English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ B ] / Bronté

Bronté traducir español

171 traducción paralela
Bronte kardeşler tüm bunları yakından gördü ve bunu eserlerine de yansıttılar.
Las Bronté vieron todo esto y lo garabatearon en su escritura ilegible.
Bronte Kardeşler
Las Hermanas Bronté
Bayan Bront...
Señorita Bronté...
Bayan Bronte, tebriklerimi kabul edin.
Señorita Bronté, permítame felicitarla.
En azından Bronte kardeşler cesaret gösteriyor!
Por fin, Bronté muestra su valor!
Bront, Charlotte, tahtaya!
Bronté, Charlotte, a la pizarra!
Bayan Bront, kızlarımın saçlarını şekillendirme şekliniz beni çok şaşırttı.
Srta. Bronté, estoy sorprendido por la forma en que ha peinado el pelo de mi hija.
Baba, Bay Bront ile bahçede kriket oynayabilir miyim?
Papá, ¿ puedo jugar croquet en el jardín con el Sr. Bronté?
Bay Bront'un bahçede ve ya başka herhangi bir yerde seninle kriket oynaması için bir sebep göremiyorum.
No hay ninguna razón para que el señor Bronté juegue croquet contigo en el jardín o en cualquier otro lugar.
Bay Bront'un burdaki tek görevi sana ödevlerinde yardımcı olmak.
La única tarea del Sr. Bronté es ayudarte con tu tarea.
Bay Brontla oynamak istemene şaşırdım açıkçası.
Me sorprende que quierasjugar con el Sr. Bronté.
Bay Bront'un da bu oyun fikrine kapılması beni daha da şaşırttı.
Y me sorprende que el Sr. Bronté considerare jugar contigo.
Her ne kadar Bayan Bronte gibi masamızda bizimle yemek yeme onuruna erişmiş olsa da.
A pesar de que él, como la señorita Bronté, tienen el honor de cenar en nuestra mesa.
Bay Bront'un yetenekleri onu aile hayatından ayırıyor.
El talento del Sr. Bronté lo separade las tareas domésticas.
Bay Bront'!
¡ Sr. Bronté!
Bay Bront, kocamın sizinle konuşma şeklini onaylamadığımı bilmenizi isterim.
Sr. Bronté, yo no apruebo el modoen que mi esposo estaba hablando con usted.
Bay Bront, sizi bir aile reisi olarak hiç düşünmediğimi bilmenizi istiyorum.
Quiero decirles que nunca lo he visto como uno de los sirvientes Sr. Bronté.
Ve neden Bay Bront bu kadar kırmızı?
¿ Y por qué está el señor Bronté tan colorado?
Nedir bu Bay Bront?
¿ Qué tiene Sr. Bronté?
İnanmıyorsan abine sor.
Pregunte a su hermano señorita Bronté.
Size iyi yolculuklar dilerim Bayan Bront.
Le deseo un buen viaje Miss Bronté.
Bayan Bronte'un okulu...
La escuela de la señorita Bronté...
Charlotte Bronte hariç ki onun yeteneğini bütün Londra kabul ediyor zaten.
A excepción de Charlotte Bronté, todo Londres aprecia su talento.
Bayan Arthur Bell Nichols, Charlotte Bront mu?
Mrs. Arthur Bell Nichols, ¿ Charlotte Bronté?
Bronte Dükü, iptalden sonra Barbara'yala evlenecek, onun milyarları var.
El duque de Bronte, que se casará con Barbara tras la anulación, es multimillonario.
Bronte'nin topraklarına bir göz attıktan sonra.
Tras echarle el ojo a las tierras de los Bronte.
Karımın, Bronte Dükü ile evleneceğini biliyor musun?
¿ Sabes que mi mujer se casa con el duque de Bronte?
Çünkü Brontes son derece zengin.
Porque los Bronte son muy ricos.
İşte Emily Bronte'nin'Wuthering Tepeleri'.
Aquí está Cumbres borrascosas, de Emily Brontë.
- Mersi, Matmazel Brontë.
- Gracias, Srta. Brontë.
Emily Brontë'den Uğultulu Tepeler ile Uluslararası Semafor Rehberi uyarlaması. Yirminci Yüzyıl Arak sunar : Uğultulu Tepeler'in Semafor Uyarlaması.
De "Cumbres borrascosas", de Emily Bronte, y la "Guía de las señales"... presentamos "La versión con señales de Cumbres Borrascosas".
Dr. Bryant, Heathcliff'in saplantısının Bramwell'e karşı hüzünlü bir arzusu olan Brontes'den kaynaklandığı düşünüyor musunuz?
Dr. Bryant, ¿ usted cree que la obsesión de Heathcliff reside en la trágica añoranza de Brontë por Bramwell?
Charlotte Brontes bahtsız aşıklar.
Los amantes desventurados de Charlotte Brontë.
Bir kopyası senin için Bronte.
- Una copia para ti, Brontë.
Bronte.
¿ Tienes hambre?
Bronte.
Brontë...
Yani Bronte mi?
¿ Dirá Brontë?
Evet. Bronte.
Sí, Brontë...
Tanıştığımıza sevindim Bronte'nin Fransız dostu.
Encantada de conocerte, amigo francés de Brontë.
Yine Fransız yemeği isterseniz, ben pişiririm. Bronte'de.
Si quieres comer comida francesa, voy a cocinar para Brontë.
- Bronte, sen bir şey yemedin.
- ¡ No has comido nada!
Bronte.
- ¡ Estás maravillosa!
Bronte'nin misafiri, sakıncası yok değil mi anne?
Está en casa de Brontë, pero le daba vergüenza traerlo.
- Bronte'de tek başına oturuyordu.
- Me lo encontré sólo en el apartamento.
Bronte, evde tek başına kalmıştı. Gerçekten gelmesini ben istedim.
- Pensé que le gustaría venir.
Diyet. Yoğurt.
DIETA DE BRONTË :
Tamirci Güzel Bronte
"¡ DE MANITAS!" "BRONTÊ PRECIOSA"
- Bronte, bu doğru mu?
- ¿ Es verdad?
Yetişemeyiz. Orası çok uzak. Orası gerçekten çok uzak.
Está demasiado lejos, Brontë.
Yemin ederim. Adınız Bronte Mitchell Forey mi?
- ¿ Se llama Brontë Mitchell Fauré?
Bronte'ye
PARA BRONTÊ

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]