English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ W ] / Wheelie

Wheelie traducir inglés

105 traducción paralela
İyi çevirin, Bayan Schmauss!
Neat wheelie, Mrs. Schmauss!
Wheelie bugün arkadaş olmak istiyor.
Wheelie say find friends today.
Istakoz şapka, balık ağı Speedo Jr, tekerlekli ayakkabı, görünmez köpek tasması.
Lobster hat, fishnet Speedo Jr., wheelie shoes invisible-dog leash.
"Tekerlekli" Stevie Kenarban ile mi?
WITH STEVIE "THE WHEELIE" KENARBAN?
Hey, n'aber, Wheelie?
Hey, what's up, Wheelie?
Rampası parçalandığı için zırlayıp duruyor.
I hear him boohooing about his broken wheelie-board ramp.
Bu arda bu yuvarlak tekerlek uygulamasi mi?
Which, by the way, does that apply to this sort of wheelie cartie thing? 'Cause this is yummy.
Tek teker zamanı!
- Wheelie time! Yee-hah!
- Kötü şans, tekerlekli!
- Ha, ha! Tough luck, wheelie! - Yeah.
Tekerlekli sandalyeyi yine kaldırır mısın?
- Can you pop a wheelie again?
Terry, iddiaya var mısın, bu aleti iki tere üstüne kaldırırım.
You dare me to pop a wheelie in this thing?
Bay Fogg "tekerlekli ayakkabılar" da icat etti.
Mr. Fogg invented "wheelie shoes"
Tekerlek kaldırmadı.
He didn't do a single wheelie.
Western Airlines uçuş personeline bu tekerlekli valize benzer bavullar verir.
Western Airlines issues this exact type of "wheelie" to all its flight attendants.
Martha'nın valizi otel odasında olmadığı için, biz katilin onu bir hatıra olarak aldığını düşündük.
Since Martha's wheelie wasn't in the hotel room, we thought maybe the killer took it... as a souvenir.
Bu özel bavul... aslında Martha'nın değildi.
This particular suit case is not Martha's wheelie.
" Tekerlekli valizin mi var?
" you have a wheelie bag?
Benim de tekerlekli valizim var. "
Well, I have a wheelie bag. "
"Wheelie and the Chopper Bunch"?
- Good God! "Wheelie and the Chopper Bunch."
"Wheelie and the Chopper Bunch" filmi, sana bir şey ifade ediyor mu?
Does that mean anything to you? "Wheelie and the Chopper Bunch."
Önce işimizi halledelim, Wheelie, bebeğim, daha sonra konuşuruz.
Let's get the business done first, Wheelie, baby, then we can talk.
Bir kasa maden suyu al. Taşımak için pazar arabasını götür.
Get a whole case of mineral water, Take a wheelie to carry it.
Pazar arabasını mı?
A wheelie!
Bunlarla arabaların üstünden atlayabilirim!
I bet I could do a wheelie with these!
Şansıma, kontrolden çıkmış tekerlekli sedye durmuştu.
Fortunately, my out of control wheelie bed came to a stop.
Aslında bayıldı, sonra tekerlekli bir sedyede kamyonlarınızdan birisinin önüne takıldı, yani ölmüş olabilir.
Actually, he's passed out, strapped to a wheelie bed and attached to the front of one of your trucks, so he might be dead.
Ama sen görürsen, tekerlekli sedyeyle nereye gittiğine dikkat etmesini söyle.
But if you do, you tell him to watch where he's driving that wheelie bed.
Rad hayatım, paten zımbırtısını çıkar.
Rad, honey, take off your skatey, wheelie thingies.
Geziyordum ve patinaj çektim. O anda lastik fırladı.
I was just riding around and I popped a wheelie and the wheel came off.
Adım Wheelie.
Name's Wheelie. Yeah.
Çöp kutusuna.
In the wheelie bin.
Pekala, pediatri cerrahisi bölümü adına programımıza hoşgeldin demek istiyorum.
Well, on behalf of the Department of Pediatric Surgery, welcome to the fellowship program. You're in! - We're gonna get you wheelie sneaks!
Ve bu piç kurusu da artık yeni evine gidebilir - çöp kutusuna.
This little bastard can go to the wheelie bin.
Bunun için üzgünüm, bugün işler çok yoğun da.
Sorry about that. Up to my neck in wheelie bins at the moment.
Hı-hı, tekerlekli sandalye kullandığımı.
Mm-hmm, that I'm a wheelie.
- Tekerlekli sandalye kullandığını.
- That you're a wheelie.
Gaza bastım.
So I'm doing a wheelie.
Bebeğim, bu tekerlekli ayakkabılar çok manyak ya.
Babe, these wheelie shoes are sick!
Belki de o tekerlekli ayakkabılarınla gider gelirsin hemen.
Hey, maybe you could take your wheelie shoes.
- Dostum, oyun oynamak için Başka bir mahalleden kız bulamadın mı?
- Dude, couldn't you find a girl from any other waadi ( neighbourhood ) to play wheelie?
Dostum, oyun oynamak için... Başka bir mahalleden kız bulamaz mıydın...?
Dude, couldn't you find a girl from any other waadi ( neighbourhood ) to play wheelie?
Seninle patencilik oynamamı mı istiyorsun!
You want me to play wheelie with you!
Ajay ve onun kız da patencilik oynamak için buradalar.
Ajay and his babe are here to play wheelie.
- Samanlıkta iğne aramak gibi.
Like a wasp in a wheelie bin.
Tek tekerlek üstünde gittiğimi göstermek istedim. Tek tekerlek üzerinde gidemiyordun.
I just wanted to show you my wheelie, dad.
- Tek tekerlektir o.
- ground is not a goddamn wheelie.
- Mızmız sesini kullanma.
- That's a wheelie.
Bakın, şimdi sandalyeyi zıplatacak.
Look. Here's where she pops the wheelie.
- O Wheelie.
Who are you?
O arkadaş.
Him Wheelie.
Kendin kaldırıp...
- You couldn't do a goddamn wheelie.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]