Vurulacaksın traducir inglés
130 traducción paralela
Vurulacaksın, arabaya bin!
You are about to be shot, get in!
Tanrım! Pencereden çekil, yoksa vurulacaksın!
Come away from that window, you'll get killed!
Vurulacaksın.
You'll be shot.
Hayır, sen vurulacaksın.
No, you'll be shot.
O beni vursa da, sen yine vurulacaksın.
If he shoots me, you still get it.
12 saat içinde Şam'ı terk etmezsen vurulacaksın.
If you're not out of Damascus in 12 hours, you'll be shot.
- Vurulacaksın.
- You'll be shot.
Transferini yapacaklar ve vurulacaksın.
They'll transfer you. You'll get your can shot off, boy.
- Yakında sen de vurulacaksın.
You might have got shot as a sooner.
Böldüğüm için üzgünüm, ama acil bir durum var. Vurulacaksınız!
Pardon me for interrupting, this is urgent because you're going to be shot!
- Vurulacaksın!
- Damn, it won't shoot!
Şafakta geri gelmezsem, vurulacaksın.
If I'm not back by dawn, you'll be shot.
Tipperary'ye çok, çok uzun yolumuz var... Yakalandığında, vurulacaksın.
It's a long, long way to Tipperary... ( Men continue singing in Russian )
Eğer seni yakalarlarsa, vurulacaksın.
Septime, if they catch you, you will be shooted.
Bir hainsin ve o şekilde vurulacaksın.
You're gonna be shot like a traitor.
Onu şimdi kullanırsan vurulacaksın ve bunun da hiç gereği yok.
If you use it now, you will be shot down and there is no need for that.
- Yarın öğlene kadar atları buraya getireceksiniz yoksa hepiniz vurulacaksınız.
You will have the horses in this place by noon tomorrow... or you will all be shot.
- Önce sen vurulacaksın.
- You'll get shot first.
Majesteleri, biraz daha ilerlerseniz vurulacaksınız.
Sire, if you go any further, you will be killed.
Hepiniz casusluktan vurulacaksınız!
You all will be shot as spies!
Eğer hemen teslim olmazsanız, hepiniz de vurulacaksınız.
If you don't surrender now, you'll all be shot
Dediğim gibi günde iki iğne vurulacaksın.
Do as I say and you'll get your two shots a day.
Ona transfer ediceksin.. ve bir korsan olarak vurulacaksın.
Will be transferred to her and shot as a pirate.
Bir gün vurulacaksın.
You'll get it shot off someday.
Petrole bulanmış bir şekilde bir otobüsün önüne dizilecek ve vurulacaksınız!
You'll be put up against a bus, covered in petrol, and shot!
Reddederseniz hemen vurulacaksınız.
If you refuse to do so, you will be shot immediately.
Vurulacaksınız!
You're gonna be killed!
" teröristler tarafından vurulacaksın.
" shot by terrorists.
Vurulacaksın.
You will get blown.
Vurulacaksın!
You will be shot!
Doktor, pazartesi vurulacaksın!
Doc, you're gonna get shot on Monday!
- Burada vurulacaksın!
- You'll get shot up here.
O zamana dek, Daguerre Kalesi'nde zincire vurulacaksın.
Until that time, you shall be shackled... in the keep of the Daguerre Castle.
Bu işte, vurulacaksın.
On this job, you will be shot at.
Bir varsayım uğruna kıçınızdan vurulacaksınız.
You're gonna get your butt shot off for a theory.
Vurulacaksın!
You'll be shot!
Vurulacaksın.
You're gonna get shot.
Göğsünden iki kez vurulacaksın.
You get shot two times.
Milhouse, topu topu bir cümlen var sonra vurulacaksın.
Milhouse, you have one line, and then you're shot.
Biliyor musun... bugünlerde sen de kaçmaya çalışırken vurulacaksın Dorgan.
You know... one of these days you're gonna get shot trying to escape. Dorgan.
Vurulacaksın!
You'll get shot!
Vurulacaksın, kurşunların ücreti ailenden alınacak.
You will be shot, and the cost of the bullet billed to your family.
Vurulacaksınız bir gün.
You'll get shot one day.
Düzgün bir sıra olun. İçeri girdiklerinde ilk siz vurulacaksınız.
When they come in, you get hit first.
Ama bir gün vurulacaksın.
Except one day, you get shot.
İçeri girdiklerinde ilk siz vurulacaksınız.
When they come in, you get hit first.
Vurulacaksın.
You'll get shot.
Vurulacaksın, deli.
You're gonna get shot, you crazy bastard.
Tükürürseniz, işerseniz ateş hattının dışına taşarsanız vurulacaksınız.
You spit, you pee you so much as stick your Johnson out over the gun line you will be shot.
Ya vurulacaksın ya da atlayacaksın.
Either you jump or you get shot.
Eğer dolabı açmak zorunda kalırsam vurulacaksın!
If I have to open this closet, you will get shot!