Allsafe traducir español
45 traducción paralela
- AllSafe'e gelmen gerek.
- Necesito que vengas a AllSafe.
AllSafe'teydim.
Yo estaba en AllSafe.
Çünkü AllSafe'de çalışıyorum.
Porque trabajo en AllSafe.
Yarın AllSafe, FBI ve USCYBERCOM tarafından ziyaret edilecek.
Mañana, AllSafe tendrá una visita del FBI y del Ciber Comando de los Estados Unidos.
Ollie Parker bana Allsafe'teki CD olayından bahsetti.
Ollie Parker me habló del CD en Allsafe.
Sırf bu yüzden Allsafe'in ağına virüs bulaştıramayız.
No podemos infectar toda la red de Allsafe por esto.
- Allsafe'e gelmen gerek.
Necesito que vengas a Allsafe.
Aslında sana resmi olarak işverenin olan Allsafe ile rekabet anlaşması gereği teklifte bulunamam.
Excepto que oficialmente no puedo ofrecerte nada ya que no podemos competir con tus empleadores, Allsafe.
Her şeyi içeriden halledeceğiz. Bu da Allsafe de dahil tüm sağlayıcılarla ilişiğimizi keseceğiz demek.
Manejaremos todo internamente significa que todos nuestros proveedores incluso Allsafe, serán despedidos.
Ve müşteri olarak bizi kaybettiğinde Allsafe'in işinin biteceği de ortada.
Y no es un secreto que cuando Allsafe nos pierda como clientes estarán acabados.
Allsafe senin sayende internetin her yerindeydi bugün.
Allsafe está en todo internet por ti.
Her şey bu şekilde ilerlerken, sen Allsafe yetkinle gaz hattında bir patlama meydana getirecek Steel Mountain'ı Evil Corp'un ruhu ile birlikte yerle bir edeceksin.
Y mientras todo eso sucede, usarás la autorización de seguridad de Allsafe para hackear Comet PLC, incrementar la presión, causando una explosión provocando que Steel Mountain vuele junto con el alma de Corporación el Mal.
Allsafe için sıkı çalışmaktan başka bir şey yapmadın. O yüzden özür diliyorum.
No has sido otra cosa que un duro trabajador para Allsafe, así que te pido disculpas.
Hayır, bu yüzden Allsafe'in ağına virüs bulaştırmış olamayız.
No, simplemente no podemos infectar la red de Allsafe por esto.
Merhaba, ben Allsafe Güvenlik'ten Gideon Goddard.
Sí, hola, soy Gideon Goddard de Allsafe Security.
Bu yüzden Allsafe'in ağına virüs bulaştırmış olamayız.
No podemos infectar la red de Allsafe solo por esto.
Allsafe bunu sürekli yapar.
Allsafe las conduce todo el tiempo.
Allsafe'in işi bitti ama sen ölmesine müsaade etmiyorsun.
Allsafe está acabado, pero no permitirás que muera.
Allsafe'teki kız.
La chica de AllSafe.
Allsafe beni kovmak zorunda kalacak ama tanıklık etmek yapılması en doğru şeydi.
Sé que AllSafe tendrá que despedirme, pero testificar fue lo correcto.
Siz bir şey söylemeden önce sizi temin ederim ki Allsafe korsanları bulmak için gayretlerini iki katına çıkardı. Bu ya Colby'nin yeniden olayla ilişkisini bulmak olsun ya da gerçek suçluları bulmak olsun.
Ahora, antes de que diga nada quiero asegurar que hemos doblado los esfuerzos para encontrar los hackers que reconfirmen que Colby participó o encontrar los verdaderos autores.
Bir sonraki emre kadar Allsafe'deki tüm randevuları iptal et.
Todas las citas en Allsafe están canceladas hasta nuevo aviso.
CD'yi Allsafe'e kurmamızı yoksa her şeyi yayınlayacağını söyledi.
Dijo que instalara el disco en Allsafe o que publicaría todo en internet.
- Bu yüzden AllSafe'i ele geçirdiniz.
- Por eso hackeaste Allsafe.
- Allsafe'teki patronum Gideon...
- Mi jefe en AllSafe, Gideon...
Güç mü? Bu acınası bir masal, sen ve Allsafe bu acınası açgözlülüğün koruyucusunuz.
Es una fábula patética, y ustedes, Allsafe...
Bu şirketin her üyesi orada dikiliyor Allsafe'in başına gelen en kötü şeyi izliyor ve sen neredesin, kabininde oturuyorsun?
Todo el personal de la compañía se paró allí viendo la peor cosa que le ha sucedido a Allsafe y, ¿ dónde estás tú? ¿ En tu cubículo?
Arkasında senin olduğunu biliyorum, fsociety, sunucu, Colby, Allsafe.
Sé que estás detrás de todo, fsociety, el servidor, Colby, Allsafe.
Allsafe hakkında duyduklarım?
¿ Lo que escuché de Allsafe?
Artık Allsafe yok.
Allsafe no existe.
Gideon Goddard, Allsafe Siber Güvenliğin sahibi ve CEO'su 9 Mayıs saldırılarının sıfır noktası olarak görülüyordu Manhattan'daki bir barda vurularak öldürüldü.
Gideon Goddard, presidente y propietario de Allsafe Cybersecurity, considerado responsable de los ataques Cinco / Nueve, fue muerto a balazos en un bar de Manhattan.
İyi misin? Eski Allsafe CEO'su vurularak öldürüldü.
- EXPRESIDENTE DE ALLSAFE ASESINADO A DISPAROS - ¿ Estás bien?
Peki ya Allsafe'deki adam?
¿ Y el tipo ese de Allsafe?
Angela bana Allsafe'deki işi ayarlamaya çalıştı.
Ángela está tratando de conseguirme trabajo en Allsafe.
Belki Allsafe'deki işi kabul etmeliyim.
Tal vez deba aceptar el trabajo en Allsafe.
Allsafe'in patronuna ne olduğuna bak.
Mira lo que le pasó al tipo de Allsafe.
FBI'ın Allsafe sürücüsüne yasa dışı yoldan CD'yi takıp milenyumun suçunun fitilini ateşleyenin sen olduğunu öğrenmesini istiyorsan keyfin bilir.
Bien, si quieres que el FBI descubra que fuiste tú quien puso un CD ilegalmente en una computadora de AllSafe que dio marcha al crimen del milenio, como quieras.
Kıçını kurtarmak için Allsafe geçmişini sildi ama artık FBI'ın 5 / 9 soruşturmasıyla bütün izler sana ve Elliot'a kadar uzanabilir.
Y borró los registros de AllSafe para protegerte, pero ahora que el FBI está investigando los ataques Cinco / Nueve, podrían rastrear todo lo tuyo y de Elliot.
Allsafe'ten çok daha farklı.
Muy distinta que en AllSafe.
- Sadece diyorum ki Allsafe sıfır noktasıydı.
Solo digo que, AllSafe fue... la zona cero.
Şirketin sistemi ele geçirilmeden bir hafta önce Allsafe'ten ayrılman sonra E Corp'ta işe başlaman.
Irte de Allsafe una semana antes de que la empresa fuera hackeada y acabar aquí, en E Corp.
Ollie Parker bana Allsafe'teki CD olayından bahsetti.
Ollie Parker me contó sobre el CD de Allsafe.
- Allsafe ele geçirildi.
- ALLSAFE ESTÁ SIENDO ATACADA.