Çıkmak traducir inglés
16,707 traducción paralela
Bu yüzden çatıya çıkmak zorunda kaldıklarında baloncuklar buraya girdi.
So they had to go up on the roof, and that's where the bubble came in.
Bebeğin çıkmak istiyor, anlıyor musun? Birlikte yapacağız.
you and I.
Arkadan çıkmak isteyebilirsin. Buraya geliyor.
You might want to go out the back.
Diet soda alışkanlığım kontrolden çıkmak üzere.
My diet soda habit's out of control.
Aydınlığa çıkmak ister misin?
You want to have a go with the light?
Soygun gibi göstermek için mücevherleri çaldığını hapisten çıkmak için Rebecca'yı kullandığını ve beni kullandığını.
And stole the jewels to make it look like a robbery. And used Rebecca to get out of jail. And used me.
- Ben de dışarı çıkmak isterim.
Oh, well, then I'd like to go outside for a bit too.
Ben de ortaya çıkmak istedim.
I wanted to be unmasked too.
Bu yüzden ilk başta yayına çıkmak istememiştim.
And it's why I didn't want to go on the air in the first place.
Lada ile yola çıkmak her ikimizin ortak fikriydi.
We both decided to drive off with the Lada.
Çıkmak.
Get out.
Dışarıya çıkmak ve başkalarına anlatmak. Bela soyulmuş gözlerini tutmak.
Go outside and tell the others to keep their eyes peeled for trouble.
Onurumla başa çıkmak istedim.
I wanted to handle this with dignity.
Onlarla birlikte çıkmak istedim ama müsaade etmediler. Yavaşlatırmışım onları.
I wanted to go up there with them, but they wouldn't let me.
Kuzeye, yeraltı demiryolu yolculuklarına çıkmak için dinleniyorlardı.
To rest up for their journey north on the underground rail road.
Bloktan erzak dolu bir kamyonla çıkmak istiyor.
He wants out of the bloc with a fully-supplied pickup truck.
Karşılığında koloniden çıkmak istiyor.
In exchange, he wants to get outside the Colony.
Snyder'in doğruysa Lagarza'yla tekrar dışarı çıkmak yerine bu daha iyi bir çıkış yolu.
If what Snyder said is true, this is a better exit plan than going back through the Wall with Lagarza.
Çığrından çıkmak mı?
Insane, how?
Birisiyle çıkmak için ne kadar da garip bir çağ.
What a strange age for dating.
Kendi planım var artık. Bu cehennem çukurundan hala nefes alıyorken çıkmak.
I've got my own plan now, gettin'outta this hellhole while I'm still breathin'.
Ardından gitmek, çıkmak zorunda kalıyorlar.
And then they have to leave, they have to get out.
- Tekneyle çıkmak 11 dolarmış.
- That's only $ 11 to go out on a boat.
Eğer şu kapıdan çıkmak isteyen olursa hiçbirini suçlayamam.
If any of you want to walk out of this room right now,
Tatile çıkmak istiyorum.
I'd like to take off on holiday.
Buradan bir an önce çıkmak istiyorum.
I wanna get out of this place as soon as possible.
O bölge, onun bütün aile için onunla başa çıkmak için çalışıyor olduğunu bilir.
Does he know that the Circle is trying to destroy all his descendants?
Sana hiçbiri bana olması gerektiğini beklemeyin - ama bu Buradan çıkmak için bilmek bana iman bekliyoruz.
I do not expect to be liked any of you, but I hope you believe me if I say I know how the hell to do to get them out of here.
Eğer öne çıkmak gibi bir niyetin varsa bunu belirtmek istedim sadece.
I just wanna make that clear... in case you get any ideas about stepping up.
- Arada bir dışarı çıkmak gerekir anlarsın ya?
- A boy's gotta get out once in a while,
Tek yapmamız gereken o kapının ardında bizi bekleyen şeyden sağ çıkmak.
All we gotta do is survive whatever's waiting for us behind that door.
Pekala kim buradan çıkmak ister?
So... who wants to get the hell out of here?
Emirlerine karşı çıkmak adına.
In... in defiance of your orders.
Yani o kalabalığın içinde ortaya çıkmak ve ıskalamak beceriksizlik demektir.
I mean, to pop off in a crowd like that and not hit anyone, he'd have to be the worst shot in the world.
Ondan sonra da bu işten çıkmak istiyorum.
And then, after that, I want the hell out of this racket.
Sen de cehennemden çıkmak için kullanabilirsin sanırım.
I suppose you could use it to get out of Hell, too.
Cehennemden çıkmak için kullanabilirsin sanırım.
I suppose you could use it to get out of Hell.
Sahneye çıkmak üzeresin tamam mı?
You're about to go onstage, okay?
- Buna karşı çıkmak zor.
Hard to argue with that.
Oradan daha hızlı çıkmak zorundasınız.
Had to get you guys out of there fast.
"Dışarı çıkmak" derken? Uzaya mı?
- "Go out" where?
Büyü ya da tüm mesele, tek bu değildi. Odadan çıkmak, kapıyı kilitli tutmak hiç yani.
The spell, or, you know, the whole point, that there isn't one- - not to get out of the room, not to keep the door locked, nada.
Savaş büyüsü kullandım. Aynı büyüyü buradan çıkmak için de kullanacağım.
I used battle magic, the same magic that I'm gonna use to get out of here.
Seyahate çıkmak için hiç acelem olmadığını bilmenizi isterim.
Um, I just wanna tell you that I'm not in any rush to go on my trip.
Öyle çıkmak gibi birşey olmayacak.
It's not, like, a "date" date.
Hayır, hayır, hayır, çıkmak gibi değil.
No. No, no, no, not like a "date" date.
Eğer fark yaratmak ve öne çıkmak istiyorsan, farklı açıdan düşünmelisin.
If you wanna stand out, you wanna make a difference, you gotta think outside the box.
Dışarı çıkmak, toplumun bir parçası olmak.
Getting out, being part of the community.
-... güvenli bölgenize çıkmak için kullanıyorlar.
- inside your safe zone.
- Seninle çıkmak.
I'd like to date you.
Ama yine de oraya çıkıp, yönetimi temsil edeceğim ve cidden ortalığı yıkmak istiyorum.
I just am gonna be up there representing MCC and I... I really wanna knock it out of the park.
çıkmak istiyorum 39
çıkmak mı 17
çıkmadı 21
çıkmalıyım 20
çıkmaz sokak 24
çıkmayacağım 22
çıkmama izin ver 18
çıkmak mı 17
çıkmadı 21
çıkmalıyım 20
çıkmaz sokak 24
çıkmayacağım 22
çıkmama izin ver 18