English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ V ] / Varsova

Varsova traducir inglés

645 traducción paralela
Varşova'dan gönderdiği mektup bugün elime ulaştı.
I received a letter today from him from Warsaw.
- Varşova savaşından önce yaralandım.
- I was wounded before Warsaw.
Varşova'yı dışarı püskürttüler.
Wiped out Warsaw.
Şehirlerinizi bombalayacağız Barcelona gibi Varşova Narvik, Rotterdam gibi.
We will bomb your cities like Barcelona Warsaw Narvik, Rotterdam.
Varşova'da, Polonya'nın başkentindeyiz.
We're in Warsaw, the capital of Poland.
Varşova'da hayat, şu an için her zamanki gibi normal.
At the moment, life in Warsaw is going on as normally as ever.
Adolf Hitler, iki ülke hala barış içindeyken Varşova'da ve tek başına mı?
Adolf Hitler in Warsaw when the two countries are still at peace... and all by himself?
İşte Hitler, Ağustos 1939'da Varşova'ya bu şekilde geldi.
And that's how Adolf Hitler came to Warsaw in August, 1939.
Yarın saat 2'de Varşova'ya, tepeden bakıyor olacağım.
Tomorrow at 2 : 00, I'm gonna look down on Warsaw.
Varşova büyük bir yıkıma uğradı.
Warsaw destroyed for the sake of destruction.
Varşova gizli örgütlerinin karşılık verişi... Sabotaj, yok etme...
The Warsaw underground striking back... sabotage, destruction.
- Profesör, Varşova'ya mı gidiyorsunuz?
- Professor, are you going to Warsaw? - That would be risking your neck.
Yani Varşova'ya gidiyorsunuz.
So you are going to Warsaw.
Varşova.
Warsaw.
- Evet. Çok şükür ki ailem Polonya dışında. Ama Varşova'da biri var.
My people are fortunately out of Poland... but there is someone in Warsaw.
Duymam mı gerekirdi? - Şey, Varşova'da yaşadınız...
- Well, you lived in Warsaw...
Ben de duymadım. Ama o Varşova'da yaşayan bir Polonyalıydı.
But he's supposed to be a Pole who lived in Warsaw.
O, Varşova'nın en ünlü aktristi.
She's the most famous actress in Warsaw.
Öldükten sonra onun adını bir sabuna verecekler. Ona rastlamadan Varşova'da gezemezdiniz.
You couldn't move around in Warsaw without popping into her.
- Varşova'ya gideceğini.
- That seems incredible.
- Varşova'daki akrabalarının adresleri.
- He took them?
Profesör Siletsky Varşova'ya ne zaman varacak?
When does Professor Siletsky get to Warsaw?
Varşova'ya uçman ne kadar sürer?
How long will it take you to fly to Warsaw?
Adam, Varşova'daki gizli örgütlere iletilmek üzere talimatlar taşıyor.
This man is carrying instructions to the underground in Warsaw.
Siletsky, o pilotlara Varşova gezisini anlattığı an kendi ipini de çekmiş oldu.
When Siletsky told those fliers of his trip to Warsaw, he wrote his own sentence.
İyi dinleyin teğmen. Varşova'ya varır varmaz... Sztaluga'nın kitapçısına gidip ona bizim talimatlarımızı iletin.
Now look here, Lieutenant... as soon as you get to Warsaw... go to Sztaluga's bookstore... and give him our instructions.
Burada, Varşova'da, iyi tanıdığımız bir çok insan... ve aynı şekilde çok iyi şekilde tanımadığımız ama tanışıklığımızı artırmak istediğimiz insanlar da var.
Here in Warsaw, there are a lot of people... that we know very well and a lot of people... that we don't know quite so well and would like to know a great deal better.
Profesör... Varşova, bu günlerde oldukça tehlikeli.
Warsaw is a dangerous place these days.
Varşova'ya eski bir arkadaşınız geliyor.
A very old friend of yours is coming to Warsaw. The Führer.
Bu, bana ucu Varşova'ya kadar uzanan komik bir hikayeyi hatırlatıyor.
That makes me think of a very funny story which is going all over Warsaw.
Savaştan önce, Varşova'dayken onu sahnede görmüştüm.
- Yes. I saw him on the stage when I was in Warsaw, before the War.
Lider Varşova'ya daha yeni geldi.
The Führer has just arrived in Warsaw.
Sizin için burada, Varşova'da bir şeyler ayarlayabilirim.
I might have something here in Warsaw.
Ebeveynlerin Varşova'da mı?
Your parents are still in Warsaw
Varşova'da fakat bazen şehir dışına çıkarız.
In Warsaw but we get out of the city now and then.
Fakat Varşova'ya gitmeyi düşünüyor musun.
But you're not thinking going to Warsaw.
Londra, Viyana, Roma Varşova ve elbette Alman şehirlerinde bulundum.
I didn't like the cities I've been to London, Vienna, Rome, Warsaw and of course to German cities
Varşova'dan neden ayrıldınız?
Why did you leave Warsaw?
Londra'da bombalanmanın, Varşova'da bombalanmaktan daha alımlı olacağını akıl edemedim.
Being bombed in London is not more attractive than being bombed in Warsaw.
Varşova!
Warsaw! Ah!
7 Ocak 1842'de Varşova'da politik bir skandal patlak verir.
On the 7th of January 1842, a political scandal explodes in Warsaw.
- Varşova.
- Warsaw.
- Varşova Polonya'da bir şehir.
- Warsaw is a city in Poland.
Kıyafetin Varşova'da dikilmiş.
Your suit was made in Warsaw.
Varşova'da içinde Sophie adı geçen bir polis dosyası.
A police case in Warsaw involving a woman called Sophie.
Savaş öncesi Varşova bu işin merkeziydi azizim.
Warsaw was the center of that, my dear, before the last war.
Güney Amerika'daki fahişelerin yarısı Varşova üzerinden gelmiş Orta ve Doğu Avrupalılar'dır.
Why, half the flesh that was run into South America from Central and Eastern Europe... came right through Warsaw.
Varşova'dan konuşmuştuk.
- Ah, we got to talking about Warsaw.
- Varşova yeraltı suç dünyası ha?
- Criminal underworld in Warszawa? - [Arkadin] Mmm.
Varşova'da size çalışmış olanları.
Men who worked for you back in Warsaw.
Eski günlerde Varşova'da Sophie'ye çalışan dokuz adamı varmış.
In the old days in Warsaw, Sophie had nine men working for her.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]