Cleary traducir español
249 traducción paralela
14 yıldır oturup kalkıp günah işleyen Cleary kardeş artık ıstırabını dindirecek.
El hermano Cleary, pecador durante 14 años, de pie, sentado o acostado, expondrá el sufrimiento. - ¡ Aleluya!
- Jim Cleary birinci hatta.
- Jim Cleary en la uno.
Onun yerine Cleary'nin haberini koyun.
Usa la de Cleary como principal.
- Cleary...
- Escucha, Cleary.
En kısa zamanda birini yollayacağım, Cleary.
Mandaré a alguien allí abajo tan pronto como pueda, Cleary.
6 numara Cleary'yi kontrol edin.
Revisa con Cleary en el número 6.
Cleary, yeni bir yedek algılayıcı takın.
Cleary, ponga un nuevo sensor de respaldo en la unidad.
Hey, Cleary!
¡ Clary!
İsmim Mac Cleary.
Me llamo MacCleary.
Son kitabın bitiminde lan doktor Cleary " e gitmiş ama atı düşmüştü. Lan omzunu ve kaburga kemiklerini kırdı ve doktora hiç ulaşamadı. Bu yüzden onu kurtaran şey kesinlikle kan nakli olamaz.
Lan fue a buscar al Dr. Cleary al final del último libro, pero su caballo se cayó e lan se rompió un hombro y las costillas y no pudo avisar al médico, así que no pudo haber una transfusión de sangre experimental que la salvara.
Ve doktor Cleary, Misery "nin Evelyn Hide" nin uzun süreden beri kayıp kızı olabileceğini tahmin ediyor çünkü arı sokması sonucu görülen koma nadir bir şey kalbim yerinden çıkacak gibi!
y el Dr. Cleary deduce que Misery debe de ser una hija que ella había perdido dada la rareza de las picaduras mortales, ¡ el corazón me dio un vuelco!
- Bay Cleary.
- El señor Cleary.
- Geri zekalı Cleary!
- ¡ Ese imbécil de Cleary!
Bunu ödeyeceksin Cleary!
- ¡ Vamos!
Cleary, Fransızcıda kopya çekmekle suçladı.
No has hecho nada todo el año. Cleary te acusó.
Cleary hasta beyinli, sen de öyle, dört gözlü!
¡ Cleary es un demente y tú también!
- Cleary kopya çektiğini söylüyor.
- Cleary hizo trampa.
Arthur Cleary.
Arthur Cleary.
Sandviç alır mısınız Peder Cleary?
¿ Tomará un sandwich, Padre Cleary?
Her zaman gittiğiniz yerlere gitmeyin... Vaughan'ın yerine, Cleary'nin yerine...
No vayan a los lugares habituales "Vaughan", la cantina de Cleary.
Pekala. Billy, sen öncü ol. Peder Cleary, Peder Deagan.
De acuerdo, Billy, te quiero al frente.
Peder Cleary, ne oldu?
Padre Cleary, ¿ Qué sucedió?
Bu kurucumuz, Peder Cleary.
Ese es nuestro fundador, Francie.
Peder Cleary, "hiçbir çocuk, içinde iyilik bulunamayacak kadar kötü değildir" derdi.
El Padre Cleary solía decir : "Ningún niño es tan malo para no tener una pizca de bondad".
- Merhaba, Kenneth Cleary'i arıyoruz.
- Hola, buscamos a Kenneth Cleary.
Tamam, bak... Cleary'nin karısı, Anderson'ın yüzüğünü takıyor.
Su mujer llevaba el anillo de Harper Anderson.
Kenneth Cleary'yi de tanımıyorlar.
- No. - Y no conocen a Kenneth Cleary.
Cleary'de Harper Anderson'ın yüzüğü var.
Lo que Cleary tiene es el anillo de Harper Anderson.
Sabıkası yok ve Cleary'ye çalıntı mal aldığını kabul etmesini söyleyecek iyi bir avukatı var.
Pero no tiene antecedentes. Su abogado lo sacará enseguida.
Stabler, Cleary hakkında ne bulursa çıkartıyor. Munch da onun avukatını zorluyor.
Stabler está investigando sobre Cleary mientras Munch negocia con su abogado.
Birkaç saat sonra Cleary'yi bırakacağız.
Quedan pocas horas para soltarlo.
Cleary buraya şüpheli olarak geleli bir yıl oldu.
Hace un año que trajimos a Cleary aquí como sospechoso.
Bu o, Kenneth Cleary.
Es él. Kenneth Cleary.
- Kenneth Cleary olunca, hiç çıkmaz.
- Siempre pasa con Kenneth Cleary.
Yine yetersiz delil olursa, Cleary çıkar gider.
Si vamos tras Cleary con tan pocas pruebas, lo absolverán otra vez.
- Belki köpek Cleary'yi teşhis eder.
- Quizá el perro pueda identificar a Cleary.
Cleary olduğunu bilmiyoruz.
- No sabemos si fue Cleary.
Gramercy Parkı'ndaki Bay ve Bayan Kenneth Cleary'nin evi.
A una casa en Gramercy Park propiedad del Sr. Kenneth Cleary y señora.
Cleary, Lori Thatcher'a tecavüz ederken aşağıdaki biri onun evini arıyor.
¿ Cleary viola a Lori al mismo tiempo que alguien abajo llama a su casa?
Cleary seni ve Stabler'ı tekrar görürse, işimiz başlamadan biter.
Si Cleary te ve a ti y a Stabler, habrán acabado antes de empezar.
- Bayan Cleary?
- ¿ Sra. Cleary?
- Cleary'nin telefon kayıtlarını kontrol ettiniz mi?
- ¿ Vieron las llamadas de Cleary? - Estamos en ello.
- Ediyoruz. Bayan Cleary kocasına tanıklık ediyor mu?
- ¿ La Sra. Cleary encubrió a su marido?
Rahatsız edici her aramadan sonra, Bayan Cleary telefon şirketini aramış.
La Sra. Cleary avisó a la compañía telefónica tras cada llamada acosadora.
İlkini Cleary'nin kurbanlarından biri açmış ;
Esa primera llamada la hizo una de las víctimas de Cleary...
Harper, Cleary'yi gizlice izleyemezsin.
Harper, no puedes acosar a Cleary.
Cleary'yi izliyor.
Está acosando a Cleary.
Cleary, onun orada olduğunu bilmiyor.
Cleary no sabe que ella está allí.
Bayan Cleary, tehdit edildiğini hissediyor.
La Sra. Cleary se siente amenazada.
Duydun mu, Cleary?
¿ Has oído?
Cleary'nin karısının faydası olmadı.
La mujer de Cleary no ha servido de nada.