Beyefendi traducir español
8,303 traducción paralela
Ve bir beyefendi olarak seni uyarmalıyım, hareketlerimden sessiz tonla bugünlere kadar hala bahsedilir.
Y como caballero, debería advertirle que mi coup d'arrêt aún sigue causando asombro hasta el día de hoy.
Çeşitli anarşistlerden bilgi toplamışlığım vardır, beyefendi. Bunlara Liverpool ve Manchester'daki İrlanda bağımsızlık örgütü üyeleri de dahil.
He reunido inteligencia de varios anarquistas, Señor, incluyendo agitadores fenianos en Liverpool y Manchester.
- Bırakın beyefendi geçsin.
Dejen pasar al caballero, por favor.
İzninizle, beyefendi.
Lo siento, Señor.
Ne beyefendi ama.
Qué caballeroso.
Tabii ki bu şık beyefendi bu saçma sınıf sorularını soracak.
- Sí. Tenías que ser tú quien empieza los problemas de clase.
Oda sıcaklığında mı yoksa soğuk mu, beyefendi?
¿ Temperatura ambiente o fría, señor?
- Beyefendi, arkanıza yaslanmanız lazım.
Señor, necesito que se recueste.
- Teşekkürler kibar beyefendi.
Bueno, gracias, amable caballero.
Bu beyefendi bize hizmette bulunmayı teklif etti.
Este caballero me ha ofrecido servicio.
Beyefendi haklı Marta.
- Tiene razón. Marta, es Io mejor.
- Beyefendi, yasa değişikliğini okumak ister misiniz?
Disculpe, ¿ quiere leer sobre la Primera Enmienda?
Sağ olun beyefendi.
Gracias, Sam.
Siz de ister misiniz, beyefendi?
¿ Quiere uno? Somos comunistas.
Gri takımlı şık beyefendi, Ian McLellan Hunter'dır.
El elegante señor del traje gris es Ian McLellan Hunter.
Benden her istediğinizi almanızdan bıktım usandım beyefendi.
Caballeros ya estoy harta de que tomen lo que quieran de mí.
Buna hakkınız yok beyefendi.
Usted no tiene derecho, señor.
Bazıları beyefendi büyücülerdi.
Algunos de ellos eran caballeros magos.
Ehliyetiniz, beyefendi?
- Bueno, detente. No puedo.
İçki mi içtiniz, beyefendi?
Cambia de asiento.
Hayır, içmedim, beyefendi.
- ¿ Por qué? - Sólo intentaba ayudarte.
Hayır, beyefendi kuralı.
No, es el código de conducta de los caballeros.
Dünyada yeteri kadar beyefendi yok.
No hay suficientes caballeros en el mundo.
- Her şeyden sonra pek de beyefendi değilsin.
No eras tan caballero después de todo.
Üzgünüm, beyefendi, bir karışıklık olmuş olmalı.
Lo siento, señor, debe haber sido alguien encargado del embar...
Beyefendi? Beyefendi?
¿ Señor?
Affedersiniz, beyefendi.
¿ Perdóneme, señor?
Adınızı söylemediniz beyefendi.
Nunca me dijo su nombre, señor.
- Beyefendi.
- Señor.
Çek şu mikrofonunu suratımdan beyefendi.
Señor, quíteme ese micrófono de la cara, señor.
Bu beyefendi onun pezevengi.
Este caballero es su padrote.
Beyefendi biraz konuşabilir miyiz?
Hola. ¿ Puedo hablar contigo?
Silahları ve kurşun yeleği olan bir beyefendi.
¿ Un caballero con una pistola y un chaleco antibalas?
- Beyefendi iyi misiniz?
- Señor, ¿ está bien?
Beyefendi biraz fazla içmiş.
Al caballero se le sirvió de más.
Beyefendi olun tamam mı? - Al bakalım.
Ahí tienes.
Öyle olmalı. Kıyıdan 250 mil açıkta, Carpenter ismindeki beyefendi görüş alanına girmiş bulunmakta.
Tiene que estarlo.
605'teki beyefendi kahveli kek ikram edip söyledi.
El caballero del piso 605 me lo dijo tomando un pastel de café.
Size gelince beyefendi, ilaç ve ölçüm zamanı.
Y usted señor, medicinas y vitaminas.
Ellerine baksana, tam bir beyefendi.
Mira sus manos, es un caballero.
Üzgünüm, beyefendi.
Lo siento, señor.
İki beyefendi arasında bir el sıkışma olsun.
Un apretón de manos entre caballeros.
Evet, ama kavunların geri kalanını oradaki beyefendi aldı.
Sí, el resto de las sandías fueron compradas por el hombre del auto.
Yalnızca bir beyefendi gibi kenara çekilip mutlu olmalarına izin vermem gerekirdi.
Debería haberme echo a un lado como un caballero y... dejarlos ser felices.
Bir beyefendi, bir aydın.
Un caballero, muy civilizado.
- Pardon beyefendi.
- Perdone, señor.
Beyefendi misafirlerini düşünemeyecek kadar meşgul burada.
Ella es demasiado valiosa aquí como para pensar en pretendientes.
- Bu beyefendi bir dedektif.
- Este caballero es un detective. - ¿ Sí?
Beyefendi, elleriniz direksiyonda kalsın.
- Mierda. - Detente.
1,25 dolar beyefendi.
Va a ser $ 1.25, caballeros.
- Beyefendi?
Señor.