Büyüdüm traducir español
2,824 traducción paralela
Salem'de büyüdüm.
Crecí en Salem.
Bunun için çok büyüdüm... Bu da nedir?
Soy demasiado mayor... ¿ qué es eso?
Bunun için yeterince büyüdüm.
Ya soy mayor para eso
Buralarda büyüdüm, ancak bir süreliğine buralarda değildim.
Me crié por aquí, pero hace mucho que me fui.
Burada doğdum, büyüdüm.
Soy nativo de la zona
Ben Auteuil'de büyüdüm.
¿ Sabes que me eduqué en Auteuil?
Büyüdüm.
Tuve hijos.
Burada büyüdüm.
Aquí es donde crecí.
Aslında büyükannem ile büyüdüm.
Básicamente, crecí con mi abuela.
Tree Hill'de büyüdüm hayatımın çoğunu burada geçirdim.
Pasé la mayor parte de mi vida aquí.
Ben bu köyde büyüdüm..,
Me crié en este pueblo.
Ben böyle sokaklarda büyüdüm.
Crecí en calles como estas.
Ben bunun gibi dökümhanelerde büyüdüm.
Me crié en fundiciones como esta.
Belalı bir mahallede büyüdüm, devlet okuluna gittim.
Crecí en un barrio duro, escuelas públicas.
Sonuçta burada büyüdüm.
Crecí aquí, después de todo.
Bu çevrede büyüdüm.
Me crié por aquí.
Büyüdüm artık. Eğer yeni bir evcil hayvan almama izin verirsen ona bakabilirim.
Podría encargarme de una mascota, si me dejarías tener otra.
- Sizi izleyerek büyüdüm.
Crecí viéndote, de chaval.
Denelle, ben de senden 10 blok uzakta büyüdüm!
Danell, crecí a 10 manzanas de aquí, ¡ como tú!
Yani, bayağı yabani olarak büyüdüm.
Es decir, crecer fue brutal.
Siz çılgınca eğlenirken evde yalnız başıma kalabilecek kadar büyüdüm ben.
Soy lo bastante mayor para quedarme sola mientras van a divertirse.
Manhattan'da büyüdüm.
Crecí en Manhattan.
Vermont kırsalında büyüdüm. *
Crecí en la parte rural de Vermont.
Ben de köyde büyüdüm ve kışın ortasında dışarıdaki tuvalete yürümeyi özlemiyorum.
Yo también crecí en el campo, y no extraño caminar hacia un excusado externo en pleno invierno.
Hayır, buna benzer bir yerde büyüdüm.
Crecí en un lugar así.
- Ben 30'lu yıllarda büyüdüm.
- Yo fui criado en los 30's.
Ben buralarda büyüdüm.
Yo crecí por aquí.
Fakir bir ailede büyüdüm.
Yo crecí en la pobreza.
Yani komünist disiplin ve manevi tatminin tuhaf bir birleşimiyle büyüdüm.
Así que hay esta extraña mezcla entre la espiritualidad y la disciplina comunista.
Eastport'ta yaşamadım, ben de senin gibi bir şehirde büyüdüm.
Yo no viví en Eastport. Crecí en la ciudad como tú.
Torrance, California, doğdum ve büyüdüm.
- Torrance, California, allí crecí.
Küfreden, içen ve osuran erkekler arasında büyüdüm.
Crecí con hombres que decían malas palabras, bebían y se tiraban pedos.
Onunla birlikte büyüdüm.
Crecí con él.
İlk olarak, Chicago'da ve dolayısıyla Calumet Limanı'nın hemen kuzeyinde büyüdüm ve yazları Michigan Gölü'nün diğer tarafındaki Michigan'ın kum tepelerinde geçirdim.
Primero, crecí en Chicago, al norte del Puerto Calumet, y pasé varios veranos en los médanos de Michigan, del otro lado del lago Michigan.
Büyük bir çiftçi topluluğunda büyüdüm.
Crecí en una gran comunidad agrícola.
Ve sonra ben büyüdüm ve babam karanlık biri oldu, alkolik oldu.
Y luego fui creciendo... y él se volvió oscuro... borracho...
Ben koruyucu aileyle büyüdüm.
Yo crecí en una casa de acogida.
En son buraya geldiğinden beri çok büyüdüm.
Bueno, he crecido mucho desde la última vez que estuviste aquí.
Burada büyüdüm.
Crecí aquí.
Senin sesini dinleyerek büyüdüm ve.. .. şu an çok stresliyim.
Yo crecí escuchandola... y me estoy estresando aquí.
Bu evde büyüdüm.
Crecí en esta familia.
Ben bozkırda büyüdüm.
Yo crecí en el campo.
- Şov dünyasında büyüdüm!
¡ Yo crecí en el negocio del espectáculo!
Artık büyüdüm.
Ahora soy mayor.
Ben Manhattan'da büyüdüm.
En serio, me crie en Manhattan.
Sonunda büyüdüm, kaptım olayı, üstesinden gelebileceğimi anladım, anladım ki güneş her zaman tekrar doğacak.
Al final, maduré, lo superé, aprendí que si puedes aguantar, siempre vuelve a salir el sol
Büyüdüm, Matt'in hayatını gördüm. Malikanesi, özel jeti, ben de istiyordum bunları.
Cuando maduré, vi la vida de Matt, su mansión, su avión privado...
Ben bu kasabada doğup büyüdüm.
Este pueblo es todo lo que conozco.
Askeri üslerde büyüdüm.
Crecí en las bases militares.
Maui'de büyüdüm.
Crecí en Maui.
Ben babamla ava çıkarak büyüdüm.
Crecí cazando con mi papá.