Ziyaretcisi traducir inglés
360 traducción paralela
" Herkes : Seni seviyorum! Polis ya da soyguncu, rahip ya da kilise ziyaretcisi, herkes söylüyor :
" Everyone says I love you, the cop on the corner and the burglar, too, the preacher in the pulpit and the man in the pew, says I love you.
Çünkü 12 yıldan sonra ilk ziyaretcisi geldi.
Because he recently had a visitor, the first in 12 years.
Ama Bayan Baring'in hiç ziyaretçisi yoktu.
But miss baring did not have any visitors, only mrs. Markham every now and again, and mr.
Bayan Baring'in sık sık ziyaretçisi olur muydu?
Did Ms. Baring have many visits?
Ziyaretçisi mi?
Visitor?
Phillip Musgrave'in dün gece burada bir ziyaretçisi varmış.
Phillip Musgrave had a visitor here last night.
Ziyaretçisi çok mudur?
Many people visit him?
Tek bir ziyaretçisi bile olmayan bir hasta için hiç de konuksever değilsin.
You're not very hospitable for a patient who hasn't had a single visitor.
Ziyaretçisi olup olmadığını hatırlamazsınız herhalde, değil mi?
I don't suppose you'd remember whether she ever had any visitors?
Bay Hollis'in fazla ziyaretçisi olmadı.
Mr. Hollis has not had very many visitors.
Adını okuyacağım kişilerin ziyaretçisi var.
The following men have visitors.
Ziyaretçisi olur muydu?
Did he have any visitors?
Susanne'e mektup var. Doris'in de bir ziyaretçisi var.
Letter for Susanne, and a visitor for Doris.
O blokların tek ziyaretçisi artık sadece kameralar.
The only visitor to the blocks now is the camera.
Sanki Hall'ün ziyaretçisi var.
Looks like Hall has a visitor.
Ona bir ziyaretçisi olduğunu söyler misin?
Would you go and tell her there's someone to see her?
Sadece çok telefon görüşmesi yaptığını biliyorum. Bir de paket getiren çok ziyaretçisi olurdu.
I only know he got lots of phone calls, and he had a lot of visitors with packages.
Çok ziyaretçisi var mıydı?
Has he had many visitors?
Kaçmaya çalışma yoksa Binbaşının ziyaretçisi olur.
Don't attempt to escape or the Major will have company.
Doktorun bir ziyaretçisi var.
A visitor for the doctor.
Bazısının ziyaretçisi yoktur,.. ... ama yalnız kalmış görünmemek için uyuyor numarası yapar.
Some don't have any visitors, but they don't want to look lonely, so they pretend to be asleep.
Celladın ziyaretçisi.
He's here to see the executioner.
Festival ziyaretçisi olsanız bile bunu yapmak zorundasınız.
You must, even if you're a Festival visitor
Zaman ve uzay makinemizin ilk ziyaretçisi olarak ayrıcalıklısın genç adam.
You are privileged, young man, to be the first visitor to our time and space machine. There.
Çok sık ziyaretçisi olmaz.
He has few visitors.
Zaten bir ziyaretçisi var.
He's already got one visitor.
Bay Başkan, müzemize yeni kattığımız değerin ilk ziyaretçisi olarak Halk Müzesi sizi ağırlamaktan büyük onur duyuyor.
Mr. Chairman, the People's Museum is proud to welcome you as the first visitor to see our newest acquisition.
Fakat çok ıssız bir yerdir, bu yüzden bu günlerde çok ziyaretçisi yok.
But it's such a lonely place, not many people visit these days.
Neyse, belki üzüm seven başka bir hastaya verirsiniz. Ziyaretçisi olmayan birine.
Maybe another patient would like them... someone who has no visitors.
Ama Bay Trotsky'nin ziyaretçisi çok...
But Mr Trotsky has many visitors...
Blum denen kızın, iki yıllık bir erkek ziyaretçisi olduğunu biliyor muydun?
Did you know that the Blum girl has had a gentleman friend for two years?
"Erkek ziyaretçisi benim."
I'm the gentleman friend. "
Katharina Blum'un erkek ziyaretçisi ki, bir tane midir, fazla mıdır bir yana o da sizin konuklarınız arasında mı?
Is Katharina Blum's gentleman friend - let's leave aside whether there's one or many of them - among your guests, too?
Katharina'nın erkek ziyaretçisi olduğu aklına gelmiyor mu hiç?
Didn't it occur to you that he's the gentleman friend?
Karının erkek ziyaretçisi olman, senin için hoş bir durum olabilirdi.
Good taste would be to be your wife's gentleman friend.
Affedersiniz. Bayan Uki'nin bir ziyaretçisi var.
There is a visitor for Miss Uki.
Hiç ziyaretçisi var mıydı? Sevgilileri?
Any visitors, girlfriends?
Bu arada sürgündeki Tadanaga'nın hiç ziyaretçisi olmuyordu.
Meanwhile, Tadanaga had no visitors while in exile.
Birçok ziyaretçisi olurdu.
Had many a caller, she did.
Ne ziyaretçisi? - Ben neden bilmiyorum?
- What visitors?
Algılayıcılarım Marie Elena'ın zaten bir ziyaretçisi olduğunu gösteriyor.
My sensors show Marie Elena already has a visitor.
Bu gece Maj'ın yatağında yatmak yok çünkü Maj'ın bir ziyaretçisi olacak.
Tonight you can't sleep in Maj's bed because Maj will have a visitor.
60 kişilik koğuşta kaç kişinin ziyaretçisi geliyor sor- -
We're sixty people. How many of us have visitor?
- Kızın bu sabah ziyaretçisi varmış.
She did have a visitor this morning.
Anlaşılan, Penny'nin ziyaretçisi onu sakinleştiricilerle öyle doldurmuş ki, kızın şakulu kaymış.
Evidently, Penny's visitor filled her so full of... tranquilizers, she didn't know which way was up.
İletişim Merkezi, Proje Ziyaretçisi arıyor. Chequamegon'dayız.
Communications Central, this is Project Visitor at the Chequamegon sighting.
Hamam böcekleri dışında ziyaretçisi olmadı.
Well, besides the cockroaches, no.
Jourdan'ın, ziyaretçisi olduğunu öğrenmesini sağla Frank.
Let Jourdan know he's got a visitor, Frank.
- Hastaların ziyaretçisi olur, doktorların değil.
Patients have visitors, not doctors.
Ziyaretçisi yok.
No visitors.
Geri döndüğünden beri tek bir ziyaretçisi bile olmadı.
There still has not been a single visitor since she got back.