Cardio traducir español

Kardiyo tennis!

"¡ Cardio tenis!"

- Oh. Kardio sonuçlarını getir.

- La cardio-lectura.

Köprücük kemiğinin altına kaydır.

- Métela en el sub-cardio.

- KBB'de boş yatak var mı?

- ¿ Hay alguna cama libre en Cardio?

- KBB yine doluydu.

- Cardio está lleno.

"Ve alkol bezleri." Sıradaki konu, hemşirelik sınavı.

"Y paños de alcohol". Dos, el cursillo de Cardio.

Göğüs ağrısını Kardiyoloji'ye verdim, kronik kusmayı da Dahiliye'ye.

He pasado al de dolor en tórax a Cardio y al de vómitos crónicos a Medicina.

Saat kaç? Kardiyo-telsiz dersi almak istiyorum.

Hay una clase de cardio-funk que quiero tomar.

Sookie için inek biçimli möleyen bir saat aldım Michel için Cardio Salsa kasetleri, Dean'e bir kitap aldım.

Compre un temporizador en forma de vaca para Sookie... cintas de ejercicios para Michel, un libro para Dean.

Nabzım 120.

Aguarda. Tengo que hacer mi cardio. 120.

Kardiyo da, nöro da değiliz ama önemli bir parça olduğumuzu düşünmeyi seviyorum.

Bueno, no es cardio o neuro... pero pienso que también es importante.

Kardio uyarıcı sinirsel şok takımı.

Un cardio-estimulador, un kit de shock neuronal...

"Cardio Salsa" yapacaksam hayır.

- No, si tengo que hacer Cardio Salsa. - Que?

- Kardiyoloji takımı, hemşireler, ulaşım -

- Equipo de cardio, enfermeras...

Kalp masajı uygula.

Empecemos una resucitación cardio-respiratoria. Vamos a intubar.

Pazuları şişirip sonra da kardioya gideceğim. Vücudu çalıştırmaya devam.

Después pasaré a los bíceps, luego cardio, para despistar al cuerpo.

Annem beni yine Cardio Bar'a sürüklemeye uğraşıyor.

Pues mi madre está intentando arrastrarme a Cardio Bar otra vez.

CardioBar, Coop?

- ¿ Cardio Bar, Coop?

"cardio" olmana ihtiyacın olduğunu düşünmüyorum.

No creo que necesites hacer más cardio.

15 dakika önce Cardio Bar için cıkmamız gerekiyordu.

Se suponía que teníamos que habernos marchado a Cardio Bar hace 15 minutos.

cardio bara, moda adasına falan gitmek isteyecek...

Y va a querer irse a CardioBar, a la Isla de la Moda...

En son 6 Nisan 2003 akşam 9 sularında K Caddesi'ndeki Cardio Deluxe Spor Salonu'ndan ayrılırken görülmüş.

Vista por última vez a la 9 : 00 p.m., el 6 de Abril de 2003, marchándose del Cardio Deluxe Jam en la Calle K.

Yogalates veya cardiyo bar, veya yaptığın herneyse, seni ne kadar güzel forma sokmuş.

Tus yogalates o cardio bar o lo que sea que hayas estado haciendo ha hecho maravillas a tu figura.

Biraz ağırlık, biraz da kardiyo.

¿ Algo de pesas? ¿ Un poco de cardio?

Bilirsin yıllarca aerobik ve yoga yaptıktan sonra, bunun nasıl iyi hissettirdiğini unutmuşum ;

, luego de años haciendo cardio bar y yogalates olvidé que tan bien se siente. Recibí tres bocinazos.

Cardio bar?

¿ Cardiobar?

İçinde "kardiyo" geçen bir kelime varsa karımı bütün gün göremeyeceğimi biliyordum.

Cualquier cosa con la palabra "cardio"... y sabía que no la vería en todo el día.

10 yılllık cardio deneyiminin yüzünde neler yapabileceğini, görmek istemiyorsan, o kirli ellerini benden uzak tut.

Manten esa repugnante garra lejos de mí sino quieres ver lo que diez años de cardiobar pueden hacer en tu cara.

Sonra Phil Rubenstein ona bir kalp masajı yaptı.

Pero Phil Rubenstein le hizo resucitación cardio-pulmonar.

C.P.R temel bilgilerinizi onun üzerinde göstereceksiniz.

Estarán haciendo C.P.R. básico sobre él. NdT : Cardio Pulmonar resucitación.

Eski dosyasını bul ve ekokardiyografi sonuçlarını al.

Saca el gráfico viejo de los archivos y consigue el eco de Urgencias de Cardio.

Kardiyo tanrısını korkutup kaçırmaya çalışıyorum

Intento espantar al Dios de cardio.

Kardiyodan birilerini getir.

Traigan a alguien de cardio.

Bana burada ihtiyaciniz oldugunu söylediniz, o yüzden kardiyodan aldiniz.

Dijiste que me necesitabas y por eso me sacaste de cardio.

- Stevens, kardiyo ekibine haber ver ve ameliyasane ayarla.

- Stevens, llama al chico de cardio, luego reserva un quirófano.

Tamam, kardiyak masaja başla.

Bien, comiencen reanimación cardio-pulmonar.

Biliyorsun, burada bir yerlerimi yırtıyorum, ve Burke benim tüm kardiyo ünümü batırıp gidiyor.

Me he destrozado el trasero aquí, y Burke se fue de la ciudad con mi reputación de cardio.

Gidip birkaç kardio kıçı tekmeleyeyim.

Yo voy a patear algún cardio culo.

Bu travma trenini doğrudan kardiyolojiye döndüreceğim.

Voy a conducir este tren de trauma directamente de vuelta a cardio.

Lütfen iyi bir şey olsun, kardiyo ile ilgili güzel bir şey olsun.

Oh, porfavor que sea algo bueno. Que sea algo de cardio bueno.

Kıyafetin üstünü tamamen kan yaptığınızın farkında mısınız?

Voy a conseguir algo de cardio. Ok, ¿ ves que estás sangrando por todo el vestido?

Ve çok çok düşük bir fiyata, şu her gün karşılaşabileceğin anjiyo karşılığında senin olabilir.

La cuestión es "increíble cirugía". Y podría ser tuya por un bajo precio, por el precio trivial de todos los dias de cardio

Hayır.

Cardio es lo mío.

Hahn'ı da seviyorum, kardiyoyu da. Hayır, sen...

Me gusta este paciente, me gusta Hahn y me gusta el cardio.

Kardiyoyla flört ediyorsun. Ben kardiyoyla evliyim.

No, tu estás... tonteando con cardio.

- "Cardio Salsa".

En mi bolso.

- Mıami Sound Machine'i çalıyorlar.

- Cardio Salsa.

- Masaj yapın.

Empiezo la resucitación cardio-pulmonar.

Kalp şoklayıcı

Cardio-estimulador.

Testler iyiye gittiğini gösteriyor. - Bu kadar çürük normal mi?

Cardio me dijo que tu CATH está bien.

Saat 10.00'da kardiyo striptiz dersi vereceğim.

Tengo una clase de cardio strip-tease a las 10 : 00.