English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ Y ] / Yetmiş

Yetmiş traducir inglés

858 traducción paralela
Tae Yang gideli üç yüz... yetmiş... beş... gün oldu.
It has now been three hundred... and seventy five days since the sun gone down in my life.
- Hayır, iyi dostum, ben sadece yetmiş yediyim.
- No, my good man, I've just turned seventy seven.
142, 144, 169, 170, 172, 174, 176, 177, yüz-yüz-yüz yetmiş sekiz, göre : haklarından mahrum edilecek ve vurularak.. idam edilecektir!
142, 144, 169, 170, 172, 174, 176, 177, one hun-hun-hun-hundred seventy eight it is ruled : they are to be deprived of all ranks and at-at-attainted and be executed by shooting!
Yetmiş bin papel.
Seventy thousand bucks.
... yetmiş.
- seventy.
- Bir adamın ömrünün yetmiş yılı.
Seventy years in a man's life.
Yetmiş beş bin dolar koyacak.
Seventy-five thousand he has to put up.
Yetmiş beş bin sayesinde bir milyon kazanacak.
That seventy-five thousand will make him a million.
Beş bin altı yüz yetmiş yedi.
Five thousands six hundred and seventy-seven.
Yetmiş bin adam Bu nasıl oldu ki?
Seventy thousand men. How could it happen?
yetmiş beş dolar.
Seventy-five dollars.
Ona bir dolar yetmiş beş sent borcum var.
I owe him a buck, seventy-five.
Yetmiş bin taraftarın gözü önünde olacak.
He'll be there in full view of 70,000 cheering fans.
- Yetmiş!
- Seventy!
Yetmiş beş sent!
That... That is your value, what you want?
Göğsü zaten yeterince zayıf. Ufak bir çarpma yetmiş.
He already had a weak chest
- Beş yüz yetmiş iki.
Five hundred and seventy-two.
Beş yüz yetmiş iki mi?
Five hundred and seventy-two?
- Yetmiş üç.
- A hundred and sixty pounds.
Her Roma yurttaşına, her birine ayrı ayrı yetmiş beşer drahmi bırakıyor.
To every Roman citizen he gives, to every several man, 75 drachmas!
Uykusuzluk canına yetmiş olmalı.
Thou art over-watched.
Yetmiş yaşındayım.
I'm already 70.
yetmiş bir bu son yaz.
Seventy-one this last summer.
- Yetmiş yedi gün mü?
- Seventy-seven days?
... elli, elli beş, altmış, altmış beş, yetmiş, yetmiş beş, seksen, elli, elli beş, altmış, altmış beş, yetmiş, yetmiş beş, seksen, seksen beş, doksan, doksan beş, yüz!
Five, ten, fifteen, twenty, twenty-five, thirty, thirty-five... forty, forty-five, fifty, fifty-five, sixty, sixty-five, seventy... seventy-five, eighty, eighty-five, ninety, ninety-five, one hundred!
İki yüz yetmiş litre.
ROBOT : Four hundred and eighty pints.
Yetmiş.
Seventy.
Yetmiş, seksen, doksan, doksanbeş.
Seventy, eighty, ninety, ninety-five.
Elli, altmış, yetmiş.
Fifty, sixty, seventy.
- Yetmiş küsur.
- Seventy-somethin'.
Dört yetmiş beş.
$ 4.75.
- Yetmiş-beş.
How much on the clock?
Darcey, Joy Boy benim arkadaşım ve bütün arkadaşlarım iki yetmiş boyundadır ve hepsi kötü birer paspas olur.
Darcey, Joy Boy happens to be my friend, and all my friends are nine feet tall and make very bad doormats.
Yetmiş yedi ve üç sekiz, bunun ne olduğunu biliyor musun?
Seventy-six and three-eighths! What do you know about that, huh?
Yetmiş yedi ve üç sekiz mi?
Seventy-six and three-eighths! Oh, Del!
İlk numara... İlk numaranın yetmiş olduğunu düşün!
If the first number is 62 and you got 62 then you're the winner.
Sende yetmiş varsa sen kazandın!
It proves you're naturally lucky. Born under a lucky star.
Yetmiş yaşında.
Seventy years old.
Daha şimdiden yetmiş bin harcadı.
He's already spent 70,000.
Haftada yetmiş beş.
Seventy-five a week.
Yetmiş kişiler.
Seventy of them.
Yedi defa değil, yetmiş kere yedi kez derim sana.
Forgive not seven wrongs, but seventy times seven.
Normal boyutumuza dönersek, böcek ilacının dozajı yetmiş kat tehlikesiz olacaktır, yani bir şey olmaz.
But if we can, that dosage of insecticide will be seventy times less dangerous, practically nothing at all! Are you sure?
Yüz yetmiş beş.
One-seventy-five.
- Yetmiş beşe elli.
- Seventy-five to 50.
Bay Milkereit, yedinci siperden sonra rota çizgisi yetmiş altı.
Uh, Mr. Milkereit, after Trench Seven plot course 76.
- Yetmiş altı.
- Seventy-six.
Yetmiş Kızılderilileri ateş etmeye başladı.
Seventy Indians started just to shoot.
Bu süre sana rahatlikla yetmis olabilir.
You could do it easily in that time.
Yetmiş-beş, ahbap.
Seventy-five, buddy.
Açılalı yarım saat oldu ve yetmiş dolar kazandık bile.
But look at the people.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]