English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ A ] / Aids

Aids traducir español

1,927 traducción paralela
Belki Nancy'e, Matt'in Aids olduğunu söylerim.
Tal vez le diga a Nancy que Matt tiene Sida
O da, "Aids'sin sanıyordum." der ve o da "Hayır." der.
Ella dirá "Pensaba que tenías Sida" ; él dirá que no y empezarán a follar
- Aids?
- ¿ Sida?
2 milyon Dolar değerinde AIDS ve sıtma ilacı ve bir kasanın içinde 50 milyon Dolar vardı.
Dos millones de dólares en medicamentos contra el SIDA y contra la malaria y 50 millones guardados en una caja de seguridad.
Zambiya'da AIDS yüzünden öksüz kalmış yedi yüz bin çocuk var.
Hay unos 700 mil huérfanos relacionados con el sida en Zambia.
Uganda'da AIDS kriziyle ilgili bir sürü iş yapıyorduk... AIDS mi?
Estábamos trabajando en Uganda en lo de la crisis del sida.
Ama çıldırmamak için söz veremem. Eğer bana tekrar AIDS bulaştırmaya kalkarsa.
Pero no te prometo contenerme si vuelve a intentar contagiarme el sida.
Sana AIDS bulaştırmaya çalışmıyordu.
No intentó contagiarte el sida.
Heteroseksüeller için yapılmış AIDS yorganları gibi.
Sí, es como una versión heterosexual de una de esas cobijas del SIDA.
AIDS.
Es el SIDA.
Herkesin sevgilisi, açları doyuran, aids ile mücadele eden adam mı? Ve bunları babanın yüzünden mi yapıyor?
¿ El tipo que ama a todo el mundo y que quiere acabar con el hambre y el SIDA... se la tenía jurada a su querido papá?
Ülkedeki bir numaralı katil, AIDS, eroin, taş ( crack ), kokain, alkol, araba kazaları, yangın ve cinayetlerin hepsini birden geride bırakıyor :
El asesino # 1, le ha ganado al sida, heroína, crack, cocaína, alcohol, accidentes automovilisticos, fuegos y asesinatos, combinados :
AIDS hastaları. Bugün piyasada, kenevir kadar çok tıbbi fayda sağlayan bir ürün var mı?
¿ Hay algún producto que de tantos beneficios médicos como el cannabis?
Umarım hastalarından biri sana AIDS'li iğne sapar.
Espero que uno de tus pacientes te clave una aguja infectada de SIDA.
Doktor AIDS olduğumu söyledi... Bunu bana... sen geçirdin!
el doctor dijo que tengo SIDA... tu eres el que me contagio!
Pis AIDS'li!
el infectado de SIDA!
1000 baht için teşekkürler. Diğer 1000 bahtı AIDS tedavin için kullanabilirsin.
Gracias por tus 1000 baht los otros 1000 baht puedes quedartelos para tu tratamiento de SIDA
İlkinden başlayarak, AIDS li çocukla tanıştığı 80'lerin sonuna kadar olan bütün Charlie Brown tatil spesyellerini, aldım.
- Uh, miren la de Steve Smith - ¿ Debe estar asi de curva? Oye Steve. Enderezate esa cosa.
Sende AIDS var Evet, sende AIDS var
- ¡ Tienes SIDA! - Sí, tienes Sida.
Sende AIDS olduğunu söylemekten nefret ediyorum Sende AIDS var
- Odio decírtelo, pero tienes SIDA. - Tienes el SIDA.
Bu temiz değil, Ama eminiz ki sende AIDS var
No está claro, pero de lo que estamos seguros es de que... - ¡ Tienes SIDA!
Sende AIDS var HIV değil, ama tamamen AIDS
- Sí, tienes Sida. ¡ ¡ No VIH, sino SIDA desarrollado!
Bende AIDS var.
Tengo SIDA.
İlaç şirketleri AIDS tehdidi altında olan tüm üçüncü dünya ülkelerine hemen başlamak üzere bedava aşı sağlama konusunda anlaşmaya vardılar.
Las compañías farmacéuticas han accedido a proveer vacunas gratis contra el sida a todos los países del tercer mundo, comenzando inmediatamente.
Hamile kalırsa ya da AIDS kaparsam?
Estoy orgulloso de ti. ¿ Y si se embaraza o me da SIDA?
AIDS kapın ya da patlayıcı dolu bir sırt çantasıyla bir otobüse binin devlet size bedava bir araba verir ama kafanızı aşağı eğip, topallamadan ve güzel yürüyüp ağzınıza fermuar çekin.
Entonces Si alguien salta a un omnibus lleno de explosivos... el gobierno dirá que fue un loco Pero nada sucede
AIDS araştırmaları için para toplamak çok önemli,... ve toplum hepinize bir yardım imkânı tanıyor. - Ne olursa yaparız.
