Arsenal traducir español
1,188 traducción paralela
Arsenal!
¡ Arsenal!
Ne zaman Paul'u düşünsek, Arsenal'siz olmuyor.
Cuando pensamos en Paul, pensamos en el Arsenal.
Çünkü eğer Arsenal için havaya zıplamazsan sana ne kalacak?
Porque si no te importara el Arsenal, ¿ qué te quedaría?
Bundan sonra her şey kafanda karışmaya başlar. Hatırlayamazsın ama hayat bok gibi çünkü Arsenal bok gibi. ye da diğer türlü.
Al cabo del tiempo, todo eso se mezcla en la cabeza, no puedo recordar si la vida es una mierda porque el Arsenal es una mierda o si es al revés.
Çok fazla maç izledim, çok fazla para harcadım.
He ido a ver montones de partidos, me he gastado un dineral 940 00 : 45 : 24,202 - - 00 : 45 : 25,635 me desvivía por el Arsenal
Bir şeyler için moralim bozulsa Arsenal için de moralim bozuluyor.
cuando tendría que preocuparme por cosas más importantes.
Arsenal Menajeri.
El entrenador del Arsenal
Arsenal'in şimdiye kadar ki en iyi oyuncusu hem güzel bir isim.
El mejor de todos los tiempos del Arsenal pero es un nombre bonito.
Eğer devam edecek bir şeyin yoksa, Arsenal tüm açıkları kapatır.
Cuando no tienes nada el Arsenal ocupa todo el espacio.
Arsenal bugünden sonra oldukça rahat.
El Arsenal se encamina sobretodo después de lo de hoy.
Arsenal beş-Norwich City sıfır.
'Arsenal 5, Norwich City 0.
Arsenal sıfır...
'Arsenal 0...'
Çocukken, eğer Arsenal oynuyorsa
Cuando era pequeño, Leí esto...
Kupa finali döneminde olanlarla ilgili bir hikaye okumuştum.
Un artículo sobre lo que pasaba las finales de copa si la jugaba el Arsenal
Bahçeli olanla. "Tamamıyla kontrol onlarda, Arsenal..." Kendi kendime konuşuyorum.
esa que tenía jardín'toma el control, el Arsenal...'para mi estaba demasiado al norte
Arsenal.
Arsenal.
"Arsenal favori..."
'El Arsenal es el favorito...'
"Bu öğlen Liverpool için Wimbledon'da bir yenilgi " ve Derby karşısında Arsenal'in kazanması... "
'Una derrota del Liverpool en Wimbledon esta tarde'y una victoria del Arsenal contra el Derby County...'
Arsenal'in ligi kazanmasını isteğim her şeyden daha uzun zamandır bekliyorum.
He esperado que el Arsenal gane la Premier más tiempo que cualquier otra cosa.
Sağlam bir evlilik ve ebeveynlik için temelin Arsenal'in iç saha performansı olduğunu sanmıyorum. Sen?
No creo que el que el Arsenal vaya bien sea una buena base para un matrimonio y una paternidad.
Arsenal dün gece nasıldı?
¿ Cómo quedó el el Arsenal ayer?
Yani Arsenal'in hiç şansı yok?
¿ Entonces el Arsenal no tiene ninguna posibilidad?
Bu öğlen kazanmak... ve Arsenal'in yarın akşam kazanması...
Entre ganar esta tarde y que el Arsenal gane mañana por la noche...
Ne? Bana Arsenal'in Anfield'de 2-0 yeneceğini mi söylemek istiyorsun?
¿ Me estás diciendo que el Arsenal ganará 2 a 0 en Anfield?
"Arsenal ellerinde çiçeklerle sahaya çıkıyor." Orda olmalıydık.
'El Arsenal salta al terreno de juego...'con ramos de flores'que creo que deben ser...'
Arsenal'e dayanamama sebebim bu.
pero es que no soporto al Arsenal.
- Futboldan ve Arsenal'den nefret ediyorum.
