Blondie traducir español

C'est moi, blondie! ( Benim, sarışın!

C'est moi, rubia.

Harvey, Sarışın Fıstık'ı önerdi, ama doktor Eddie'nin yerine gitmek istedi.

Harvey sugirió Blondie's Chick en Inn, pero el doctor quería ir a Eddie's.

Blondie?

¿ Blondie?

Hayvan, Harry, Hoffy, Price, ya da Blondie, Joey, veya Duke?

¿ Animal, Harry, Hoffy, Price, Blondie, Joey, Duke?

Sen, Hoffy, ya da Duke, veya Price, Hayvan, ya da Blondie, hatta Joey.

Tu, Hoffy, Duke, Price, Animal, Blondie, incluso Joey.

Blondie, sis makinesini getir. Steve'in bacağına bağla.

Blondie, ata el bote del humo a la pierna de Steve.

Blondie'yi vurdular.

Han dado a Blondie.

Blondie.

Blondie.

Bu İskoç adının Blondie olduğunu söyledi, değil mi?

Así que el escocés se llamaba Blondie, ¿ eh?

Senin Blondie'nin saldırısına uğrayan biri onun içinde ölüyor.

En ella va un hombre agonizante, asesinado por su Blondie.

Başka biri de Surrey'de öldü bile. Bildiğim kadarıyla şu koca memlekette... bu Blondie'nin neye benzediğini bilen tek sefil piç kurusu sensin.

Ha dejado otro muerto en Surrey, y por lo que sé, en cada uno de los condados vecinos, y usted es el pobre cabrón que sabe qué aspecto tiene el tal Blondie.

Birden Blondie kendi vicdanım gibi karşıma dikildi. Kağıt destesi kalınlığındaki para tomarını gözüme sokuyordu.

Y allí estaba Blondie, acosándome... y metiéndome fajos de billetes por las orejas.

İsim ve adres yok. Sadece bir takma ad : "Blondie."

No tenemos el nombre ni la direcciòn, sòlo el apodo : "Blondie".

Fennan'la tanışıklığımıza öylesine karşıydı ki... Blondie'nin bana yaptığını ona yaptı.

Alguien tan opuesto a nuestra relaciòn... que hizo lo que Blondie me hizo a mí.

Mendel, Blondie kim?

Mendel, ¿ quién es Blondie?

Öbür koltukta oturan kişi Blondie'ydi.

El ocupante de la otra butaca era Blondie.

Blondie'nin işleri hep tıkırında gitmiş. Sadece Fennan'ın öldüğü gece tiyatroya gelmemiş.

Todo lo que ha hecho Blondie ha salido bien, excepto no aparecer la noche que muriò Fennan.

Yani, Elsa tiyatrodayken Blondie de Fennan'ı öldürmüş olabilir.

Blondie pudo asesinar a Fennan mientras Elsa estaba en el teatro.

Ne yazık ki, Blondie de ölmek zorunda. Hain insanlar yüzünden.

Lástima que Blondie deba morir por esos horribles seres humanos.

Führerim, bana ihtiyacınız varsa... Blondie.

Mi Führer, si usted necesita algo...

- Blondie bu hafta doğurabilecek mi?

- ¿ Blondie va a parir esta semana?

Baya bir numara da biliyor.

Blondie sabe muchos trucos.

- Blondie'nin yavruları olmuş.

- Blondie tuvo cachorros. - ¡ Qué maravilloso!

Blondie'nin yavruları oldu. "

Blondie tuvo cachorros. "

Merhaba, Blondie.

Hola, Blondie.

Woman : "Blondie" graffiti sanatıyla önemli bir figür gibi görünüyor.

"Blondie" parece ser una figura importante dentro del estilo "Arte Grafitero"

Mercimekleri sarışının fırınında pişirmen gerekmez mi?

¿ No deberías estar hornear sus galletas en el horno de Blondie ahora?

Blondie var.

Tengo a Blondie.

Selam sarışın.

Hola, Blondie.

"Eva Braun ve kurt köpeği Blondie, Berchtesgaden'deyken."

Eva Braun y el perro Blondie en Berchtesgaden.

Savaşın sonuna doğru, Blondie'yle.

Al final sí... con Blondie.

Tabi. Blondie kim?

Sí, ¿ quién es Blondie?

Hitler emin olmak için, önce Blondie'ye verdi.

Hitler no estaba seguro. Empezó con Blondie.

Eva, Blondie ve Hitler öldükten sonra, cesetleri yakıldı ve külleri birbirine karıştı.

Y cuando Eva, Blondie y él murieron, quemaron sus cuerpos y mezclaron las cenizas.

Pekala Blondie, burada kal ve bu ikisine göz kulak ol.

Rubio, quédate aquí y cuida a los dos.

Blondie, burada kalıp bu ikisine göz kulak ol!

¡ Rubio, quédate aquí, ocúpate de estos dos!

Yani sen Lex, Pinkwater ve sarışının Rus ajanı olduğunu mu söylüyorsun?

¿ Así que estás diciendo que tu y, y, Lex y Pinkwater y Blondie son todos espías rusos?

- Pekâlâ sarışın.

- -Muy bien, Blondie.

Geliyor musun sarışın?

¿ Vienes, Blondie?

Pek de iyi görünmüyorsun sarışın.

Hey, no te ves tan bien, Blondie.

- Kusura bakma sarışın, bende geçmişe mazi derler.

Oye, oye, lo siento Blondie, Yo no hago esa historia.

Hadi sarışın.

Vamos, Blondie.

Sarışın, eğer tünel kazmak istiyorsan hiç durma.

Blondie, si quieres agujeros, estas invitada.

Best of Blondie Kraftwerk, Young Marble Giants.

¿ Y? - Rory.

Şu sarışının.

¿ Cómo se llamaba? Blondie.

Pekala, Blondie, Brace Face, Sen arka vokaldesin.

Muy bien, Rubia, Frenillos, ustedes son el coro.

Blondie için, Blondie.

Para la Rubia, Blondie.

Dördü Ramones ve beş kişi de Blondie'dekilerdi.

Cuatro eran los Ramones y cinco eran los de Blondie.

Esinlendiğiniz gruplar hakkında ne hissediyorsunuz? Mesela Blondie gibi, sizi bir anlamda ticari olarak gölgede bıraktı. Bu sizi sinirlendirdi mi?

¿ Cómo se sienten con respecto a las bandas a las que inspiraron como Blondie, que en un sentido los eclipsaron comercialmente?

- Blondie?

- ¿ Rubia?

Blondi!

Blondie, ven acá.