Apex traducir español
100 traducción paralela
15 yıldır Apex Taksiye çalışırım.
He conducido taxis para Apex Cabs durante 15 años.
Siz Apex, kardeşiniz Joe ise Brown için çalışıyor.
Usted conduce para Apex y su hermano Joe para Brown.
Bizimle Apex Yenilik Fabrikası'nda buluş.
Encuéntranos en la fábrica Apex.
Diplomatik çanta Rus Eyaleti Krasnoyrsk'a kadar bir tepe rotası izlemiş.
El correo diplomático hizo la ruta APEX a la provincia rusa de Krasnoyarsk.
Sen sadece Apex'e selam veriyorsun.
Sólo haces reverencias a Apex.
- Başka bir değişle, Apex kral olur.
En otras palabras, Apex se vuelve Rey.
Apex ve adamları onu krematoryuma götürdü.
Apex y sus hombres la llevaron al crematorio.
Ponpon kızların lideri, hani geçen maçta Brad'in üstüne düştüğü kız.
- ¿ Traducción? - La animadora. De Apex.
Sekizlik MS titre et. Sistoliğini 100'ün üstünde tut.
Buen murmullo vesicular en el apex.
Beyazlar şu gece kulüperinden birindeydi sonra Apex ayağa kalktı ihtiyacından fazlasını hallediyordu.
Unos tipos blancos estaban en la entrada del Club 909 y Apex estaba ahí de pie haciéndole un montón de agujeros.
Ondan sonra o g.tveren konuşmayı bıraktığında lavuklar Apex'e bakıp dediler ki :
En cuanto dejó de disparar la puta pipa, unos tipos blancos le dijeron a Apex :
Apex Grubunun engellemelerinin başında sen olduğunu biliyorum.
Sé que eres tú quien lidera la adquisición hostil del grupo Apex.
Takım elbiseliler.Apex grubundan.
Los abogados. Esos abogados de Apex.
Ama birkaç çete elemanı heriflerin develerini ve iplerini alıp adamları Leakin Park'a gömmüşler. Yani ben öyle duydum.
Pero la gente de Apex los asaltó, les robó sus camellos y atuendos y los enterraron en Leakin Park.
- Apex darbesi.
- El apoderamiento de Apex.
Apex, Apex!
¡ Apex, Apex!
Apex'ti.
Es Apex.
Apex mi?
¿ Apex?
Apex Grubu Asyalı bir konsorsiyumdu.
El grupo Apex era una corporación asiática.
Apex bünyesinde bir çok şirketi barındırıyordu.Yatırımcılar iflas etti.
Apex financiaba cientos de empresas, los inversores se arruinaron.
Kaybettiğim evi görmedin... Karımı... çocuklarımı. Apex'e oynadığın küçük oyun yüzünden bütün hayatım karardı.
No viste la casa que perdí la esposa, los chicos mi vida entera se fue por tus pequeños juegos con Apex.
Apex sirketten Bay Taneja ve Bayan Sophia
Estos son el Sr. Taneja y la Sra. Sophia de la Compañía Apex.
Timmy Cisneros, Apex Tech?
Timmy Cisneros, ¿ Tecnologico?
Onbaşı Brandon Valdivia, 25 yaşında, bekar dün gece şehir merkezindeki Apex binasından aşağı atladı.
Anoche el cabo Brandon Valdivia, 25, soltero, cayó del tejado del Apex.
Apex'te çok güzel partiler yapılıyor.
El Downtown Apex es un lugar prestigioso de fiestas.
Apex Otel'den bir sokak ötede.
A una manzana desde el Hotel Apex.
Apex Endüstri için çalışıyor.
Él trabaja para Industrias Apex
Apex'in baş danışmanı, sürekli koruma ile gezer, ama, hepimiz gibi, bir zaafı var.
Su abogado jefe de Apex, siempre viaja con seguridad. Pero, como todos nosotros, él tiene una debilidad.
Apex ciddi olduğumuzu öğrenmeli.
Apex tiene que aprender que vamos en serio.
