Autumn traducir español
175 traducción paralela
Autumn. Yardımınıza ihtiyacım var.
Summer, Autumn, Necesito su ayuda.
450 Ağustos Terasları'nda tam donanımlı bir adli ekibe ihtiyacım var.
Necesito un equipo forense completo para el 450 de Autumn Terrace.
Çocuklar eşim Autumn ile tanışmanızı istiyorum.
Chicos, quiero que conozcan a mi esposa, Otoño. Hola, chicos.
Autumn, sen sarhoşsun. Tamam, diğer çocuklara yardım et ;
...... ve a ayudar a los otros chicos.
"Hazan Meleği" ile Cherita Chen'e çok teşekkürler.
Gracias, Cherita Chen, con "Autumn Ángel".
Bir numaralı Crematorium Autumn, 1944
Crematorio No. Uno Otoño, 1944
- Amber Autumn!
- ¡ Amber Autumn!
Ben Amber Autumn Tuchinsky.
Habla Amber Autumn Tuchinsky.
Evlenip Amber Autumn'u birlikte büyütmemizi çok istiyordu.
Quería que nos casáramos, que tuviéramos juntos a Amber Autumn.
"Amber Autumn, anneannenle yaşamak ister misin?"
"Amber Autumn, ¿ quieres vivir con tu abuela?"
Sanırım 21. sokaktaki ev boş.
Creo que la casa de Autumn 21 está libre...
- 21. sokaktaki ev.
- La casa en la calle Autumn.
Eve dönerken de "New York'ta Bir Sonbahar" ı alır, günün geri kalanını onunla alay ederek geçiririz.
Al volver a casa, alquilamos Autumn in New York... y nos burlamos toda la tarde. - ¿ Le vamos a hacer burla? - Sí.
Adı "Autumn Magnets"
Se llama "Imanes de Otoño".
- "Autumn Magnets" oyununa katılıyorum. - Sahi mi?
- Estaré en "Imanes de otoño".
"Autumn Sonata" ve "Cries and Whispers".
Sonata de otoño y llantos y susurros.
Küçük Autumn Mowry, on üç yaşında havuza dalarken boynunu kırmıştı.
"Cuando la pequeña Autumn Mowry" tenía 13 se quebró el cuello saltando a una piscina. "
2000 yılında bana göründüğünde çığlıklar atıyordu.
"Cuando Autumn se me apareció en el año 2000, estaba prácticamente gritando".
Peter, Autumn's Piano'u beraber izleyeceğimize dair söz vermiştin.
Peter, me prometiste venir conmigo a ver El piano de Otoño.
- Sen Autumn Daniels olmalısın.
Tú debes ser Otoño Daniels.
Doğum gününü kutlayan kızın babası. Bu da Autumn. Bugün 16'sına bastı.
Es el padre de la chica del cumpleaños... y... es Autumn.
Amacım yalnızca Autumn'u korkutmaktı.
Lo que pretendía era asustar a Autumn.
- Mükemmel. - Autumn'u, anaokulu öncesinden beri tanırım.
Conozco a Autumn desde pre-escolar.
Autumn, partiye kuzeni Mia Plescow'la birlikte gelirsem kendimi affettirebileceğimi söyledi. Kız manda gibiydi.
Autumn dijo que podría hacer algo por ella, si llevaba a su prima, Mia Pleskow, a la fiesta, enfatizo el "cow" ( vaca ).
Autumn ve arkadaşları sarhoş olursa 16 yaş partisi kusmuk festivaline döner diye ummuştum.
Imaginaba a Autumn y amigas borrachas y a la princesa de los dulces 16, en un dulce festival de vómitos...
- Autumn bana kızgındı.
Autumn estaba enfadada conmigo.
Autumn bunu annesine söylemiş mi?
¿ Se lo dijo Autumn a su madre? Vió el coche, ¿ verdad?
Edward ve ben, Autumn için bir Mustang almakta karar kılmıştık. Ama o tutup o gülünç Benz'i aldı. Autumn öyle istemişmiş!
Edward y yo acordamos un Mustang para Autumn... y ahí está ese ridículo Benz... era lo que Autumn quería... y él siempre le daba lo que quería...
Kızımı Autumn'u.
Autumn. Autumn.
Autumn da Edward'ın fikriydi.
Autumn fue idea de Edward...
Autumn, bu Cobra olmalı.
- Eso significa que el Cobra- -
Autumn, Crystal, haberler kötü.
Autumn, Cristal, malas noticias.
Çalıştıkları kulübün güler yüzlü patronu Bay LaShade'in yardımıyla cinayetleri çözen Automn ve Crystal adlı iki striptizcinin hikayesi.
Tienes a Autumn y a Crystal, dos desnudistas que resuelven crímenes con la ayuda del zalamero y afable dueño del club, el Sr. Lashade.
Autumn, bunu bugece bir klüpte falan yapamaz mıyız?
Autumn, ¿ podemos hacerlo esta noche en un club o algo así?
İsa aşkına, Autumn!
Cielos, Autumn.
- Şimdi, Autumn, tatlım -
- Autumn, corazón -
Benim adım da Sonbahar.
- Encantada. Me llamo Autumn.
Kadının adı Autumn ( sonbahar )
Su nombre es Autumn.
Sen Barbie olmalısın.. ben Autumn
Tú debes ser Barbie. Yo soy Autumn.
Yarın sabah 9 da sen ve Autumn..
Recuerda de dónde vienes. En la Casa de Belleza de Terri Lee, mañana a las 9 : 00 de la mañana. Ya está reservado y pagado.
Ben ve Autumn.. harika ya.
Yo y Autumn. Estupendo.
- Bunu benim için yap, o sana saygı duyuyor
Mira, Papá, realmente debo regresar. Preciso que hagas esto por mí. - Autumn te respeta mucho.
Autumn'la evlisin.
Estás casado con Autumn.
Ama Autumn bana farklı bir şey anlatmıştı.
"Pero no era lo que me contó Autumn..."
Autumn ve Chaz Archerson'ın okulu.
la escuela de Autumn y Chaz Archerson.
- Teşekkürler, Autumn.
Gracias, Autumn.
- Burada ne işin var?
Si Autumn te ve, va a montar un espectáculo.
Autumn seni görürse çok kızar.
Vamos.
Autumn. Tanrım!
Dios...
Bak en son oraya ne zaman gittiğini bilmiyorsun 4 yıl önce Autumn denen eşiyle tanışmadım bile
Sí, pero nunca lo dices en serio. Puede no ser tan malo como lo recuerdas. Tú creciste, ellos crecieron.
- Autumn
¡ Autumn!