Valjean traducir inglés
176 traducción paralela
Jean Valjean, mahkemeye çıkarıldığında aksi kanıtlanana kadar, suçlu sayılırsın.
Jean Valjean, when you come into this court... you are guilty until you prove yourself innocent.
Jean Valjean.
Jean Valjean.
Jean Valjean, 109 frank.
Jean Valjean, 1 09 francs.
Piskopos, bu adam, Jean Valjean, sarı pasaportlu bir mahkûm.
Your Eminence, this man is Jean Valjean, a yellow passport convict.
Fantine denen şu kadınla sorun yaşadıktan sonra geçmişinizi araştırmaya, kaçak suçluları incelemeye başladım etraflı bir tasfiyeden sonra da sizin, şartlı tahliye süresini geçiren, Jean Valjean adında eski bir suçlu olduğunuza kanaat getirdim.
Uh, after that trouble with the woman Fantine... I began to ferret out your past by studying the records of escaped criminals... and, by an exhaustive process of elimination... I finally became convinced that you were an ex-convict named Jean Valjean... who had failed to report for parole.
- Jean Valjean.
- Jean Valjean.
Daha da kötüsü, gerçek Valjean bulunduğu için aptalın tekiyim.
Worse, I was a fool... for the real Valjean's been found.
Şu Jean Valjean, ne zaman, nerede yargılanacak?
When and where is this Jean... Valjean to be tried?
Jean Valjean öldü!
Jean Valjean is dead!
Suçlunun Jean Valjean olduğu konusunda, juri üyelerinin akıllarında en ufak bir şüphe bırakmayacağım.
I submit that there can be no doubt whatever in the minds of thejury... that the prisoner is none other than Jean Valjean.
Bir de durmadan, Valjean denen adam hakkında konuşuyorsunuz.
- Now, you talk and talk about this Valjean.
Dediğiniz yerlerde bulundum ama illa oralarda bulunmak için, insanın adının Valjean mı olması gerekiyor?
I've been in the places you say... but - but can't a man be in such places without being a man called Valjean?
4 tanık da bu adamı Jean Valjean olarak tanımladılar.
Four witnesses have identified this man... as Jean Valjean.
Sadece Jean Valjean var.
There's onlyJean Valjean.
Jean Valjean!
Jean Valjean!
Ben sadece kürek esiri Jean Valjean'ı görüyorum Tanrı, hatasından dolayı zavallı müfettişi bağışlasın.
I only seeJean Valjean, convict and galley slave... saintly, forgiving Christian... who forgave the poor, humble inspector when he made a mistake.
Valjean!
Valjean!
Jean Valjean ya da Don Kişot'un Ranimax haplarından aldığını bir düşünsenize.
Imagine Jean Valjean or Don Quixote... taking Ranimax pills
Bu mahkûmun adı Jean Valjean'dı.
This convict was called Jean Valjean.
Jean Valjean iki defa daha kaçmaya çalıştı sonunda serbest bırakıldığında...
Jean Valjean tried two more times to escape... and when, at last, came the day of his release...
İsmim Jean Valjean, forsa mahkûmuyum.
My name is Jean Valjean and I come from the galleys.
Jean Valjean, kardeşim. Paranın gücüne inanmam.
Jean Valjean, my brother, I don't believe in the power of money.
Jean Valjean kaçarcasına köyden ayrıldı.
Jean Valjean left town as if he were running away.
İsmi Jean Valjean'dı.
His name was Jean Valjean.
Kürek mahkûmu Jean Valjean olduğunuzu söyledim.
I accused you of being the convict Jean Valjean.
Çocukluğumda Jean Valjean'ı forsa olarak tanımıştım.
I had known Jean Valjean at the galleys when I was a child.
Jean Valjean olamazsınız çünkü asıl Jean Valjean tutuklanmış.
You cannot be Jean Valjean because the real Jean Valjean has been arrested.
Jean Valjean'dı o.
It was Jean Valjean.
Sizin hakkınızda yanılmış olmasaydım siz gerçekten Jean Valjean olsaydınız emin olun size şefkat göstermezdim.
If I had not been mistaken about you, if you really were Jean Valjean, be assured that I wouldn't have been kind to you.
Jean Valjean dönüyor Mösyö Madeleine ise skandal ve utanca batacak.
Jean Valjean comes back... and Mr. Madeleine will sink into scandal and shame.
Alt tarafı bu Champmathieu bir hırsız... Jean Valjean sanılarak tanınmış ve mahkûm olmuş.
After all, this Champmathieu is a thief recognized, condemned as Jean Valjean.
Kardeşim Jean Valjean, paranın gücüne inanmam.
Jean Valjean, my brother, I don't believe in the power of money.
Mahkûm Jean Valjean olduğunuzu hâlâ inkâr ediyor musunuz?
Do you still deny being the convict Jean Valjean?
Boyuna Jean Valjean'ı soruyorlar, ama ben bu adamı tanımıyorum!
They always talk about Jean Valjean, but I don't know this person!
Davalının Jean Valjean olduğunu teyit eder misiniz?
Do you recognize the defendant as the convict Jean Valjean?
Jean Valjean, otoriteye karşı gelmiş, eski mahkûm.
Jean Valjean, criminal at odds with authority, ex-convict.
Jean Valjean var. Hırsız ve forsa.
There is Jean Valjean, thief and galley slave.
Forsa Jean Valjean, namı diğer Madeleine kaçtı.
The convict Jean Valjean, alias Madeleine, has escaped.
Bu, Jean Valjean'ı arayan Javert'ti.
It was Javert, looking for Jean Valjean.
Jean Valjean bir geceliğine aniden evi terk ederken görülmüştü.
Jean Valjean was abruptly leaving the house for an overnight trip.
Bu arada, bütün eşyasını toparlayan Jean Valjean Fransa'yı terk etmeye hazırlanıyordu.
Meanwhile, Jean Valjean, having packed all his belongings, was preparing to leave France.
Silahlı Adam sokağında Jean Valjean uyumuyordu.
Rue de I'Homme Armé, Jean Valjean wasn't sleeping.
Şehrin tam göbeğinde, Jean Valjean şehirden kaçmıştı.
At the center of the city, Jean Valjean had escaped the city.
Jean Valjean Cosette'e şunu söyleyecekti : sevdiği adam sağlığına kavuşursa. ... mutluluğunu artık kimse bozamayacaktı.
Jean Valjean wanted to tell Cosette that nothing could prevent her happiness if the man she loved recovered from his injuries.
Yaralandıktan sonra hastalanan ve ateşi çıkan JeanValjean merasime katılamamıştı.
Sick and feverish after his injury, Jean Valjean was unable to be present for the ceremony.
Firari mahkûmum. İsmim de Jean Valjean.
I am an escaped convict, and my name is Jean Valjean.
- İsmi... Jean Valjean.
His name is Jean Valjean.
Jean Valjean hırsızdır.
Jean Valjean is a robber.
Ama bu, aynı Jean Valjean'ın hırsız ve katil olmasını engellemiyor.
Still, Jean Valjean is a robber and an assassin.
- Jean Valjean'a mı?
- Jean Valjean?
Jean Valjean benim.
I am Jean Valjean.