English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ C ] / Cornwall

Cornwall traducir español

320 traducción paralela
"Tanrım, sana deniz kazalarının olmaması için değil, olursa kazazedeleri Cornwall sahiline göndermen için dua ediyoruz... Oranın fakir halkına faydası olsun diye."
Señor, te rogamos que no haya naufragios pero si ha de haberlos que sean en las costas de Cornwall para provecho de sus pobres habitantes.
Bana daha çok evdeki deniz kıyısını anımsatıyor. Cornwall'u bilir misin hiç? Evet.
Me hace acordar a las costas de mi tierra. ¿ Conoce Cornwall?
Swinton'dan batı taşraya, Devon veya Cornwall'e gideriz.
Desde allí nos iremos hacia el oeste hasta Devon.
Batıda, okyanus kıyısında yükselmeye başlayıp Devonshire, Cornwall ve İrlanda'ya uzanan bu kıyılara "hayaletli" derler.
Las llaman "Las Tierras Encantadas," estas extensiones de Devonshire y Cornwall e Irlanda, que se erigen frente al Océano del Oeste.
Beyler, meslektaşlarım, Cornwall Üniversitesi Astronomi Profesörü... Doktor Felix Zenta, Uluslararası Gezegen Araştırmaları Enstitüsü Başkanı... Doktor Jonathan Wilson ve ben...
Señores, mis compañeros, el Dr. Felix Zenta, catedrático de astronomía en Cornualles, el Dr. Jonathan Wilson, presidente del Instituto Internacional de Investigaciones Planetarias, y yo hemos analizado las fotografias y los datos de los doctores Hendron y Bronson.
Belki Cornwall'a tekrar gidip lehinize başka deliller bulmalısınız.
Creo que deberían volver a Cornwall y buscar más hechos que los apoyen.
Şimdi, eve gidince tekrar Cornwall'u düşünün.
Quiero que vuelvan a pensar en Cornwall al llegar a casa.
Bay O'Connor, Stork Club Cornwall'dakiler.
El Sr. O'Connor, el Stork Club, los de Cornwall.
East Cornwall, Downingtown H.Q
Central de Cornwall Este, aquí Downingtown.
Downingtown, East Cornwall H.Q.
Downingtown, aquí Cornwall Este
Gece ve gündüz, sarhoş veya ayık, bir amfide veya laboratuvarda veya Cornwall kıyısında terkedilmiş bir deniz fenerinde. Canı cehenneme!
De día o de noche, borracho o sobrio, en la sala de lectura o en el laboratorio o en un faro desierto en la costa de Cornwall...
" Yorkshire'lıya bakın, daha beteri Cornwall'luya olun kulak misafiri
'Escuche a alguien de Yorkshire, o peor, a alguien de Cornwall
Cornwall'da bugün, portföysüz eski bakan General Sir Hugh Marksby-Smith'in öldüğü bildirildi.
En Cornualles se ha anunciado hoy la muerte del ex-ministro sin cartera... general Sir Hugh Marksby-Smith.
- 73, Cornwall Gardens. - Leicester Square istasyonu.
- El 73 de Cornwall Gardens.
- 73, Cornwall Gardens. - Leicester Square istasyonu.
- La estación de Leicester Square.
Kuzey Cornwall bisiklet turundayım.
Estoy haciendo la vuelta ciclista por el norte de Cornualles.
Şu anda Kuzey Cornwall bölgesinde bisiklet turundayım Bude ve...
Estoy recorriendo el norte de Cornualles...
Kuzey Cornwall bisiklet turundayım...
- Estoy recorriendo el norte...
Ben Kuzey Cornwall bisiklet turundayım Bude'dan geçip...
Sí, estoy recorriendo el norte de Cornualles...
Onu bir otele yerleştirip Cornwall'a dönmek için Britanya Elçiliği'nden yardım istemeye karar verdim.
Por eso decidí buscar un hotel para poder ir a la embajada.
Kuzey Cornwall bisiklet turundayız.
Estamos recorriendo el norte....
- Cornwall'da St. Aaargh yok muydu?
- ¿ GNo hay un San Aaargh en Cornualles?
Bazen kuaföre gitmek... veya bir tur golf oynamak... veya kızlarla akşam briç oynamak... kırsalda araba sürmek olsa da... hep yalnız başımayım. Bazen bir günlüğüne Cornwall'a uğrayıveriyorum.
