Bina traducir español
5,467 traducción paralela
Cuma gecesi, başkentte Ana Bina'da.
El viernes por la noche en Washington, en el Departamento de Justicia.
Hükümet binasından sonra ikinci büyük bina. Bu arada, sokakları denetlemeye başlayacağız.
Es el segundo más grande después del capitolio.
Söylenene göre bina kullanılamaz hale gelmiş.
Y se nos está diciendo que la plena caída...
İtfaiye ekibine göre, yangın sırasında bina boş haldeymiş.
Según fuentes del departamento de bomberos, estos edificios están desocupados, aunque algunos son sede de...
Bu bina patlayıcılarla donatılacak.
Puede aparejar va de este edificio con explosivos.
Gri bina.
Edificio gris.
Kıyafetleri de, silahları da bizi alıkoydukları bina da hiçbiri göründüğü gibi değil.
Todo está puesto en escena, lo hacen por cuenta propia.
Bina içinde kitle imha silahı olduğunu doğruladık.
Tenemos confirmación de un arma de destrucción masiva dentro del edificio.
Bina bana davetiye mi yolladı?
Un... ¿ un edificio me envió un sobre?
Hangi bina, bayan?
¿ En qué edificio, señorita?
Bina sizinse niye burada yatıyorsunuz?
Si sois los dueños ¿ por qué dormís aquí?
Bina sizinse, benim adım ne?
Si sois los dueños... ¿ cómo me llamo?
Bina terk edilmiş.
Era un edificio abandonado.
- İki bina var.
- Hay dos.
Bir bina başınıza yıkıldığında bu hiç de komik olmayacak.
No será tan divertido cuando un edificio se derrumbe en tu cabeza...
Bu bina mesela.
Este edificio.
- O bina!
- ¡ No, no. - ¡ Ese edificio!
Reverti'nin paravanı olmam için para verdiği bina falan...
Yo... Doy la cara por ese aterrador edificio, los Reverti me pagan.
Cranfield'ın bel bağladığı tek mülk şu bina.
La única propiedad que Cranfield puso en fideicomiso es ese edificio.
Aylarımı aldı belki ama sonunda şunu öğrendim 1889'daki Seattle yangınından bu yana bu bina Crane ailesinin elinde. Todd Crane mi?
Me llevó meses, pero descubrí lo siguiente, desde el incendio Seattle en 1889, este edificio ha pertenecido a la familia Crane.
140 tane bina var.
Tenemos 140 edificios.
- Aynen öyle. Hükümet binasından sonra ikinci büyük bina.
Es el segundo más grande después del capitolio.
Lennon ölmeden önce orada çalacaklarına dair bir söylenti varmış Londra'daki bina çatısında yaptıkları gibi.
Había el rumor de que tocarían aquí antes de que Lennon muriera. Justo como lo hicieron en un techo en Londres.
Daraltmak yok birçoğu... O birçok bina... tasarladı.
Él diseñó muchos edificios muchos de los cuales aún no colapsaron.
Aşağılama yıl sonra, dört bina ve birkaç Kadınefendi sonuna gelmiş bulunuyoruz.
Luego de años de humillación, cuatro edificios y algunas matronas Hemos llegado al final.
Hayır bina yeterince yüksek artacak... oldukça yüksek maç... Ha?
Ningún edificio se erigirá lo suficientemente alto... suficientemente alto... para igualar... ¿ eh?
Hayır bina yeterince yüksek artacak boyutuna Sezar maç için!
¡ Ningún edificio se elevará lo suficientemente alto para igualar la grandeza del César!
Kuzey tarafındaki deposunda yahudi esirler olan bir bina var.
Hay judíos prisioneros en el edificio. Estaremos cubriendo un ataque desde el norte.
Bu bina bir okul.
Esta es una escuela.
Bombalanmamış, sağlam bina kalmadı.
No hay edificio que no haya sido tocado.
SON DAKİKA HABERİ KİMYEVİ PATLAMA Acil müdahaleciler hala bina içinde kurtarma yapıyor.
En este momento, los servicios de emergencia siguen rescatando a la gente
Haydi. Bina riskli.
¡ La estructura está inestable!
Bulmalıyım. - Bina temiz.
¡ Tengo que encontrarlos!
Bina içindeydik.
Estábamos en un edificio.
Ama bina boşmuş. Kimsecikler yokmuş içeride.
Pero el edificio estaba vacío, no había nadie.
Yeniden inşa etmek için bir bina var mı diye konrol etmek için, Hatta belki de sigorta şirketinden daha iyi bir teklif sunabilirdiniz?
¿ Para ver si había potencial para reconstruir y quizás hacer una oferta mejor que la compañía de seguros?
Bina şu anda sanayi bölgesinde yani taktik harekât timinin izole etmesi kolay olacak.
Bueno, el edificio está en un área industrial... así que será sencillo para el equipo táctico aislarlo.
Tamam, bina planına göre tüpler ve hava kompresörü binanın güney bloğunda olmalı.
De acuerdo, según los planos... los tubos y los compresores deberían estar detrás de esta pared.
Bina için mi bizim için mi?
¿ Del edificio o nuestra?
Bina benim.
Yo soy el dueño del edificio.
Temmuz 1993'te, Bayan Morelli, bina sahibinizle bir tahliye davası yaşadınız.
En julio de 1993, señorita Morelli, afrontó un desahucio promovido por el propietario de su edificio.
Mahkemeye bina sahibinizin kim olduğunu söyleyebilir misiniz?
¿ Puede decir al juzgado quién es el propietario de su edificio?
Bina bomboş.
El edificio está vacío.
Kapıcı doğru bina olduğunu söyledi.
Es portero dijo que el edificio es este.
Sana plânımı anlattım. Bina Hizmetleri'ni arayıp yardım alalım.
Llamemos a los de mantenimiento y que nos ayuden.
Durma, Bina Hizmetleri'ni ara.
Adelante, llama a mantenimiento.
Sonra inşaatçı firma battı, -... hiçbir bina bitirilemedi.
Al constructor se le acabó el dinero, y dejó todas esas casas sin terminar.
Danny, tekrar et. Bina güvenli mi?
Danny, repite, ¿ el edificio es seguro?
Bu bina eskiden İrlandalılara aitmiş.
Este edificio antes era Irlandés.
Bu bina mı?
¿ Ese edificio?
Herkes beni dinlesin. Bina ihlal edilmiştir.
Escúchenme.