English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ A ] / Amerika

Amerika traducir español

25,692 traducción paralela
Ben burada Amerika'yı güldürürken düşündürmeye çalışırken bu dürzü bıkıp usanmadan bana hakaretler yağdırıyor.
Aquí estoy, intentando hacer que EE.UU. se ría y piense... y este mequetrefe me viene con insultos cansinos.
Kuzey Amerika'nın büyük merakla beklenen depolama kongresinden dört gün önce en iyi dolap fikrimi, bir oda dolusu yabancıyla paylaşayım tabii.
Como estoy a compartir mi mejor idea de armario Con una habitación llena de extraños Cuatro días antes de la más esperado
Amerika Kıtası'nda sadece iki tane var. Bir tanesi California'da. California da Kuzey Amerika'da.
Solo hay dos en Estados Unidos continental, uno de los cuales está en California, la cual está en América del Norte.
Yoksa annem Amerika'nın En Çok Arananlar Listesi'ne girecek.
Antes de que mi madre acabe en la lista de los más buscados de América.
Yapma lütfen, Amerika'nın Radio Shack'i özlediği gibi özledim sizi.
Oh, por favor, les he echado de menos como América echa de menos Radio Shack.
Şişman, utanç verici ; Amerika'nın en kabul edilemez önyargısı.
avergonzamiento grasa es el último prejuicio aceptable en Estados Unidos.
Şüpheciliğimi affedin fakat Ike Stapleton, 1972'de Amerika'yı terketmesinden beri ailedeki hiç kimseyle bağlantı kurmadı.
Usted perdone mi escepticismo, pero nadie en la familia ha tenido ningún contacto con Ike Stapleton desde que salió de los EE.UU. en 1972.
Balio, Mick'in biyolojik ajan işine girmiş olabileceğini söylediği ülke kargaşa içinde bir Orta Amerika devleti.
Balio, el país que dice Mick podrían estar involucrados con este agente biológico, es un gobierno centroamericano en estado de agitación.
Evet, dizinin tümü sıradan bir soğuk algınlığı virüsüne ait ama ortadan C-C-T kısmı bir mitokondriyal gen sadece Meksika ve Orta Amerika soyundan insanlarda bulunur.
Sí, toda esa cadena es un virus del resfriado común, pero este caballo CCT en el medio, eso es un gen mitocondrial, única para las personas de ascendencia mesoamericana.
Amerika'nın bir sürü düşmanı var.
Estados Unidos tiene muchos enemigos.
Eğer bu işi becerebilirsek ki öyle olacağına inanıyorum. Maine'e geri döneceğim, tavşan deliğine tekrar gireceğim diğer taraftan çıkacağım, 2015'te Amerika'nın nasıl bir yer olduğunu göreceğim, ve umarım iyi bir yer yaparız.
Si nos quitamos esto de encima, que creo que sí podemos regresaré a Maine me meteré en el agujero de conejo, iré al otro lado veré cómo es Norteamérica en 2016 y espero que haya mejorado.
Bu ülkenin Amerika Birleşik Devletleri olduğunu sanıyordum.
Pensé que esto era los Estados Unidos de América.
Amerika Birleşik Devletleri Başkanı olsa bile umurumda değil!
No me importa si es el Presidente de los Estados Unidos.
Bin Laden, Amerika Birleşik Devletleri'ne içeriden saldırmaya kararlı.
Bin Laden determinado a atacar dentro de Estados Unidos.
Amerika Birleşik Devletlerini korumak için yapmamız gerekenleri yapacağız.
Vamos a hacer lo que tenemos que hacer Para proteger los Estados Unidos de América.
Biz de Amerika genelinde okul gezileri toplum hizmeti gibi şeyler yapıyoruz.
Por lo tanto, hacemos estas, um, salidas de campo, um, a través de América para hacer, cosas de servicio a la comunidad ¿ sabes?
Önümüzde uzun bir zaman vardı ama bu gece, çünkü bu gece yaptığımız şey bu seçimde, bu dönüm noktasında Amerika'ya değişim geldi!
Ha pasado mucho tiempo, Pero esta noche, por lo que hicimos en este día, En esta elección, en este momento decisivo,
Ve şimdi de Amerika'da.
Y ahora está en los Estados Unidos.
Cinayet zamanlarında Amerika, İngiltere ve Rusya'da olan kişileri bulmaya çalıştım.