También a pasear por el campo, o voy a Cornwall, es muy bonito.
Hazır buradayken Cornwall'ı ziyaret etmelisiniz. Bu arada, şefle konuşuyordum da... olayı çözdük.
He hablado con el chef y me ha dicho que pensaba que...
Barış için şartım bu Cornwall.
Ésta es mi paz, Cornwall.
Cornwall bu.
Es Cornwall.
Cornwall'ın kızı Morgana.
Morgana de Cornwall.
Geçen hafta Cornwall'da, dört kafalı bir adam kumsalda çay içerken görülmüş!
En Cornwall, se vio a un hombre con 4 cabezas tomando el té en la playa.
Kralın, Albany Dükü'nü, Cornwall'dan daha çok sevdiğini sanıyordum.
Creí yo que el Rey estimaba más al Duque de Albania que al de Cornualles.
Cornwall'da geçirdiği günlerde Holmes uzun ve yalnız adımlarla dolaştı.
A menudo durante esos días en Cornwall Holmes salía a pasear solo.
Ama yinede Cornwall'u terketmeyi düşünmediniz, öyle mi?
Sin embargo decidió no marcharse de Cornwall.
Hatta Cornwall'da.
Hasta en Cornwall- -
Cornwall'a gidip de Sir William'ın Yayın Standartları Konseyi'nde aldığı kararların, devletçe alındığını söylemeyin.
Bien, no querríamos que ustedes corrieran hacia Cornwall con la idea de que las competencias de Sir William con el Consejo de Normativa de Comunicación son tan duras como para parecer una especie de gobierno policial.
Gerald Kaufman, Emek Partisi'ne üye Daphne du Maurier de Cornwall'da yaşardı.
Gerald Kaufman es un miembro del Partido Laborista, y Daphne du Maurier vivió en Cornwall, ¿ es así? ¿ no?
Buna bir çözüm var. ... Truro, Cornwall'da bir şirket bu hafif seyahat şapkasını icat etti.
Ahora hay una respuesta a este problema porque una compañía en Truro en Cornwall ha llegado con estos sombreros de viaje de peso ligero.
Polgarwith. Cornwall'da.
En Polgarwith, está en Cornualles.
Baba tarafından, Wiltshire'daki Hastings'lerden biriydi. Yani aileyi Cornwall'a taşıyan, Herbert'ti.
Veamos, él era uno de los Wilshire Hastings por parte de padre y fue Herbert el que se mudó con su familia a Cornualles.
"Cornwall Gizemi!"
Misterio en Cornualles.
Suçlu, bunu yapmadan önce bekler ve sessizce Cornwall'dan ayrılırdı.
Un hombre culpable hubiese desaparecido de Cornualles antes de hacer algo así.
- Cornwall Kimyasalları mı? - Hayır.
- ¿ Quimicos Cornwall?
Cornwall mu?
¿ Córnico?
Sen Cornwall'ı alacaksın, Sen Wales'i alabilirsin ve İskoçya tamamen senin.
Tú quédate con Cornwall. Tú puedes quedarte Gales, y Escocia es toda tuya.
Cornwall'daki büyükbabam Ludlow'a, onunla denize açılmak istediğimi yazacağım.
Le pediré al abuelo Ludlow en Cornwall... que me deje ir al mar con él.
Ama buradaki bilgilere göre kalaydan yapilmis, İngiltere'de,... Cornwall'da, Roma-öncesi zamanlarda.
Pero de acuerdo a esto, la herramienta que hizo el raspón era de estaño y juzgando por los resultados vino de las minas de Cornwall en los tiempos pre-romanos.
Cornwall mi?
¿ Cornwall?
Cornwall, Connecticut.
Cornwall, Connecticut. Lo haré.
Cornwall'a gittiğimizde baban kendini Leopold'a benzetmişti.
En Cornwall... tu padre dijo que se sentía como Leopoldo.
ziyarete gitmiş bencil-dev, bahçesinden ayrıldıktan sonra..
Viviendo con un ogro, en Cornwall.
Cornwall.
De Cornualles.
- Cornwall.
Colnualles.
Volnay'iniz, beyefendi.
Vayan a visitar Cornwall.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]