English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ V ] / Valencia

Valencia traducir inglés

459 traducción paralela
- Buraya Valencia şey demeye...
I came here to tell you that Valencia...
Valencia'ya berbat davrandım. Yani gerçekten berbat... Ve ona temas etmek istiyorum.
I've been horrible to Valencia, like, really horrible, and I really want to reach out to her.
Paula, Valencia'yı seçti, neredeyse gözümün önünde.
Paula, he picked Valencia. Like, in front of my face.
Bu Valencia'yı gebertir. Ölü.
Okay, this would kill Valencia.
Cidden, Valencia'yla işleri telafi etmek istiyorum ve bu onun tam tersi.
Seriously, I-I want to make amends to Valencia, and this is like the opposite of that.
Valencia bir nedime mi?
- No. Is Valencia a bridesmaid?
Durum şu ki, bir nedime olmayı çok isterim ancak benim olmam ve Valencia'nın olmamasın adil olduğunu düşünmüyorum.
Here's the thing, I-I'd love to be a bridesmaid, but I don't think it would be fair for me to be a bridesmaid and for Valencia not to be.
Ve Josh Valencia'nın nedime olmasını 50 defa falan sordu, bu yüzden...
And Josh has asked for Valencia to be a bridesmaid about 50 times, so...
Sen ve Valencia, ikiniz de nedime olabilirsiniz.
You and Valencia can both be bridesmaids.
Yani sen ve Valencia arkadaş mısınız?
So, you and Valencia are friends?
- Hey, Valencia!
- Whoa!
Selam. Bu çok eğlenceli olacak.
Hey, Valencia, hi, oh, uh, this is going to be so fun.
Hey, Valencia! Bundan daha iyisini yapabilirim.
Hey, Valencia, I can do better than that.
Valencia haklı.
Valencia's right.
Valencia bilir, gece simitlerimin hepsini bilir.
Valencia knows. She knows all about my night bagels... tell'em, V.
Teşekkür ederim Valencia.
Aw, thank you, Valencia.
Tamam. Valencia'yla elbise dükkânında nasıl gitti işler?
Okay, so how did it go with Valencia at the dress shop?
Valencia çok eğlenceli.
- Cheers. Valencia's so funny.
Valencia onlara yaşlı kadınla olan kısmı anlatsana. Evet.
Oh, Valencia, tell them about the part with the old lady.
Valencia ve ben hallederiz.
Valencia and I got this.
Aman Tanrım! Valencia bunun gibi bir çift canavara tutulmak nedir bilseydin bir daha asla düşünmezsin.
Oh, my gosh, Valencia, if you knew what went into having a pair of monsters like these, you would never think about getting them again.
Valencia bu elbiseyi bir kez giydiğimde bu köpekçiklere bir daha imrenmeyeceksin.
Valencia, once I put this dress on, you will never envy these puppies again.
Valencia gerçekten çok güzel bir gelin olacaksın.
Valencia, you're going to make a really beautiful bride.
Çoktan Valencia'nın e-postalarını ve mesajlarını heckledim...
I mean, I've already hacked into Valencia's e-mails and her texts.
Valencia'nın şifresini nasıl aldın diyerek ne demek istiyorsun?
What do you mean, how did I get Valencia's password?
Valencia'nın fotoğrafları, çikolatalı pasta kızarmış tavuk, köfteli spagetti.
Valencia's photos... chocolate cake... fried chicken... Spaghetti with meatballs.
- Valencia, ben...
Valencia...
Ve sonra, onu içinde gördüğümde kıskandım.
It was my idea for Valencia to put on the wedding dress, and then when I saw her in it, I-I got jealous.
Valencia seni suçladığımız için özür dilerim.
Valencia, I'm sorry we accused you.
- Valencia'nın şifresi çok kolaydı.
Valencia's password was so easy.
Valencia'nın telefonunu mu heckledin?
Y-Y-You hacked into Valencia's phone?
Valencia'ya böyle mi affettireceksin?
This is how you make it up to Valencia?
Önemli olan şey Valencia artık ailen tarafından seviliyor
Valencia is now beloved by your family
- Valencia.
The Valencia.
Carlos Valencia'ya gitsin.
Carlos goes to Valencia.
Allah'ın adıyla, Valencia kapılarını açın!
Open the gates of Valencia, in the name of Allah!
Korkuyla saklanmış olan Berberi kralı El-Kadir'e yardım etmek üzere... Valencia'ya gelen Ben Yusuf'la birlikte vakit de gelmişti.
And the time came when Ben Yusuf rode to Valencia... to secure the aid of the frightened Moorish king Al Kadir.
Karaya çıktığımda sana, Valencia'ya saldırabilirler.
When I land, they may attack you here at Valencia.
Eğer saldırırlarsa Valencia'yı savunacaksın.
If they do, you will hold Valencia.
Öncelikle Valencia'da...
- Valencia must first be...
Kralım, öncelikle Valencia'yı almalısınız.
My liege, you must first take Valencia.
Valencia için sizin safınızda savaşmaya hazırlar.
They're ready to fight at your side for Valencia.
Öncelikle Valencia'yı alalım, sonra da Ben Yusuf almayı denesin.
Once we take Valencia, then let Ben Yusuf try.
Bana Valencia'dan bahsetme Mutamin.
Don't speak to me of Valencia, my Lord Moutamin.
Valencia'dan ayrılıp tüm İspanya'yı korunmasız bırakmak pahasına mı?
Abandon Valencia? Leave all Spain unprotected?
Valencia halkı!
Citizens of Valencia!
Valencia halkı, kendinizi liderlerinizden kurtarın!
People of Valencia... rid yourselves of your leaders!
- Valencia'yla berabersiniz.
Valencia and you are staying together.
Evet, Valencia'ya gelinliği giymesi fikrini ben verdim.
Yeah.
Berberiler Valencia'yı ellerinde tuttukları sürece,
While the Moors hold Valencia...
Valencia kuşatıldı.
Valencia is surrounded.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]