English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ A ] / Ağlıyor

Ağlıyor traducir español

2,912 traducción paralela
Ağlıyor musun?
- ¿ Estás llorando? - Está llorando.
- Ağlıyor.
- Está llorando.
- Ağlıyor.
- ¿ Por qué lloras?
Buraya bu şekilde gelmek istemem ama annem garajın önünde neden ağlıyor?
No por empezar con el pie izquierdo aquí, pero, um, ¿ por qué está mamá en la entrada llorando?
Kız ağlıyor.
Ven aquí.
Kız sevgilisini hiç unutamaz ve ağlıyor.
Ella nunca se olvida de su amante, por eso ella llora.
Çocuk ağlıyor, annesi çıplak.. .. ve palyaço diyor ki ;..
El niño está llorando, la mamá está desnuda, y luego el payaso de la fiesta dice :
- Gözlerin kızarmış, ağlıyor muydun?
Tienes los ojos rojos. ¿ Has estado llorando? No.
Kurbanın annesi her gece televizyonda, ağlıyor.
La madre de la víctima está en la TV día por medio, llorando.
- Ağlıyor musun?
- ¿ Estás llorando?
Hayır, anladığım tek şey, orada benim bebeğim ağlıyor, o yüzden başını daha fazla belaya sokmadan bana nerede olduğunu söyle hemen, - Michelle? !
No, lo que entiendo es, que mi bebé está llorando, así que por qué no me dices donde estás antes de que tengas más problemas de los que ya realmente tienes.
- Ağlıyor ve Ramo diye bağırıp duruyor.
Llora, le llama.
ağlıyor musun yoksa?
¿ podría ser que estás llorando?
Hayır, bir sorun var. Bütün gün ağlıyor.
No, el problema es que no para de llorar.
Dr. Pratt'ın tavsiyeleri sayesinde Adam artık daha az ağlıyor, geceleri uyuyordur.
Gracias a los consejos de la Dra. Prat, Adam llora cada vez menos y duerme más.
Yan yataktaki bebek hep ağlıyor.
Nos gustaría que estuviera solo.
Bebek ağlıyor.
El crío está llorando.
Bu aralar piyasa kan ağlıyor.
Están las cosas fatal para encontrar trabajo
Orada boylu boyunca yatıyor, ve herkes ağlıyordu sanki lanet bir Aziz ölmüş gibi.
Y ahora está tirado ahí todo muerto y todos llorando...
- Çok ağlıyor.
- Llora mucho.
Kıkırdıyor ağlıyor.
Ella... se... se ríe, llora.
Tabii hepsi ağlıyor olacak ama çikolata şelalesinin tadını çıkaramayacak kadar da ağlamasınlar.
Y todos deberían estar llorando, Pero no demasiado asi no disfrutarían la.. La fuente de chocolate...
Ama, yani, bir enerji, bir yaşam gücü, bir ruh, ölümü üzerine,, vücudan ayırır ve başka bir uçakta yaşar. Dayanılmaz ağrı yaşayan, korkunç feryat içinde ağlıyor? Oh, kesinlikle.
¿ Pero si creo en una energía, un alma, que habita en otra dimensión,... yendo a llorar al mundo vivo con un dolor horrorífico e insoportable?
Tatlım, Amy ağlıyor.
Cariño, es Amy.
Kalbim kan ağlıyor.
Eso es barato, chico. Me vas a romper el corazón.
Olamaz. Ağlıyor musun Ari?
Ay no. ¿ Estás llorando, Ari?
Richard, ağlıyor musun sen?
- Richard, ¿ estás llorando?
Onu ağlıyor gördükleri tek gün... o gündü.
Esa fue la unica vez que alguien... la vió llorar.
- Ağlıyor musun?
¿ Estás llorando?
- İçim kan ağlıyor.
Devastado.
İnsanlar gülüyor mu ağlıyor mu çıkarmanız zordur.
Es difícil decir si la gente se ríe o llora.
Jane, ağlıyor musun?
Jane, ¿ estás llorando?
Güzel ağlıyor.
Es un buen llorón.
Dört çocuğu ve karısıda iki gözü iki çeşme ağlıyor.
Y sus cuatro hijos y su mujer están llorando desconsoladamente.
Maxwell ağlıyor.
¡ El llanto de Maxwell!
Batman ağlıyor.
Batman está llorando.
Odasında, Mackenzie'nin bloğunu okuyup ağlıyor. Bak, ilk lise dansını kaçırdığın için üzgünüm fakat, sakat bir çocuğa yaptığın şeye inanamadım.
Está en su cuarto, leyendo el blog de Mackenzie y llorando.
Ağlıyor musun sen?
¿ Estás llorando?
" Bütün karavanlar ağlıyor.
" Todos los remolques están llorando.
Ağlıyor musun yoksa?
¿ Estás llorando?
Daru, asistanım neden ağlıyor?
¿ Por qué está llorando mi asistente?
Şimdi ağlıyor işte.
Ahora está llorando.
Kadın yaşlı ve ruh hastasının teki. Ayrıca millete 31 çekip ağlıyor.
Es vieja, es una psicópata y llora después de pajear a alguien.
Değer verdiği için ağlıyor.
Ella llora porque le importa.
- Ağlıyor muydun?
- ¿ Estabas llorando?
Dostum, ağlıyor musun?
Amigo, ¿ estás llorando?
Ağlıyor mu?
¿ Está llorando?
Ağlıyor.
Está llorando.
Manyak gibi ağlıyor.
Alicia se ha encerrado otra vez en el baño y está llorando como una perra.
Ağlıyor musun?
¿ Estás llorando?
O kız ağlıyor.
Está llorando.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]