La recaudación de dinero para investigaciones del SIDA sigue en pie, y la comunidad ha descubierto una forma para que puedan ayudar.
AIDS olmadığın sürece, kanın iyidir.
Si no tienes Sida, tu sangre está bien
Bu durumda sanırım, herpes, bel soğukluğu ve AIDS sizin için sorun olmayacak.
Entonces el herpes, la gonorrea y el SIDA no son problema para ti.
Ben de ona AIDS kliniğinden aradığımı ve test sonuçlarını iletmem gerektiğini söyledim. Bilirsin, acilen.
Le dije que era de la clínica de SIDA y que debía darte los resultados de tu análisis de inmediato, sabes.
AIDS'im ben.
Tengo Sida.
Mandy Pandy ve Dünya Bayrakları, mesajı olan bir gösteri. Pekala, AIDS salgınını engellemeyecek, ama belki, sadece belki, bu bir başlangıç olur.
El acto de Mandi la Panda viene con un mensaje se debe erradicar la caza de los osos panda.
AIDS yoktu, ölüm yoktu.
No había sida, no había muertes.
AIDS ilaçlarının maliyeti konusunda bilinci arttırmak için burada.
Hablará del coste de los medicamentos contra el SIDA.
Tamam, bir Aids'li olabilir,
Ok, podría ser PCP,
- Tabi ki söyledi... bir çok insanla korunmasız seks yapmaktan.... AIDS'e yakalanarak çok acı bir şekilde ölmeden tam önce.
Claro, justo antes de morir una muerte dolorosa relacionada con SIDA por tener relaciones sin protección con tanta gente.
Kanser, AIDS, evsizler, açlar...
Cáncer, Sida, los indigentes, los hambrientos...
Tanrı senin peşine düşecek ve sana AIDS bulaştıracak ABD
"Y te pegará el SIDA ¡ USA!"
Belki O'na biraz Spanish fly veririm böylece kalabalığın önünde onlara pis AiDS'ini bulastırmada sorun yaşamaz.
Quizá le dé gotas afrodisíacas para que no tenga problemas en llenarlos con su sucio SIDA... frente a público.
3 tanesi sarılık, 3 tanesi kanser, ve bir tanesi de AIDS'e bağlı nedenlerden ölmüş.
Tres de hepatitis, tres de cáncer y uno de complicaciones causadas por SIDA.
Bana, New Orleans'ın, AIDS'in, şekersiz dondurmaların, hamileyken kokain kullanan kadınların, Hugh Jackman'ın ve kanserin bir hikmetinin mi olduğunu söyleyemeye çalışıyorsun?
¿ Tratas de decirme, realmente, que cosas como New Orleans, la enfermedad del SIDA, helados sin azúcar, bebés drogados Hugh Jackman y el cáncer ocurren por un motivo?
50 sentlik bir şişe AIDS serumu için... 500 $ alıyorlar.
Tienen una reputación de explotar a países tercermundistas. Ellos cobran 500 dólares por una dosis de suero contra el sida que cuesta 50 centavos.
Ekibinizle görüşürken, brüt kârın yüzde beşinin Profesör Eppes ve Ramanajun'un size daha sonra belirteceği üçüncü dünya ülkelerindeki AIDS örgütlerine gönderileceğini de belirtmeyi unutmayın.
Y mientras consulta esas cosas, consúlteles sobre que el 5 % de los beneficios en bruto irá a parar a un grupo de organizaciones sobre el HIV del Tercer Mundo que los profesores Eppes y Ramanajun designarán por usted.
Ama Swan AIDS üzerine çalışıyor.
Pero ahora Swan está ocupado con lo del SIDA.
Aids hastasıymış.
Tenía SIDA.
Aids ile yaşayan çok insan olduğunu biliyorum, ve ben sadece...
Sé que montones de gente viven con SIDA, y yo...
Glenn Close gibi olmadığına ve AIDS...
¿ Qué dirías?
Çünkü şu an senin cinsel yolla bulaşan hastalığının olmaması olmayacağı anlamına gelmez. AİDS, hamilelik gibi risklerden bahsetmiyorum bile...
Sólo porque no te hayas infectado de una ETS ahora, no significa que no vayas a coger una, por no mencionar el riesgo de VIH, embarazo...
Afrika'daki AİDS hastalarına yardım gidiyor.
- Da dinero para el Sida en África. - Es genial.
Bu çocuğa AİDS bulaştırdın.
Acabas de darle a este bebé sida.
"Git de bi AİDS ağacına çarp kendini! Amına koyduğum"
Vete a patinar contra un árbol de SIDA, hijo de puta.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]