Apex Endüstrinin yöneticisini kaçırmadan Yanından ayrılmama izin vermez.
No me perderá de vista hasta que le ayude a secuestrar a un ejecutivo de Apex.
Apex Endüstri'nin, Arjantin'deki dalavereleri hakkında ki dosyaları topluyor
Está poniendo en orden algunos archivos de las Industrias Apex, todas sus fechorías en Argentina.
Apex'te hissem olsa...
Así que si tuviese acciones en Apex..
İki apeksli dönüşler bu kuralın diğer bir istisnasıdır. Art arda iki dönüşe girerken, İki dönüş arasında gazı azaltmak veya gaz artırmayı durdurmak normaldir.
Las curvas con doble apex son otra excepción a la regla de Control de Aceleración, ya que está tratando con dos curvas, está bien si desacelera o deja de acelerar entre las dos.
Çıkışta dışa kaymıyorum ama motorum dengeli durmuyor
No me estoy ensanchando en las salidas, pero la moto no se siente bien plantada hasta después de llegar al apex.
Bu apekste, hemen öncesinde, hemen sonrasında veya donusun herhangi bir yerinde demek değildir.
Esto no es en el apex, justo antes, justo después, o en cualquier punto de la curva.
- Bana apekse kadar beklemem gerektiği söylenmişti.
A mi me habían dicho que tenía que esperar hasta que llegara al apex.
... ama o ikili apekste...
Pero... ese apex doble...
Bunun gibi iki apeksli dönüşlerde, bazen işler biraz karışık görülebilir.
En las curvas de apex doble, como esta, a veces uno se puede sentir algo abrumado.
Dönemeçteki en içindeki noktanız apeksinizdir.
Donde USTED toque el centro de la curva es su apex.
Tamam, şimdi apeksi net olarak görebiliyorsunuz.
Ok, ahora sí se puede ver el apex con claridad.
Dönemecin girişinde İki Basamaklı tekniği uygulamak sürücüye apekste zaman ve alan kazandırır, ve bir sonraki dönüş noktasını doğrulukla seçmesini sağlar.
Aplicar la técnica de los dos pasos le permite al piloto ganar tiempo y espacio en el punto de entrada de la curva, al apex, y para escoger el punto siguiente de giro de forma precisa.
Black Hill'den aşağı geliyorum viraj apex'inde önü kaybettim
Bajando de Black Hill, perdí la delantera, en el ápice de la curva ;
Virajlarımı nasıl geliştiririm sarsıntıları azaltmak, daha iyi apex, grid umarım biraz daha hızlı gidebilirim
Cómo ir rápido y acostumbrarme a las curvas y los baches y los desniveles y los puntos de inflexión y las parrillas y todo, y con suerte, voy a ir un poquito más rápido
Şifa Merkezi ve Apex Binası mı?
El centro de salud y... - ¿ El edificio APEX? - Todas las bombas que han estallado lo han hecho en centros de salud o en las Embajadas de paz.
İkinci HemoCue 13.
- Pon en apex
Trendelenburg pozisyonuna sokuyorum ki kabarcığı, kalbinin apeksine gelince onu çekebilesin diye.
Lo estoy poniendo en la posición de Trendelenburg para mover la burbuja al ápex del corazón y así poder succionarla.
Taş oymacısına, Damavand Dağı'nın kendisini beklediğini söyle.
Informad al tallista de piedra que el ápex le espera.
Apex Tech kahrolası nedir?
¿ Que diablos es eso?
Peki Apex'te odası var mıymış?
- ¿ Tenía habitación en el Apex?
Ön diferansiyel sizi tepeye doğru çekiyor hissi verebiliyor.
Con el diferencial delantero puedes sentir cómo te tira hacia el ápex de la curva...
Bu harika, arabayı tepeye doğru çekerek içteki tekerin biraz fren yaptığını... hissediyorum gerçekten.
Qué increíble, puedo sentir el giro del interior de la rueda, arrastrando al auto hacia el ápex de la curva