He estado intentando localizar los viajeros que estuviron en América, el Reino Unido, y Rusia en el momento de los asesinatos.
Belki Amerika'ya geri döndüğünden bir sebepten hızlanıyordur.
Quizá ahora que ha vuelto a su hogar en los Estados Unidos, esté acelerando las cosas por algún motivo.
O kadar süre Amerika'da okuduktan sonra basit kaçmaz mı bu sana?
¿ No es muy modesto para ti, después de todos tus estudios en EE.UU.?
Annem de babam da Amerika'da iş hayatına bir benzincide başlamışlar.
Mi familia también empezó con una pequeña gasolinera en EE.UU.
Amerika'daki Koreatown'a en erken bileti istiyorum.
¡ Quiero un billete para el primer vuelo a una ciudad con barrio coreano en EE.UU.!
Yeni Çin devletinin insanları olarak Amerika'daki kardeşlerimize en içten saygılarımızı ve taziyelerimizi sunuyoruz.
La gente de Nueva China envía sus más profundos respetos y condolencias a nuestros hermanos y hermanas en América.
Ben Amerika Birleşik Devletleri'nin İran'da gerçekleşen herhangi bir şiddette katkısı olduğunu kesinlikle reddediyorum.
Quiero negar categóricamente el involucramiento de los Estados Unidos en cualquier tipo de acto violento dentro de Irán.
Bu solucanın arkasında kimin olduğunu ve misyonun niteliğinin tam olarak ne olduğunu kimse bilemez. Fakat İran'ın İsrail veya Amerika'yı sorumlu tutacağı ve missilleme seçeneklerini araştıracağına yönelik korkular var.
Nadie sabe quién está detrás del virus o la naturaleza de su misión pero hay temor de que Irán haga responsable a Israel o a los Estados Unidos, y busque represalias.
Amerika'da, Avusturalya'da Britanya'da, Fransa'da, Almanya'da ve Avrupa'nın bir çok yerinde Chien :
en EE.UU., Australia en el Reino Unido, en Francia, Alemania, en toda Europa.
Bazı kuruluşlarımız vardı hani Amerika'da bu işlerden sorumlu Endüstriyel denetim merkezleri olan, ve
Teníamos estas organizaciones dentro de los Estados Unidos que estaban a cargo de las instalaciones de control industrial diciendo : " Estamos infectados.
Bu Amerika'lılarla, İsrail'lilerle, Avrupa'lılarla konuşmak anlamına geliyordu. Çünkü bu bariz, iki devlet arasındaki saldırı amaçlı düzenlediği ilk, en büyük ve en gelişmiş siber silah kullanımı örneği idi.
Y eso significaba hablar con estadounidenses israelitas, europeos porque esto era obviamente el primer, más grande y más sofisticado ejemplo de un gobierno o dos gobiernos usando un arma cibernética para propósitos ofensivos.
Çünkü Şah Amerika'nın müttefiği sayılıyordu.
Nosotros se lo dimos bajo el Sah porque el Sah era considerado un aliado estadounidense.
Gary Samore : Nixon döneminde, Amerika bir hevesle destekliyordu
Durante la administración de Nixon, EE.UU era muy entusiasta acerca de apoyar el programa nuclear del Sah.
Benim dönemimin büyük bölümünde 80'ler ve 90'lar da Amerika dünyayı dolaşıyor İran'a barışçıl nükleer teknoloji bile sağlamaması için potansiyel nükleer tedarikçileri ikna ediyordu.
Así que la mayor parte del periodo en que estuve involucrado en los 80 y 90 fue de EE.UU. corriendo alrededor del mundo y persuadiendo proveedores nucleares potenciales de no darle, tecnología nuclear a Irán, ni siquiera pacífica.
Bence Amerika'nın Kuveyt'ten sonra Irak'ı işgal etmesi idi.
Creo que fue la invasión de EE.UU. en Irak después de Kuwait.
Samore : 2003'ten 2005'e kadar Amerika'nın onları işgal etmesinden korktuklarından, Nükleer programlarındaki limitlenmeyi kabul ettiler.
Del 2003 al 2005 cuando temían que los EE.UU. los invadiría aceptaron límites en su programa nuclear.
Fakat 2006'ya kadar, İran'lılar Amerika'nın Afganistan ve Irak'ı çıkmaza soktuğu kararına vardılar.
