Zel traducir inglés
33 traducción paralela
Oh sizi duymuşum. Winnetou ve Old Shatterhand... Dük şu atını çağırıp Bize silahını göstersene.
Zel _ in Vienna familiar with them Winnetou and Old Shafterhand... with tjachtgeweer and the silver box.
Aviya'nın hikayesini düşünün, ve nasıl giyinmeyi unutmuyoruz? - Gü-zel-ce.
Think about Aviya's story, and remember to dress... - nicely.
Bu vazoyu Mark... Sirrie 4'ten merhum Mark Off-Zel yapmış.
This vase is made by Mark..... the late Mark Off-Zel from Sirrie IV.
Peliar Zel'in ayı Beta'da görülen... solunum problemlerinin analizine başladım.
Began analysis today of the respiratory problems being experienced on the Beta Moon of Peliar Zel.
Bu, Peliar Zel'deki sorunları çözme işini sekteye uğratıyor mu?
Is this interfering with your work on the Peliar Zel problems?
Peliar Zel delegesi gemiye geldi. Gözlem salonunda buluşabilir miyiz?
The representative from Peliar Zel is in the observation lounge.
Bu, Peliar Zel valisi, Leka Trion.
This is Governor Leka Trion of Peliar Zel.
Peliar Zel'in her iki ayının da temsilcileri... yeni Büyükelçi Odan'la görüşmek için gemiye gelmeyi kabul etti.
Representatives of the two moons of Peliar Zel have agreed to come on board to meet the new Ambassador Odan.
Bizim cok zel bir konugumuz var bu gun.
Yo, we have a very special guest here today.
Ö zel bir sipariştir parası neredeyse ödenmiş...
It's a special order, already paid for...
Ona zel diyebilirsin.
You can call him Zel.
Ona zel diyecegini soylerim.
I'll let him know just you gonna call him Zel.
Sen gerçekten ö-zel-sin.
You're one daffy in-vi-di-dual.
ö-zel-mi-yim?
In-vi-di-dual?
Bu kişisel ve romantik. O zaman neden bu akşam saat 8 de benimle buluşmuyorsun? zel yerimizde.
It's personal and romanticized, so why don't you meet me tonight, 8 : 00, at our special place.
zel seyirciye ulaşmak için.
Many famous films have had scenes cut to reach a specified audience.
zel ayakkabılarımı aldım işte.
Hey, little dude. You'll never guess.
Donan Zel dul kaldıktans onra uyuşturucu satmaya başlamıştı..
Donan Zel after becoming a widow she started to sell drugs..
M'zel.
M'zel.
Arkadasın gibi giü zel Peki ya sen?
And now what about you?
Çok-gü-zel
Beau-ti-ful
gü-zel /.
Biu-ti-fu /.
- Gü-zel fi-kir. - Pe-kâ-lâ.
Okay.
Başlarındaki esmer, soğuk kanlı adamın lafıyla hareket eden adamlar
♪ They go by the name of brunette zel and trey ♪
Bu da kim Hazel?
What? Who is this, Hah-zel?
Gü-zel-din.
Beau-ti-ful...
- Hokey mi?
Zel hockey?
Hadi bakalım, Demet Akalın.
Done, done, Done-zel Washington.
Ben se-nin ye-ri-ne gü-zel-ce si-lerim!
I'll wipe it out for you, okay?
Ne kadar B.Ü.zel bir sabah.
Oh, what a B-U-tiful morning.