombers in.
"Uçaklar Pakistan'da bir okulu yok etti."
"Drone strike destroys school in Pakistan..."
Şüpheli Amerikan uçaklarından fırlatılan füzeler...
Missiles fired from suspected U.S. drones.
Birkaç yıl içinde tüm hava kuvvetleri bir yandan öldürüp bir yandan Nevada'da oturup patates cipsi yiyen çocuklar tarafından kontrol edilen insansız uçaklar olacak.
In a few years, the entire air force will be drones piloted by kids sitting in Nevada, munching potato chips while they kill.
Ve ve baş-başta kendim ödedim sonra kredi kartlarımın limitini doldurdum ama kartopu büyüyordu ve uçaklar ayırtılmıştı ve lanet bir askeri nakliyesi?
And-and I-I paid for it myself at first, but then I maxed out my cards, but the ball was rolling and-and planes were reserved and-and a freakin'military transport.
bu Rockstar... konserleri için kiralık uçakları kimler alır.
that Rockstar... who takes chartered flights for his concerts.
Alman Hava Kuvvetlerinde hiç görülmemiş en sağlam çelikten uçaklar yapacağız.
We'll build airplanes for Luftwafe with the hardest steel ever seen.
Jules, en büyük bağışçılarının listesini çıkar. Varsa, masum olduklarını düşündükleri kişileri kaçırmak için kullandıkları özel uçakları ve kaynakları istiyorum.
Jules, get me a list of their biggest donors, if they have any private planes, resources that they might use to help a man they think is innocent flee the country.
Kaçırdığımız uçakların ve değişen planların sana zor geldiğini biliyorum.
Look, I know it's been hard... All these missed flights and changed plans.
Biraz kendimden emindim. Çünkü savaş uçaklarının içinde bulunmuştum. ve o kadar rahatsızlık verici gelmemişti.
I was kind of confident because I've been in jet fighters and didn't find it too uncomfortable, but apparently, this is a hundred times worse!
Seattle'a trenle gidip gidemeyeceğimizi soruyor uçaklar artık onu korkutuyor da.
He wants to know if we can go to Seattle by train, because planes are scary to him now.
ABD savaş uçakları şu anda New York'a uçan Aero Moscow Flight 38 uçağına eşlik ediyor.
U.S. fighter jets are currently escorting Aero Moscow Flight 38 bound for New York.
Elektrik kesintileri iletişim arızaları, kalkmayan uçaklar.
Woman on radio : Power blackouts. Communication failures.
Marcel uçaklar üstünde çalışırdı.
Marcel did work on airplanes.
Uçaklar hakkında çılgınca fikirlerim vardı.
I was crazy about planes.
Acaba uçaklar nasıl çalışı...
Everything about how they worked...
Ve Rodos'ta uçakları vardı, ki ben de Rodosluyumdur.
And he'd had aeroplanes in Rhodesia, which is where I come from.
Ve benim babamın da Rodos'ta uçakları vardı, işte bu sebepten ötürü konuşacak pek çok ortak yanımız vardı.
And my father had had airplanes in Rhodesia, so we suddenly had an awful lot to talk about.
Dünyanın bu kısmında, deniz uçakları saltanat sürmekteydi.
In this part of the world, the seaplane reigns supreme.
Buradan deniz uçakları okyanusa gidip Alman denizaltılarını ararlardı. Ve onları bulduklarında, bombalarını yağdırmaya başlarlardı.
Down here in Key West, there used to be a Navy base where seaplanes would essentially go out into the ocean, looking for German submarines, and when they found them, they'd drop grenades on them.
Geçen ay roketti, bu ay uçaklar.
Oh, last month it was space rockets. This month it's airplanes.
Evet, ama yere inecek uçaklarımız var.
Yeah, but we got planes to land.
Kalkış yapacak uçakları boşaltalım!
Let's clear off any planes already boarding!
Ticarî, kargo ve banka uçakları.
And the banks.
Kızılderililer Bu uçan uçakları görünce Onları eskiden olan tanrılarına benzettiler
Even when the airplanes started going out up in the sky here in the southwest, they referred them as metal birds, as a matter of fact, wen the first wing craft landed in, the indians that were there
2 gün boyunca uçaklar her yeri taradı.
We sent out planes the next day and the day after that.
Kocam uçakları uçuruyor.
My husband flies a plane.
Ayrıca nasıl? O saldırı uçakları... Geliştirilmiş mi?
- And how those attack drones were- -
Uçakları saldırı yapmadan 10 saniye önce geri çevirebildiniz, evet.
You pulled the nose of the plane up about 10 seconds before it hit the ground, yeah.
Onları sadece avcı uçakları için mi kullanıyorsunuz?
We're using them to fight with.
BM keşif uçakları yükseliyor ve gidiyorlar.
The US recon aircraft is up, and they're gone.
Orduları, toplar ve makineli tüfekleri uçaklar ve büyük gemileri var.
They have armies, cannons, machineguns airplanes and large steamers in Japan.
Kendi uçaklarına binen Stonelar bile.
Not even the Stones ride in their airplane.
- Beni aşağılaman, beni terketmen, beni kurtların önüne atman ve lüks hayatını yaşaman, uluslararası jet uçaklarında sevişip uyuşturucu kullanman.
- To humiliate me, to abandon me... to throwme to the wolves and live your life ofluxury, sex and drugs... in the international jet set.
Uçaklar güneybatıdan havalanmaya başladığında
So you have the creation of the Thunderbird.
Uçmak Makinaları hava ve tükürük yoluyla yangın neden kitle imha, binlerce kayıplar ve radyoaktif serpinti. Garuda Could ve diğer Gerçekten, uçan ejderha sözde antik versiyonları olmuştur bugünün yüksek teknoloji bombardıman uçakları?
Could the Garuda, and other so-called flying dragons, really have been ancient versions of today's high-tech bomber planes?