Çok eskiden traducir inglés
1,580 traducción paralela
Biliyor musun, çok eskiden babası Ted ile beraber takılırdık.
You know, way back, her dad Ted and I used... to hang out together.
Derler ki, çok eskiden Tazert Paşası, sabah daha afyonu patlamamışken, gece kendisini tam anlamıyla tatmin edememiş genç cariyelerini... #... cinsel organlarından kazığa oturturmuş.
It's said that long ago, the Pasha of Tazert, in the morning, his eyes still dreamy, would impale their female parts the little concubines, whose nightly service hadn't entirely satisfied him..
Eskiden boks yapardım, çok eskiden.
I boxed in my prime, but my prime's way back.
Bu bizim kültürümüzde çok eskiden beri yerleşik bir tutum.
It is deeply ingrained in our culture.
- Çok eskiden bir oyunda kazandım.
Won it in a game. Way back. / Wrong.
Çok eskiden beri tanışıyoruz ama beni bir kere bile evine davet etmedin.
I can't believe I've known you forever and you've never had me over.
Peder Job... burada kalmam için, beni takdis et. Çok eskiden beridir burada yaşıyorum. Burası hakkında her şeyi biliyorum.
Father Job, bless me to stay here.
Çok eskiden...
Long ago...
Eskiden çok sık gelip onları izlerdim. Köpeklerle konuşarak pek çok şey öğrenirsin.
I used to come here for sightseeing', but, you know, you learn a lot talkin'to dogs.
Eskiden çok ta iyiydim.
I tell you, I used to be a good...
Annem bana çok kızardı eskiden.
My mum used to get mad at me.
Eskiden çok iyi bir iz sürücüydüm.
I used to be the best scout.
Bak, eskiden çok mutsuz bir insandım.
Look, I was a very unhappy person not too long ago.
Eskiden çok farklı biriydin.
You were a different person once.
Şu maskeli çocuk var ya, dediklerine göre eskiden çok yakışıklıymış.
That guy in the mask, they say he used to be really handsome.
Eskiden çok yakışıklı bir adamdım.
I was a really handsome guy.
Eskiden çok farklı görünüyordun.
You used to look a lot different.
- Eskiden çok takılırdık ama sonra bir gün sessizleşti. - Ne demek istiyorsun?
What do you mean?
Eskiden çok sık balığa çıkardık.
We used to fish a lot.
Aslına bakarsan, Danny. Eskiden çok hayat kurtardım.
Then again, you know, Danny, I've saved so many lives in my day.
Günümüz güzel geçiyordu, Ve çok yakında, babamla aramdaki buzları eritecektim ta ki annem "Eskiden Çekilmiş Fİlmleri İzleme." notunu kullana kadar.
Our day was going great, and so far, I had managed to avoid dealing with Dad- - until Mom cashed in her "watch home movies" coupon.
Bu gezegende, eskiden yaşam varmış. Çok uzun süre önce. Hatta insan ırkı yürümeyi öğrenmeden önce.
This planet once supported life, aeons ago, before the human race had even learnt to walk.
Eskiden çok daha iyiydim.
I used to be much better at it.
Eskiden bundan çok daha azı için çok daha fazlasını yapmıştın.
I've done a lot worse for a lot less.
Ted eskiden çok sinirli biriydi.
Ted was a hothead when we were growing up.
Eskiden iki şeyde kendime öyle çok güveniyordum ki.
There are two things I used to do with such confidence.
Eskiden bir fincandı ama sonra kahvenin tadı çok güzel gelmeye başladı, ben de akşamüstüne bir tane daha ekledim.
It used to be one cup, but then, suddenly, the coffee started tasting so good, I added an afternoon jolt, and now I find out I've been consuming an extra billion calories a week.
Eskiden çok dışa dönüktü, mutluydu.
He used to be very outgoing, happy.
Görünüşe göre eskiden oluşmuşlar ama nasıl oluştuklarını söylemek çok zor.
They appear old, difficult to tell where she got them.
Biz eskiden onunla çok yakındık. Şeyden önce... Neyse.
We were all of us pretty close, back before his... uh Well.
Eskiden çok azardık, yani ateşli olurdu.
Oh, it used to be wild. I mean, intense.
Eskiden, çok fazla yerdim.
Earlier, we used to eat so many.
O eskiden aşağıdaki blokta yaşardı. Onların üçü liseye kadar çok samimiydiler.
He used to live down the block- - the three of them were thick as thieves until high school.
Eskiden çok şekerdi, şimdi iğrenç oldu.
She used to be cute, now she sucks.
Eskiden çok titiz davranmadığını söylerdim.
I used to say you can't be too careful.
Eskiden çok giderdim.
I used to go all the time.
Eskiden çok güzeldi.
I remember it used to be so nice.
Söylemesi çok zor çünkü eskiden de çok akıllıydım, son zamanlarda aklıma daha önceden düşünmediğim bazı fikirler geliyor.
It s hard to say for sure because I was pretty smart to start with but, um, recently I ve been having some ideas that I don t think even I would have thought of before.
Eskiden beri nörotikti, ama son zamanlarda çok ağzı sıkı hatta sinsi olmaya başlamıştı. Telefonunu kendi bağlıyor, randevularını kendi verip, diğer gazete editörleriyle kendi görüşüyordu.
She's always been neurotic, but lately she's been secretive, like sneaky - rolling her own calls, making her own appointments, talking with editors from other newspapers.
Eskiden çok sık geliyordun, unuttun mu?
You used to come often, remember?
Belki eskiden çok iyiydi ama artık onun devri kapandı.
He used to be good, but he's long past his prime.
Eskiden çok iyi arkadaştık.
We used to be BFF's.
Eskiden çok zengindim.
You know, I used to be very rich.
Siz çok iyi anlaşıyor gibiydiniz. Eskiden öyleydik.
I mean, you are so perfect together.
Eskiden çok seksiymişsin.
You used to be hot.
"Wow, bu çok garip." "Eskiden hep ben seni takip ederdim."
Wow, this is so weird. I used to follow YOU around.
çok haklısın, öyle yaptım. eskiden böyle yapardık.
That's how we did it back in the day.
İster inanın, ister inanmayın, Eskiden kadınlar beni çok çekici bulurlardı.
Believe it or not, women used to find me quite attractive.
In-soeb eskiden çok başarılıydı.
In-seob used to be a hotshot.
Eskiden politik açıdan çok aktiftim.
I used to be so politically active.
Sally'i seviyorum, Sally'i seviyorsun eskiden seni seviyordu, beni çok seviyor...
I like Sally. You like Sally. She used to like you.
eskiden 151
eskiden olduğu gibi 35
eskiden öyleydi 22
çok etkileyici 243
çok eğlenceli 150
çok eski 44
çok endişelendim 42
çok erken 73
çok etkilendim 172
çok endişeliyim 39
eskiden olduğu gibi 35
eskiden öyleydi 22
çok etkileyici 243
çok eğlenceli 150
çok eski 44
çok endişelendim 42
çok erken 73
çok etkilendim 172
çok endişeliyim 39