Yoğurt traducir inglés
1,611 traducción paralela
Eminim dondurulmuş yoğurt için para toplayabiliriz.
I bet we can make enough for frozen yogurt.
Bozuk yoğurt mu yedin ne yaptın?
Did you eat spoiled yogurt or something?
- Kim donmuş yoğurt ister?
- Who's up for some fro-yo?
Lassie donmuş yoğurt satıcısı hemen kapının önünde.
The frozen yogurt guy's out front.
Elma ve yoğurt aldı.
he got an apple and a yogurt.
Aslında, Met merdivenlerine gidip yerimin boş olduğuna emin olun ve yoğurt alıp beni bekleyin.
Actually, go make sure my spot's free at the Met steps. And wait there with a yogurt for me.
Menümüze dondurulmuş yoğurt da ekleyeceğiz.
We're going to be adding frozen yogurt
- Menüye dondurulmuş yoğurt ekleyeceklermiş!
- They're adding frozen yogurt!
Gidip merdivenlerdeki yerimi ayırın ve yoğurt alıp orada beni bekleyin.
Go make sure my spot's free at the met steps, And wait there with a yogurt for me.
Ona son yoğurt verdiğinde bir kaşık yenmişti.
The last time you handed her the yogurt, there was a spoonful missing.
Çok seveceksiniz. Dondurulmuş yoğurt standı olacakmış.
They have a tcby booth.
Yoğurt olduğuna inanamıyorum.
I can't believe it's yogurt.
Yoğurt makinesi.
Yogurt maker.
Hayır, yağmur yağıyormuş ve dışarı çıkıp yoğurt almış.
No, it got rained out, so she just went and got yogurt.
Turpla yoğurt gibi mi?
Radishes and yogurt, oh, god,
Bir haftadır yoğurt ve şaraptan başka hiçbir şey yemedim.
I haven't eaten anything all week except yogurt and wine.
- Marlboro Light, bir de yoğurt ver.
- Marlboro Lights and yogurt.
Yeni bir buluş üstünde çalışıyorum. Araba kullanırken yoğurt yemek ne kadar zordur bilir misin?
So, uh, about my new business venture, you know how hard it is to eat yogurt when you're driving?
Seninle yoğurt üzerine lâk lâk etmek için izin ver de futbol maçımı kaçırayım.
Let me stop watching this football game so I can talk to you about yogurt.
Ve o sırada yoğurt yemek istediğin olmuş mudur?
And do you ever want to eat yogurt?
Oto-yoğurt icadımla ilgili övgüler aldım.
I got a lot of encouragement about my automo-gurt.
"Oto-yoğurt."
the automo-gurt.
Bu yağsız yoğurt değil.
This isn't non-fat yogurt.
Dondurulmuş Yoğurt için iki dolarlık indirim!
A coupon for $ 2 off fro-yo!
Bir yıldız daha olursa bedava yoğurt kazanacaksınız.
One more punch and you get a free y ogurt.
Kasabanın hızına ayak uydurabilecek misin bilmem, ama yeni bir yoğurtçu açıldı.
I don't know if you're gonna be able to keep up... with the fast pace of the town, but we just got a new yogurt stand, so...
Ben yoğurt aldım ama temizlik malzemesi ve meyve suyu yok.
Hey, I've bought yogurts, but you're still missing cleaning stuff and juices, that you have none.
Artık yoğurt mu denk gelir ne denk gelirse yiyorum.
Yogurt comes along, whatever comes along, I eat it.
Kesin yoğurt kapları palmiye dalları falan vardır, birkaç tanede kutu.
There are definitely yogurt cups, hearts of palm. Some boxes.
Ben sadece jöle ve yoğurt yerim!
I only eat Jell-O and yogurt!
Jöle ya da yoğurtunuz var mı?
Do you have any Jell-O or yogurt?
Kötü tavsiyeler yüzünden çok başarılı yoğurtçu zinciriyle kalakalmazsanız tabii.
Unless you take bad advice, in which case you may as well have come up with a chain of very successful yogurt shops.
Zaten golf sahasını müteahhitlere üç itfaiyenin de iki tanesini donmuş yoğurt şirketine sattınız.
You already sold the public golf course to condo developers two of the three fire stations to that frozen yogurt company.
Nefesin kesilmiş yoğurt gibi kokuyor, bebeğim.
- Your breath would curdle the yogurt, honey.
- Dondurulmuş yoğurt.
- Frozen yogurt.
Dondurulmuş yoğurt ve bir midilli.
Frozen yogurt and a pony.
Dinle dostum, diyet donmuş yoğurt barını arıyorsan geçen yaz iflas ettiler.
Listen, buddy, if you're looking for the diet frozen-yogurt bar it went out of business last summer.
Burada bolca yoğurtumuz oluyor zaten.
We always have a lot of yogurt here.
Çilek tanecikli meyveli yoğurt
Yoghurt with fruits merengue with a strawberry
Sadece o iğrenç yoğurtçu dükkanına girerken dürbünden görebildik.
Just through the lens of a telescope when she goes in and out of that nasty yogurt shop.
Diyet yoğurt, ceviz ve tavukgöğsü.
Chicken breast with walnuts and plain yogurt.
İşte bademli yoğurdun.
And your yogurt with almonds.
Saat 11 : 00 e kadar çalışacağım, Sonra futbol maçını kaydedeceğiz brick'i mısır labirentine götürürken, eve gelip temizlenip, alış veriş merkezine gidip, tatlıyıda çarşıdaki bedava yogurtcuda paylaşıcaz.
I'll work until 11 : 00, then we record the football game while we take Brick to the corn maze, come home, clean up, get to the mall, and for dessert, we split a dairy-free yogurt at the food court.
- Hayır. - İçilebilir yoğurdunuz var mı?
- Do you have drinkable yogurt?
Ne diyorum sana, laptopımın üzerine ayran dökmüştüm, ve bu çocuk herşeyi kurtardı.
I'm telling you, I spilled this gnarly Yogurt drink on my laptop, This tech guy saved the entire thing.
Laptopı tabii ki, ayranı değil.
The laptop, Not the yogurt drink.
Her ne kadar inkar etse de evinde, elbiselerini ters yüz edip yoğurdunu çalan bir üniversite profesörü olduğunu söylüyor.
She regrets it now. She says her house is haunted by a professor who turns her clothes inside out and steals yogurt.
Homojenize süt ve yarım yağlı yoğut var.
I've got some skim milk and... I've got some low fat yogurt
- Vipul Yogurt.
- VipuI Yogurt audition.
Vipul Yogurt.
VipuI Yogurt.
Vipul Yogurt.
- VipuI Yogurt.