Clementine traducir español
272 traducción paralela
Clementine Carter.
Clementine Carter.
Seni bir dostumla tanıştırayım, Wyatt Earp.
Te presento a un amigo. Wyatt Earp, la señorita Clementine Carter.
Clementine.
Clementine.
Mademoiselle Clementine Villard.
La Srta. Clementine Villard.
"Clementine Webster."
"Clementine Webster."
- Hayır, o taraftan değil. - Rahat dur, Clementine
móntate.
Vazgeçmeyeceğim. Hadi, Clementine.
Clementine.
Yolumdan çekil.
Clementine!
Beni bekleyin! Düşes!
Clementine!
Hadi, 49'luk madenciler, hep beraber o sevdiğimiz şarkı Clementine'ı söyleyelim.
¡ Vamos, mineros! Uníos todos y cantemos esa vieja canción : Clementine.
Clementine!
¡ Clementina!
Adı da, Clementine değil, Edmée!
¡ Que por cierto, no se llama Clementine! ¡ Se llama Edmée!
Aziz Peter Kilisesi ve Azize Clementine Şapeli eşiğinde sizleri karşılar.
Nos recibe en el umbral de San Pedro y de la capilla de San Clemente.
Hayır Madam Clementine.
No señora Clementine.
Matmazel Clementine düzenlidir.
Incluso la señorita Clementine...
Profesör ve Clementine ile konuşmalısın.
Debes hablar con el profesor y Clementine.
Bu gece sevgili Julia'mızın 16.yaşgünü için toplandık. Çok şanslı ve onurluyuz ki.... Matmazel Clementine Granval bu gece için
Esta noche, en honor a nuestra querida Julia... por cumplir 16 años... tenemos la buena suerte y el honor de... de ver a la señorita Clementine Granval, en escenas de "Fantasía", de Alfred de Musset.
Clementine'den bir hediye.
Son un regalo de Clementine.
Evet... Clementine'ye ne oldu?
Sí.. ¿ Qué le pasó a Clementine?
Clementine...
Clementine...
Clementine?
Clementine?
Bol miktarda içki içtikten sonra, sen "My Darling Clementine" şarkısını söylerken ben de hiçbir şey yokmuş gibi seni tedavi edeceğim.
Hay que emborracharte y mientras cantas My Darling Clementine yo te curo como si nada.
Clementine!
¡ Clementine!
Sevgilim Clementine...?
Oh, mi querida clementina...?
Şimdi de Küçük Clementine'la Hillary Whitney geliyor.
Ahora tenemos a Hillary Whitney en Little Clementine. Deja de soñar, Hillary.
Clementine Smythe dışında.
Aparte de Clementine Smythe por allá.
Ben Clementine konuşabilir dedim. onun olacağını söylemedim!
¡ Le dije que Clementine sabía hablar, no que hablaría!
- Clementine.
- Clementine.
"Kaptan" takma ismim, Clementine taktı.
"Capitán". Ese es un apodo que me dio Clementine.
Bugün Clementine'e karşı iyi ol onu nereye istiyorsa götür.
Sé bueno con Clementine hoy. Llévala adonde quiera.
Clementine, hey.
Clementine.
Clementine, bir bakayım sana.
Clementine, déjame ver. Vamos.
- Çünkü o Clementine'e borçlandı.
- Porque él le debe dinero.
Bu aşağılık Clementine'i kandırdı, Syd.
Este cabrón la engañó, Syd.
Ben ve Clementine ve sen
Pues, Clementine y yo. Y tú.
Clementine daha önce kadını orada görmüştü.
Clementine la vio antes allí.
Clementine, sandalyeye oturur musun?
Clementine, siéntate en la silla, ¿ sí?
Clementine, canım beni dinle.
Mi querida Clementine, escúchame, ¿ sí?
Clementine, bana bakacak mısın?
Clementine, mírame, ¿ quieres?
Hadi, Clementine.
Vamos, Clementine.
Arabaya bin, bizi takip et.
Ve por tu auto, sígueme a casa de Clementine.
- Clementine'e iyi bak.
- Cuida bien a Clementine.
John, Clementine'i eşin olarak kutsal evlilik bağıyla....... hastalıkta ve sağlıkta iyi bir koca olarak daima koruyacağına ve onurlandıracağına, onu sevip sayacağına,
John, ¿ tomas a esta mujer, Clementine, como tu legítima esposa... y prometes solemnemente cumplir tus obligaciones como su esposo... para protegerla, honrarla...
Clementine, John'u kocan olarak kutsal evlilik bağıyla hastalıkta ve sağlıkta ona daima sadık bir eş olup onu seveceğine söz veriyor musun?
Clementine, ¿ tomas a este hombre, John, como tu legítimo esposo... y prometes que serás para él una esposa amante y verdadera... ya sea a través del sol y la sombra y que le serás fiel mientras vivas?
John ve Clementine güvendeler mi?
¿ John y Clementine están a salvo? ¿ Sí?
Haa! şu Clementine'e kayan herif. Canı cehenneme, tanımıyorum.
Ah, el tipo que jodió a Clementine.
John ve Clementine'le birlikte oradaydım ve sende oradaydın.
Estuve ahí con John y Clementine, y tú también estuviste ahí.
Bayan Clementine Carter. Biz tanıştık John.
Ya nos conocemos.
Clementine! Turk!
¡ Turk!
Tam bir baş belasısın.
- ¡ Eres insoportable, Clémentine!
Söylediğin şey affedilemez.
Clémentine, lo que has dicho es irreparable.