Zekâlının traducir inglés
548 traducción paralela
O geri zekâlının hiçbir şansı yok.
She doesn't have a chance.
Burada aşağıda bir geri zekâlının bile bir yer bulabileceğini düşünebilirsiniz.
You'd think even an idiot could find a place down here.
O geri zekâlının teki, ciddiye alma.
She's an idiot, don't take any notice of her.
Geri zekâlının tekiyim.
I'm stupid.
Şu geri zekâlının kuzeniyim.
I'm that knucklehead's cousin.
Geri zekâlının tekiyim.
So I'm an idiot.
Böylesi daha iyi olmuş çünkü adam geri zekâlının teki.
You're better off, because the guy's an idiot.
Bu adam geri zekâlının teki.
This guy's an idiot.
Doğru, evet, bunun imkânsız olduğunu biliyorum... benim gibi bir geri zekâlının herhangi bir şekilde bir kadından ayrılması.
Right, yes, I know that's impossible... for an idiot like me to ever break up with a woman.
Tanrım, sen tam bir geri zekâlısın!
Christ, you're an idiot!
Adamın gözü yok geri zekâlılar!
He doesn't have any retinas, you morons.
O geri zekâlıya inanmayın.
Don't believe that idiot!
Sen sancı çekmek için çok geri zekâlısın.
Why don't you throw rocks at him? You're too dumb to have pain.
Ne sandın geri zekâlı?
What, idiot?
Şuna bakın, hem keskin zekâlı hem de çok bilmiş.
With what a sharp-provided wit he reasons!
Siz bir geri zekâlısınız.
You're a fool.
Bakın, bence o bir geri zekâlı.
Listen to me. I think he's an idiot.
Ben de burada kalamayacağını düşünüyorum. Ama bence o bir geri zekâlı değil.
He can't stay here but we can't send him to Bicêtre.
Gerçek bir geri zekâlısın!
You're a real idiot.
Ve bu da sana benim için çalıştığını unutturabilir geri zekâlı.
And it can slip your mind that you're bloody working for me, you berk!
Sen bir geri zekâlısın, Happer, işe yaramayan bir çöp torbasısın.
-'You're a shit, Happer.
Bu yaratığı şu geri zekâlıların elinde oyuncak mı yapalım yani, bunu mu diyorsun?
You expect me to hand over that monster as some war toy to those fools?
Sen geri zekâlı mısın?
- You idiot!
Ama senin gibi parlak zekâlı biri her zaman yeni iş teklifleri alabilir belki de artık onların peşine düşmenin zamanıdır.
.. it's just somebody with your brilliance.. .. gets nibbles about other jobs now and again.. .. maybe down the road you should look into it.
Geri zekâlı mısın?
Are you thick?
Kendi başına hareket edip, salak gibi gidip şu geri zekâlı Polack ile iş yaptığında 27 ay hapsi boyladın.
It's when you took off on your own, like an asshole with that retarded Polack that you wound up doing your 27 months in the shitter.
- Geri zekâlı bir stok mu aldın yoksa?
- You bought worthless stock?
Geri zekâlı mısın sen?
You're such a retard.
Sen bir geri zekâlısın.
You've gone funny In the head.
Sen bir geri zekâlısın, Williamson.
You are a shithead, Williamson.
Kadın seni geri zekâlı sanıyor.
She thinks you're a retard.
Bana sorarsanız, siz ikiniz bir çift geri zekâlısınız.
You're both a couple of idiots, if you ask me.
Ağzını kapalı tut, geri zekâlı.
- All right. You keep your mouth shut!
- Bu arada ne kadar geri zekâlısın?
- How retarded are you? - Stop it, Doyle.
- Bu geri zekâlı ne yaptığını sanıyor?
What is that guy doin'?
Yandaki geri zekâlı sabahın yedisinde yaprak temizleme makinesini çalıştırıyor.
'This idiot next door had his leaf-blower going at 7 : 00am.'
Rudy, burada olduğumuzu kimsenin bilmemesi lazım. Ya da sınırı geçmeye çalıştığımızı, geri zekâlı mısın sen?
Rudy, I told you, we don't want anyone to know that we're here... or that we're trying to cross the border.
- Geri zekâlı gibi davrandın.
- You acted like such a dork.
Evet, sen tam bir geri zekâlısın. "
Yep, you're a complete moron. "
Halkın, kestirmiş travestilerin cücelerle öpüşmelerini haber yapan Playboy modellerini seyretmeyi yeğleyen bir avuç geri zekâlı olduğu çıkarsamasına dayanarak, Emmy ödülü kazanmış bir haberciyi işten kovdular.
They fired an Emmy Award-winning anchor on the premise... ... the public is a bunch of idiots... ... who would rather see Playboy models covering transvestites.
Elliott'ın bir geri zekâlı olduğunu söylemiş miydim?
May I just say that Elliott is a moron?
- Sayın Başkan, sanığın bir geri zekâlı gibi davranarak kurnazca inkâr çabalarının ışığında tanık kürsüsüne Brevet'i çağırıyorum.
Monsieur le président in view of the shrewdly contrived denials of the accused, who is trying to pass himself off as an idiot... -... I call the witness Brevet to the stand.
- Sen geri zekâlısın, bunu biliyor musun?
- You're a moron, you know that?
- Kapa çeneni azgın geri zekâlı.
Shut up, you horny idiot.
Bart'ın doğuştan geri zekâlı olacağını düşünmüştüm.
I thought Bart would be born a dimwit!
Birçok büyük insanın karısının tam bir geri zekâlı olması rastlantı değildir.
It's no coincidence that the wives of great men... were all stupid.
Bakın şu geri zekâlı Cyril'a!
Look at that fucking retard, Cyril!
Bir sürü kötü alışkanlığı var. Hep o geri zekâlı hocaların marifeti.
She could, without the bad habits that her idiotic teachers have given her.
Dawson, ne kadar pratik zekâlı bir şaka yeteneğin olduğunu bilsek de sanırım bu bile senin sınıfına göre değil.
Dawson, while we do recognize your talent as a witty practical joker I think this is even out of your league.
Donna ne yaptığını anlattı, seni geri zekâlı.
Donna told me what you did, you dill-hole!
Dağıttığın her şeyi topla ve kıçını kaldırıp iş aramaya git, seni geri zekâlı.
Clean up this mess and get your ass out that door looking for a job, you retard.