Cheerleader traducir español
28 traducción paralela
Şimdi bir kartopu dansıyla devam ediyoruz... ve dansın açılışını geçen yılın sınıf başkanı Steve Bolander... ile bu yılın baş maskotu Laurie Henderson yapacaklar.
El próximo baile los involucrará a todos, y será liderado por el presidente de la clase del año pasado, Steve Bolander, y la primera cheerleader de este año, Laurie Henderson.
- Aynı zamanda amigo da oldum!
- ¡ Tambien soy cheerleader!
Yoksa genç kız hamile mi?
Embarazada como una cheerleader.
Wouldn't that just be heaven on earth? Okuldaki domuzlardan birine erkek arkadasım deseydim. To be some perky cheerleader who gets pumped and dumped by a jock.
Oh sí, recorrería cielo y tierra para llamar a uno de éstos cerdos de Capeside mi novio y ser una cheerleader que se contonea y se divierte con toda la escuela.
Amigo kız için çok hoş bir kostüm.
Oye, ¿ Lana? Sabes, ese es un traje de "cheerleader" tan lindo.
Amigo kız olmak çok zor.
Es difícil ser una cheerleader siempre.
Baş amigoların her zaman en yetenekli olduğu gerçek değil tabi ki... ama konu ben olunca, bu doğru.
Las lider cheerleader no es siempre la más talentosa... pero en mi caso, si.
Seni alışveriş merkezine götürüp, herkese Dallas Amigo Kız olduğunu söyleyecektim.
Te iba a tomar para el centro comercial y le todos los que fueron los Dallas Cowboys Cheerleader.
Gerçekten çok güzel bir tadı var.
Cheerwine, como "cheerleader".
"Ama Ben Bir Amigoyum", eşcinsel ıslah kamplarına gönderilen eşcinsel çocuklarla ilgili bir filmdi.
"But I'm a Cheerleader" era una película sobre chicas gay que van a parar a un centro de rehabilitación de homosexuales.
I still kick myself for missing that Topless Cheerleader Parade with the hundred-foot chocolate teddy bear and the F-16s doing aerial acrobatics choreographed to the music of Queen.
Todavía me pateo a mi mismo por perderme ese desfile de porristas sin sostén con el oso de peluche de chocolate de treinta metros de altura. y los F-16 haciendo acrobacias aéreas coreografiados con la música de Queen.
Ailem beş yaşımdan beri bana ponpon kız kıyafetleri giydirip Panthers maçlarına götürürlerdi.
Mis padres me vestían con el traje de cheerleader y me llevaban a los partidos de los Panthers desde que tenía cinco años.
Dillon Panthers ponpon kızlarından olmak bir rüyanın gerçekleşmesi gibiydi.
Convertirme en cheerleader de los Dillon Panthers fue como hacer realidad ese sueño.
Eski erkek arkadaşın as oyun kurucu, ve kız da ponpon kızların lideri, değil mi?
El es el Quarterback titular y ella una Cheerleader.
Charlie burada amigo kız kıyafetiyle.
Éste es Charlie de cheerleader.
İyi bir amigo kız mıdır?
Es un buen cheerleader?
Acele et bakalım. Amigo kız antrenmanına geç kalmak istemezsin.
No querrás llegar tarde a los entrenamientos de los cheerleader.
- Amber, Rollins Lisesi'nin amigosu ve sütlü kahve seven biri. Bak işte.
Amber es "una cheerleader en Rollins High que ama los Skinny Lattes *" [* Tipo de café de Starbucks]
Artık Thad Castle'ın ponpon kızısın.
Ahora eres la nueva cheerleader de Thad Castle.
Ya Thad Castle'ın ponpon kızı olursun ya da hiç ponpon kız olamazsın.
Eres la cheerleader de Thad Castle o no eres cheerleader.
Diğer ponpon kız felaketti!
Esa otra cheerleader era horrible.
Steve, şu ponpon kızla evli değil miydi?
¿ No se casó con una cheerleader?
Ponpon kız kostümünden taşan memelerimi görmek istiyormuş.
Necesita ver mis tetas saliéndose de un traje de cheerleader.
Bir amigo gibi orada kuruluyorsun... kocakafanla dostum.
lo hiciste como una cheerleader menea la cabeza, amigo.
Bak güzelsin, ama o kadarda seksi değilsin ve amigo kızlardaki gibi geniş kıvrımlı basenlerin yok öyleyse tatbikat takımındaydın.
Eres bonita, pero no lo suficiente, y no tienes esos muslos gruesos típicos de cheerleader, así que, mmm, Capitana de equipo.
O bir ponpon.Bazıları oradaydı.
Es cheerleader. Algunas estuvieron allí.
Amigo kızı kurtar, dünyayı kurtar.
" Save the cheerleader
- İsim yok.
Tu eres mi cheerleader ahora.