- Odio el fútbol. Y el Arsenal.
"Arsenal'de bazı büyük çatlaklar var..."
'Arsenal tiene algunos buenos jugadores por las bandas...'
" Arsenal maçın ilk anlarında istediği golü kıl payı kaçırdı.
'El Arsenal ha estado a punto de'conseguir el gol que necesita'en el comienzo del partido.'
"Arsenal'in kısa sürede bir gol attığını düşünsene."
'Imagina la tensión'si el Arsenal consiguiese meter un gol.'
"Arsenal'den iyi hamle, " fanları çok memnunlar. "
'Gran salida del Arsenal,'sus fans... están extasiados.
Arsenal sahasından sonraki köşe.
A la esquina del campo del Arsenal
O zaman bir Arsenal fanısın?
¿ Es seguidora del Arsenal?
" Hatırlarsanız, Arsenal'in iki gole ihtiyacı var.
'Recuerden, el Arsenal necesita dos goles.
"Arsenal ikinci golü bulmak için " forvetlerini güçlendiriyor.
'El Arsenal se va al ataque'buscando el segundo gol.'
"Ve unutmayalım ki, " Arsenal'ın hala iki değişiklik hakkı var.
'Y recuerden,'el Arsenal ya ha hecho los dos cambios.'
" Eğer Arsenal şampiyonluğu bu kadar lider olmuş olarak kaybederse, kazanamayacak olmalarına rağmen sonuca öyle böyle ulaşmaları biraz şiirsel bir adalet olur.
'Si el Arsenal acaba perdiendo el campeonato,'habiendo tenido tanta diferencia,'sería de justicia poética'que metieran el segundo'aunque no ganasen'
" Arsenal, Şampiyon.
'¡ El Arsenal campeón! '
Ama şunu biliyorum - Arsenal'le olan ilişkim o gece değişti.
Pero lo que sé - es que mi relación con el Arsenal cambió aquella noche
Arsenal'in ofsayt tuzağı değil mi bu?
La táctica del fuera de juego del Arsenal, ¿ no te parece? - ¿ La qué?
- Ne? - Arsenal'in ofsayt tuzağı.
- La táctica del fuera de juego.
Harry bize cephaneliğinin son parçasını gösterecekti.
Harry iba a mostrarnos su última adquisición para su arsenal.
Şu cephaneliği görüyor musun? Etrafında koş!
Dale una vuelta corriendo al arsenal.
Ben de silahlarla ilgileneyim.
Supongo que me ocuparé del arsenal.
Subaylarımı, bir saat içinde silahlığa yönlendireceğim.
Mis oficiales se presentarán en el arsenal en una hora.
Kımılda. Neden mahkum muamelesi görüyoruz?
Así como lo hizo Janeway cuando destruyó el arsenal que podría habernos llevado a casa.
Silah sistemlerini hedefle. Ateş.
- Apunte a su arsenal. ¡ Fuego!
Kullanmadığımız bütün bölümleri mühürle ve hassas bölgelerin etrafında güç alanı oluştur- - warp çekirdeği, silahlık, Torpido Ambarı gibi.
Cierre las áreas en desuso. Coloque campos de seguridad alrededor de las áreas sensibles : Núcleo warp, arsenal, torpedos.
Ama ok ve yay öyle bir ateş gücüne karşı ne yapabilir?
¿ De qué sirven arcos y flechas contra su arsenal?
Efendim, Daniel'in söylemeye çalıştığı orada Goa'uld'lara düşman bir uzaylı ırkı varsa ve onlara eşdeğer ya da daha güçlü bir silah gücüne sahiplerse, onları aramalıyız.
¿ Señor? Creo que lo que intenta decir Daniel... es que si hay otro grupo de alienígenas hostiles a los goa'ulds... y que tienen un arsenal igual o superior... deberíamos contactar con ellos.
Arsenal gibi değiller mi?
¿ No es eso muy del Arsenal?