What traducir inglés
2,852,071 traducción paralela
"Ne?" dedim.
I said, "What?"
"Ee, ne istiyorsun Charlie?"
"Well, what do you want, Charlie?"
" Ne istiyorsun?
He said, " What do you want?
Şunu diyeyim.
I'll tell you what.
İstediğim şey...
What I would...
Sadece doğru olanı yapmanızı istiyorum.
Would like to see, just do what's right.
Sadece doğru olanı yapın. "
Just do what's right. "
En sonunda, yazılı sorularımıza yazılı cevaplar vermeyi kabul ettiler.
And so what they did agree to was to give us written responses to written... Questions.
Eğer "Bu olay hiç olmadı" demeye başlarsan bana yalancı demiş olursun.
If you start saying things like, "That never happened." What you're calling me is a liar.
O ne hakkındaydı?
What did that concern?
Başlarına gelen bu olay, kaderlerini belirledi.
And what happened to them set their fate.
Devletin yapması gereken de bu.
That's what the state is supposed to be doing.
Ama insanları sorumlu tutabiliriz.
What we can do is hold people accountable.
Bu kadın, orada olan şeyleri durdurmaya çalışırken öldürüldü.
This woman, she died to help stop what was going on over there.
İnce bir çatlak var gibi. Bence yaptığım şeyler, korkularımla yüzleşmem, bu çatlağa yaklaşıp şunu demem gibi :
It's like a little crack... and I personally feel that what I'm doing, facing my fear, is coming up to the crack and saying,
Ve hepimiz o çatlağa yaklaşırken birbirimize çarpıyoruz.
And what's happening is, is we're bumping into each other, coming to the crack.
Bir garajda yaşadığını bilselerdi ne derlerdi?
What would they say if they knew you were living in a garage?
Ne öğretiyor? - Beden eğitimi.
What does he teach?
- Ne oluyor burada?
- What's going on here?
- Ne gibi şeyler?
- What kind of things?
- Adı neydi?
- Yeah. - What was his name?
Aslında, şey, ne yazdığımı bilmiyorum.
Actually, I wasn't. I don't know what I'm writing.
Ne? !
What?
Bu nedir?
What's this?
- Ne yani, kontrol etmemi mi istiyorsun?
- What, you want ME to check him out?
Mesela?
What about burglaries?
- Ne?
- What?
Söylediğin bu değildi.
Well, that's not what you said.
Ne anlattın ona?
What did you tell her?
- Sonra, ne anlattın ona?
- So, what did you tell her?
- Gördün mü, başa çıkmamız gereken şey buydu!
- See, this is what we have to deal with!
- Yani, ne yapacaksın bununla ilgili?
- So, what are you going to do about it?
Ne?
What?
- Ben ne yaptım?
- What did I do?
Ne halt etmem gerekiyordu onunla?
What the fuck am I supposed to do with her?
Ne yapıyorsun?
What are you doing?
- Ne...?
- What...?
- Ne oldu?
- What happened?
O zaman niye uğraşıyorum ben be!
Well, what the fuck am I dealing with it for, then?
Saat kaç?
What time is it?
Ne denir bilmiyorum ki artık.
I don't know what to say any more.
Nedir o?
What is it?
[ Ne?
[ What?
"Birkaç" derken?
What's "a few"?
Ne yaptı ki o?
What's he done?
Ne? Sende mi tamircisin?
What, are you a plumber, as well?
- Ne var içeride?
- What's in here?
Doktordan gelen haber nedir?
What's the word... from the doctor?
Tabii, ne beklersin ki?
Sure, what can you expect?
Ne olduğumu bilmiyorum.
I don't know what I am.
- Evet, neydi o?
- Yeah, what was it?