Camaro traducir español
318 traducción paralela
Bak, 70 model Camaro.
Hay un Camaro del 70.
İki tane Cobram bir de Camarom var.
Un par de Cobras, un Camaro.
6500 motor Camaro'ya karşı 4900 motor Camaro.
Un Camaro de 396 pulgadas cúbicas contra un Camaro de 302 pulgadas cúbicas.
plakası aranıyor.Yeşil bir Camaro ile ilerliyor.
Es de un Camaro verde, robado el 7 de Julio.
Gri 83 model Camaro.
Es un gris'83 Camaro.
Flamingo Towers'da bu sabahki Castranova çatışmasında kullanılan şüpheli gri Camaro... Desiree Moteli'nin otoparkında görülmüş.
El Camaro gris sospechoso dispara Castranova en las Torres Flamingo esta mañana se vio en el estacionamiento del Hotel Desiree
Sanırım Camaro'yu alacağım.
Creo que me iré... en el Camaro.
Eğer Camaro'mu çalıştırabiliyor olsaydım.
Si solo mi Camaro corriera.
Camaro'mu bir çalıştırabilsem... Onları yollarda uçururdum.
Si mi camaro corriera haria polvo a esos locos fuera de la calle...
Camaro.
El Camaro.
Camaro'ma ne yapıyorsun?
¿ Que le haces a mi Camaro?
'77 model, turuncu Camaro.
Un camaro anaranjado del 77.
Kırmızı bir Camaro'su var, değil mi?
¿ Tiene un Camaro rojo, verdad?
Çok kişinin Camaro'su var.
Mucha gente tiene Camaros.
Arabalar, evet, ama üstü açılabilir Camaro'ya şuanda pek talep görülmüyor.
Coches, sí, pero mi interés en un descapotable Camaro, por casualidad, es bajo.
Ben sadece arabanın çok talep görülmediğini söyledim.
He dicho que el descapotable Camaro tiene poco interés.
Camaro'mu geri alacağım ve seni nereye gitmek istiyorsan oraya götüreceğim.
Voy a volver a comprar mi Camaro y te voy a llevar a donde quieras.
Grant için çalışıyorum. Camaro kullanıyorum.
Trabajo para Grant y tengo un Camaro.
Bir Camero'nun arka koltuğunda, kızla birlikteyken, tutuklamıştın beni.
Me sorprendiste en el asiento trasero de un Camaro con una muchacha.
Sam-Paul-Queen, dört, sekiz beş. 1987 model Camaro.
Sam-Paul-Queen, 4-8-5 pertenece a un camaro azul metalico de 1987
Şansımı arttırır mı bilmem ama 94 model bir Camarom var.
Solo por si hace alguna diferencia tengo un Camaro del 94.
Bir keresinde eski sevgilimle sokakta yürüyorduk... Camaro marka bir arabanın yanında duran kabadayı kılıklı dört adam gördük.
Una vez iba por la calle con mi ex-novia... y vimos a cuatro tipos de mala pinta junto a un Camaro.
Şu adreste, otoparkın D katında 18 numarada bir Camaro araba var.
Hay un Camaro en esta dirección, nivel D, espacio 18.
Hayır, o beni bıraktı. Camaro arabamda.
No, él me dejó, en mi Camaro.
Arabanla kaçmazlar.
No se afeitan. No huyen en tu Camaro.
Miles arabamı çalana kadar beni güldürdü.
"Miles me hizo sonreír... "... hasta que robó mi Camaro
Faturalar var, kira var arabam var, Camaro.
Tengo cuentas que pagar. Tengo un departamento. Tengo un auto... un "Camaro".
Çok teşekkürler.
Muchas gracias, Sr. Camaro.
Bu hep Camaro'da çalışırdı.
Funciona en otros autos.
Camaro'su.
Su Camaro.
Bayılırdı ona.
Amaba su Camaro.
Arabanın sigortasını ödemekten vazgeçerim.
Dejaré de pagar el seguro de tu Camaro.
Benim bir Kamaro'm vardı.
Tenía un Camaro.
Erkek arkadaşın, çubuktaki çizgi maviye dönünce paslı Camaro'sunu bahçende bırakarak seni terk etti.
Es perfecto. Tu nivel de detalle da escalofríos.
Seçenekleriniz arasında, Camaro'nun arka koltuğu uçak tuvaleti, bir arkadaşınızın düğünü ya da porno sineması sokağı vardır.
Puede elegir el asiento trasero de un Camaro... el baño de un avión, la boda de un amigo... o un callejón detrás de un cine porno.
Bu bir 1969 model Çevi Kamaro- - ilk yapılmış olan güçlü arabalardan birisi.
Es un Chevy Camaro 1969 completametne equipado... uno de los primeros autos deportivos.
Margaret Camaro bizimle çalışıyor.
Margaret Camaro nos contrató. - Eso oí.
Hiç eski tarzda hamile kalmayı denediniz mi, Bayan Camaro?
Sí, pero... Camaro, ¿ alguna vez trató de embarazarse a la antigua?
Bayan Camaro, bu sizin gerçek isminiz mi?
Camaro... ¿ así se llama?
Adı Margaret Camaro. - Ve?
Se llama Margaret Camaro.
Bayan Camaro, siz işte başarılısınız, değil mi?
Srta. Camaro, a usted le va bien en el trabajo, ¿ no?
Hiç evlendiniz mi, Bayan Camaro?
¿ Ha estado casada, Srta. Camaro?
Bu arada, Camaro adı nereden geliyor?
¿ Y el apellido Camaro?
Bayan Camaro, müvekkilime karşı verdiğiniz ifadede... Çalışma saatinin on dört olması konusunda onu suçluyor gibisiniz.
Srta. Camaro, su testimonio contra mi cliente parece culparlo por perpetuar un día de trabajo de 14 horas, ¿ correcto?
- Kabul edildi. Davacıyla hiç görüştünüz mü, Bayan Camaro?
Ha lugar. ¿ Conoce a la demandante, Srta. Camaro?
Tekrar soruyorum, siz anne değilsiniz, değil mi, Bayan Camaro?
No, no lo soy.
Ve yıldız tanığımız Bayan Camaro on dört saatlik çalışma saatinin kadınlara karşı bir ayırımcılık olduğunu söyledi.
Y por eso su testigo estrella, la Srta. Camaro simplemente dice que la institución del día de 14 horas es discriminación de facto contra las mujeres.
Bayan Camaro, müvekkilimiz hapse girebilir.
- Nuestro cliente enfrenta cárcel potencial.
Onları mahkemede açıklamak için harcadığınız zaman için ödeme yapacağız.
Pagaremos por su tiempo... Camaro por favor. -... en la corte.
- Evet. Anlıyorum.
Y repito, usted no es madre, ¿ verdad, Srta. Camaro?
- Bu kadın yalan söyledi, Bayan Camaro.
Mintió.