Pero para el 2006, los iraníes habían llegado a la conclusión que los EE.UU. estaban atascados en Afganistán e Irak y que ya no tenían la capacidad de amenazarlos.
çünkü bu tip uranyumu sadece Amerika'da nükleer silahların olduğu yerde görebilirsiniz.
Y eso era un rompecabezas para nosotros porque ese uranio solo se ve en gobiernos que han tenido armas nucleares.
Sanger : 2007, 2008'lerde Amerika hükümeti İran'ın programı ile ilgili kötü durumdaydı.
Para el 2007, 2008 el Gobierno de EE.UU. estaba en muy mal momento con el programa iraní.
Amerika'dan daha fazla endişeliydi.
CO-AUTOR "SPIES AGAINST ARMAGEDDON" ... más que a los Estados Unidos.
Çünkü ülkenin büyüklüğünü düşünürseniz, doğal olarak biz bu mahallede yaşıyoruz Amerika, İran'dan binlerce mil uzakta yaşıyor.
Es normal por el tamaño del país porque vivimos en este vecindario los Estados Unidos viven miles y miles de millas lejos de Irán.
Amerika tarafından bakıldığında İran son kararını henüz vermemişti.
La vista en los EE.UU. es que los iraníes no han tomado la decisión final aún.
İsrail ve Amerika arasındaki istihbarat çok, çok iyi.
La cooperación de inteligencia entre Israel y los Estados Unidos es muy, muy buena.
Bu nedenle, İsralliler Amerika'ya gitti " Tamam, İran'i bombalamamızı istemiyorsunuz.
Y por lo tanto, los israelitas fueron con los estadounidenses y dijeron : " Está bien, ustedes no quieren que bombardeemos Irán.
Gibney : Akabinde, yapılması gereken iş bittiğinde bu işin İsrail ve Amerika'nın ortak yapmış olduğuna inandırdı. Evet, evet.
Más trabajo que se ha hecho nos lleva a pensar que esto fue un trabajo de colaboración entre Israel y los EE.UU.
Sonunda, arka planda görüştüğüm bir çok kişi ile konuştuktan sonra bir kayıtta teyit ettim ki Amerika'nın STUXnet'te rolü vardı.
Finalmente, después de hablar con mucha gente del fondo encontré la manera de confirmar, de manera registrada el papel de EE.UU. en Stuxnet.
Fakat İsrail özgür ve demokratik adeta batılı bir topluluk gibi davranıyor sosyetik mahalleler, zengin insanlar Gençlik neredeyse Amerika ya da Batı Avrupa ile benzer kafa yapısında görünür.
Pero Israel pretende ser una sociedad democrática, libre, occidental vecindarios elegantes, gente rica, jóvenes que tienen ideas similares a las de sus contrapartes estadounidenses o europeos-occidentales.
Amerika'nın bugün, yarın ve uzak gelecekte karşılaştığı tehditlerle yüzleşmesi için
... mejor equipados, y mejor preparados para enfrentarse a las amenazas que hoy tienen los EE.UU. ... y las que vengan en el futuro.
O Doğu odasını idare ediyordu insanları siber ağların korunmasının ihtiyacına odaklandırmaya çalışıyordu ve tabi ki Amerika'nın altyapısını yıkıcı siber silahların kullanımını sorduğunuzda her şey bitti iş birliği yok
Él estaba guiando eventos en la Sala Este intentando enfocar a la gente en la necesidad de defender redes cibernéticas e infraestructura estadounidense. Pero cuando preguntas acerca del uso de armas cibernéticas ofensivas, todo quedó en silencio. Sin cooperación.
Amerika ve İsrail'in dizayn ettiği gizli siber silahın formülü Rusların eline geçmiş oldu. en çok saldırı yapmak isteyen ülkeydi.
Así que la fórmula de un arma cibernética secreta diseñada por los EE.UU. e Israel cayó en las manos de Rusia y del mismo país que se suponía tenía que atacar.
YY'da Orta Amerika'da dokuz milyonluk bir ulus oluşturdu.
colonizada por España en el siglo 16...
Amerika'da okuldaydım sadece o yüzden insan kalbinin zalimliğini anlayamadım.
No sé cómo es el mundo.
Haber Spikeri 4 : İran hemen Amerika ve İsrail'i suçladı.
Irán acusó a los EE.UU. e Israel de intentar dañar su programa nuclear.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]