English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ B ] / Boner

Boner traducir español

85 traducción paralela
l don't like to look like l'm hustling, and there l was next to you with a boner.
No me gusta verme como si estuviera haciendo lio, y ahí estoy a tu lado con una erección.
Eski dostum Boner!
.Mi viejo amigo Boner!
Topunda bir hata var galiba, Boner.
- A tu bola le pasa algo, Boner, -.Eh! .Eh! .Eh!
Pekâlâ Boner, ortağımı kim öldürdü?
Está bien, Boner, ¿ quién mató a mi compañero?
Pekâlâ, defol Boner. Sen de.
Vale, fuera de aquí, Boner, Y tú también,
Boner'ı pompalamaya.
Para machacar a Boner,
Prosedür prosedürdür. Boner'a kötü davranışını rapor etmelisin.
Lo manda el procedimiento, Vas a contarles que le has maltratado,
( Boner : sertleşmiş penis )... kendisi hakkında daha iyi hissedebilirmiş,... ve bu sorunlarla en baştan uğraşmak zorunda kalmazdık.
¡ Probablemente se hubiera sentido mejor consigo mismo, y no hubieramos tenido ningún problema allí, para empezar!
Selam, ben Boner.
Hola, soy Boner.
Boner! Bir kurbana benziyorsun.Sıra sende!
Boner, pareces una víctima.
Zaman doldu, Boner.
- Se acabó el tiempo, Boner.
Boner, ölüm yolunda!
Boner Muerto Caminando.
Boner, seni paylaşmak istemiyorum
Oh, Boner. No quiero compartirte.
Kesinlikle. Ve Boner'ın babası benim annemle ilişki yaşayıp onu alkolik yaptıysa ne olmuş?
Y qué si el padre de Boner tuvo una aventura con mi mamá que la llevó al alcoholismo.
Bu arada, Boner'ın serbest çalışma bölgesinde
MIENTRAS TANTO, EN EL ESTUDIO INDEPENDIENTE DE BONER
.. Boner burada!
Aquí está Boner.
Daha çok "Growing Pains" son sezonundaki "Kirk Cameron" gibi hani şu garajın üzerinde Boner'la yaşayan. Kimse bilmiyor mu? Kimse bilmiyor.
Como Kirk Cameron en el último año de Los problemas crecen, cuando vivía encima del garaje con Boner. ¿ Se acuerdan?
İşte o zaman biraz kıskandığımın farkına varmış olsamda niye Elliotla Reid'i ayırmaya çalıştığımı çözemedim.
Boner. Entonces me di cuenta de que, aunque sentía celos, no quería separar a Elliot y Dan por ese motivo.
"Boner."
"Felucidad".
"Boner." değil Bonheur.
No es "felucidad", sino felicidad.
- Boner.
- Felucidad.
- Boner, evet.
- Sí, felucidad.
Evet, boner.
Si, boner.
Steven, Pat Boone albümlerini Pat Boner albümlerine koymayı kes.
Steven deje de girar el Pat Boone álbumes en discos de Pat Boner.
Ama pro boner yaparsın diye umuyordum.
Pero esperaba que lo hicieras pre-bono.
Yeşeren Acılar'ın bu bölümünde Mike'ın arkadaşı Boner'in, öğrenci konseyi adaylığına doğru gidişini göreceğiz.
Ese episodio de "Growing Pains" cuando el amigo de Mike, Boner, se postuló para el consejo estudiantil.
Boner. Onun adı Bonerdı.
Boner, su nombre era Boner.
- Teşekkürler, Boner.
- Gracias, Boner.
Bobby, Jan, Mike Seaver, Carol Seaver, Boner, Urkel, Bay Furley var.
Jim, Mike Seaver, Carol Seaver, Boner, Ergo, Sr. Ferly.
Boner State Trojans!
¡ los Troyanos de la Estatal de Palo Duro.!
Boner.
- Fracasado.
Görünüşe göre vestiyerde eşyalarım kalmış.
Parece que acabo de comprar una propiedad en la calle Boner.
Boner.
Boner.
zirvalik, giyilebilir battaniye ve super emici bez, vakumlu sac tras makinesi ve mobil dikis makinesi... iktidar haplari ve botoks ve... siktigimin kenarlari peynir dolgulu pizzasi.
Patrañas, Snuggies y ShamWows, Flowbees y Bedazzlers y... Viagra ( boner pills ) y Botox y...
Gogusleri bir arada ve dik tutuyor ki iktidar haplari bir ise yarasin.
Es empujar las tetas juntas y arriba, entonces el Viagra ( boner pills ) tener algo con que trabajar,
Evet, ama o çok anlamsızdı, o yüzden artık Boner Caddesi'nde yaşıyor.
Sí, no tenía demasiado sentido ahora que él vive en la Calle Boner.
Her zaman bir pot kırar bu nedenle ona "Potçu" deriz.
Siempre está empalmado por eso siempre lo llamamos "Boner".
Bence Potçu bunu birçok defa denemiştir.
Creo que Boner lo ha intentado muchas veces.
Potçuya gelince bekleyip sınava tekrar girmeye karar verdi.
Oh sí, en cuanto al pajillero Boner. Decidió quedarse y hacer el examen de ingreso a la universidad otra vez.
Potçu askerlikten sonra hemen Amerika'ya yüksek lisans yapmaya gitti.
Boner viajó a los Estados Unidos para el postgrado inmediatamente después de acabar su servicio militar.
Potçunun İngilizcesi berbattı.
El inglés de Boner apestaba.
Potçunun denizaşırı gitmesinin üzerinden 2 yıl geçti.
Dos años pasaron mientras Boner estaba en el extranjero.
Potçu yabancı diploma ile eve döndüğünde bir telefon geldi.
Cuando Boner llegó a casa con una licenciatura extranjera recibí una llamada.
Bu adamın ismi "George Boner" olsaymış...
¡ Bueno, si este hombre se hubiese llamado "¡ George Erección!"
Boner!
¿ Boner?
... Hayır!
- No, Boner.
size yardımcı olmaktan son derece mutluluk duyarım. Boner!
Boner.
Ha Ha Boner!
Ja-ja, Boner.
Boner?
¿ Boner?
Boner sen yaşıyorsun!
Boner, estás vivo.
Boner?
¿ Soy el único?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]