Zana traducir inglés
249 traducción paralela
O zayıf, sarsak hafızana nakşet bunu.
Etch that on your feeble, doddering memory.
Hafızana kazı onu Samson.
Burn her image into your memory, Samson.
Araziyi ve yolu hafızana yerleştir, çünkü yolda sorduğu zaman ihtiyacın olacak.
You get that terrain fixed in your head, because the way he talks, you're gonna need it.
Bunu hafızana iyi kazı.
Burn this in your memory.
- Yeterince hafızana kazıdın mı Irv?
- Seen enough, Irv? - Yeah.
O ne yapıyor ki, onlar sızana kadar dırdır mı ediyor?
So I could show my grandchildren I had all this money, but their grandmother spent it all.
Bu şekilde hafızana kavuşabilirmişsin.
You gotta get your memory back that way.
Gününü bir tavernada, katiliyle birlikte... aşırı miktarda cin tüketerek geçirmiş. Katil onu buraya kadar takip etmiş, orada, kurbanı alkolden sızana kadar beklemiş,
He spent the day in a tavern, consuming large amounts of gin, with his killer, who followed him to this very spot and waited over there until the victim slipped into a drunken stupor.
Tam gözlerimin içine bak ve yüzümü hafızana iyice kazı.
Look me right in the eye, and burn my face into your brain.
Bir kadın sevdin mi hiç ta ki ondan süt sızana dek sanki az önce aşkın kendisini dünyaya getirmişçesine ve şimdi onu beslemeli mi yoksa yok mu etmelidir?
Have you ever loved a woman... until milk leaked from her... as though she had just given birth to love itself... and now must feed it or burst?
Biliyorum çünkü bu anıyı hafızana biz yerleştirdik, lliana. Tıpkı yerleştirdiğimiz diğer anılar gibi.
I know about it, because we placed that story in your memories, Iliana just like we gave you every other memory you have.
- Açıkça hafızana alma.
- Obviously you didn't get the memo.
Oh, tatlım, bölümleri hafızana işlemelisin.
Oh, hon, you should commit sections to memory.
Hala Simens ve Zana ile takılıyorum.
I still hang with Simens and Zana.
Ve sonra Zana kontrolü kaybetti!
And then Zana just let one rip!
Sızana kadar içer.
He drinks until he passes out.
O satırların okunduğunu defalarca duymak zorundasın. Bütün olayı hafızana işlemelisin.
You must have heard those lines read so many times you have the whole thing committed to memory.
Hafızana niçin girmeye çakıştıklarını biliyor musun?
Do you know why they were trying to access your memories?
Ve sızana kadar Her şeyden konuşurlar.
And they talk about everything once they're plastered.
Senin hafızana dokunan.
Your.. memory.
Çoğunlukla ne zaman kızana geleceğimi sorar.
Mostly he just asks me when I think I'll be in heat.
Kızana gelmiş durumda.
She's in heat.
Kıçımla ilgili bir şey senin bunu hafızana kaydetmene yol açmış.
Something about my ass has made you download it... and you stored it in your memory.
- Her zaman yaptığımı. Bara gidip sarhoş olacağım, eve bir yabancıyla gideceğim, yorgunluktan sızana kadar vahşi bir şekilde onunla sevişeceğim.
Hit a bar, get drunk, go home with a stranger and have wild sex until I pass out from exhaustion.
Bunu o fotoğrafik hafızana koy.
Put that in your photographic memory.
İnsanlar senin hafızana güveniyor.
- People count on your memory.
Hafızana dönmek için bir bağlantı arayacaksın.
Well, whatever it is, you're looking for a link. A portal back to your memory state.
Muhabir kızın adını çoktan hafızana kazımamış gibi şimdi sadece muhabir deme.
Don't say "reporter" like you haven't burned that girl's name into your memory.
Sadece yap ve sonrası için hafızana sakla.
'Just try and memorise it for later.
Bu Tretonin senin hafızana bir şeyler yapmış gibi görünüyor.
This tretonin seems to have had an effect on your memory.
Bakalım bunun hafızana yardımı olacak mı?
Oh, yeah? See if this refreshes your memory.
Dağların her yolunu gösteriyor. Hafızana yerleştirmelisin.
Every path and trail of this mountain should be ingrained in your memory
Hafızana kavuşmak istiyorsan...
If you wish to recover it...
AI oldukça ve dış verilerin hafızana yazılmasına izin verdikçe ödemen gereken bedel bu olacak.
As long as you have AI and allow external input to write to your memory, that's the price you have to pay.
Kötü hafızana birşey yapman gerekiyor, ahbap.
You going to do something with that faulty memory of yours. Pal
Hafızana güvenme.
Do not rely on your memory.
Zana Teyze, Avijit benimle sürekli alay ediyor.
Why are you lying so much?
Zana Teyze Oxford Galerisi'nde bir sürü insan olacak değil mi?
Zana Auntie? There will be a lot of people at the Oxford Gallery, yes?
İşte Zana Teyzeyle böyle tanıştık. Ve onu görür görmez çok sevdik. Hemen kanımız kaynadı.
So we met Zana Auntie and liked her... as soon as we saw her.
O günden beri Zana Teyze bize fotoğrafçılık dersleri veriyor.
And since then Zana Auntie has been teaching us with a lot of interest.
Bilgisayarı öğrenirsek Amerika'ya Zana Teyze'ye yazabiliriz.
When I learn the computer...
Kızlarını buraya kaydettireceklerse bir iki şeyi anlamak zorundalar.
I can write to Zana Auntie in America. If they're ready to admit the girls, they have to understand a few things.
Hafızana ne olduğunu bilmek mi istiyorsun?
Do you want to know what happened to your memory?
İnan bana ortak her şey hafızana geri dönecek.
Well, you know, partner, it'll come back to you.
Annen hakkındaki bütün güzel şeyler hafızana geri dönecek.
All the good things about your mom are going to come back to you.
Hafızana yardımcı olur.
Help with your memory.
Hayatının sadece 12 saniyesinde geçen böyle bir olay kalan bütün ömrün boyunca hafızana kazılı kalabiliyor.
Those 12 seconds will be etched deep inside you forever.
gerçekten çok ilginç bir deneyimdi. hafızana direk erişim gibi
It's a wondrous thing, like direct access to your memory.
Hafızana hayranım.
I know that.
Zana teyzenin derslerini çok seviyorum.
I like Zana Auntie's class a lot.
Sonra Zana Teyze bana cumartesi günü gel dedi. Ben de gittim.
But then Zana Antie said :