Dais traducir español
696 traducción paralela
Şeytan'ın bana zorla ne yaptırdığını görmüyor musunuz? "
¿ No os dais cuenta de lo que el Diablo me obliga a hacer? "
- İzniniz olursa leydim.
- ¿ Dais vuestro permiso?
Benim kendimden bile korkmadığımı bilmiyor musunuz çakallar?
¡ Panda de larvas! ¿ No os dais cuenta de que no me asusto ni a mí mismo?
Anlamıyor musun?
¿ No os dais cuenta?
İçimdeki tek şey hınçtı...
No me dais miedo, soy Sanza, y mi espada, Golondrina, es más rápida... que el trueno.
Nehirdekilere yem olmandır tek çözüm...
Estáis perdido. No me dais miedo, pero desapareced ya de mi vista.
Savaş bittiği için Doğu'nun ete ne kadar ihtiyacı olduğunu bilmiyorsunuz.
No os dais cuenta de la carne que necesita el este después de la guerra.
Sen talimatları ver yeter.
Solo dais órdenes, y lo hacéis muy bien.
Ellerini uzat.
¿ Me dais vuestras manos?
Erkekler beni hasta ediyor!
Los niños me dais asco.
Kendim almayı tercih ederim. Merkezde nasıl yemek çıktığını bilirim.
Gracias, ya conozco la bazofia que dais allí.
Sana acıyorum. İkinize de.
Me dais pena los dos.
Evleniyorsunuz, bu harika Peg.
- ¿ Que os vais a casar? - ¡ Qué alegría me dais!
Johnny'i yakalarsam, bin pound alabilir miyim?
- ¿ Me dais las mil libras, si lo atrapo?
Tamam, beni yolcu etmenize gerek yok. Neden ikiniz geri dönmüyorsunuz?
Muy bien, paraos ahí. ¿ Por qué no dais la vuelta los dos?
Eğer bu tümüyle dini bir meseleyse neden bana İngiliz parası teklif ediyorsunuz?
Si se trata de un asunto religioso, ¿ porqué me dais moneda inglesa?
- Siz maço erkeklerden iğreniyorum!
- ¡ Los superhombres viriles me dais asco!
Zaten sıcaktan yapış yapışım.
Me dais calor.
Ben neler umuyordum, siz neler diyorsunuz.
Os pido champagne y me dais vino aguado.
Arkadaşların savaşın devam ettiğinin farkında değil.
Parece que no os dais cuenta que estamos en guerra.
- Sizde film var mı?
- ¿ Qué nos dais a cambio?
Düşünebiliyor musunuz?
¿ Os dais cuenta?
İnebilir miyim, izin veriyor musunuz bana?
¿ Desciendo? ¿ Me dais permiso?
Hey, Willie, Tiger'ı son zamanlarda neyle besliyorsun?
Oye, Willie... ¿ qué le dais de comer a la fiera últimamente?
Beni tiksindiriyorsun.
¡ Me dais asco!
Anlıyorsunuz ya?
¿ Os dais cuenta?
Sizden utanıyorum.
Me dais vergüenza.
İşe yaramayacağını biliyorsunuz, değil mi?
¿ Os dais cuenta de que esto no funcionará?
Kurpiyeri 500'e ikna edeceğinizi düşünüyorsunuz.
Dais 500.000 francos al croupier por la información.
Selena, sayemizde kendine yaptığı cezaevinde yeterince yaşadı.
Tenemos una buena escuela que dais por sentada.
Anlamadım. Sizi tanımıyorum. Hatırlamadınız mı?
Así que no os dais cuenta de quién soy.
Acıyorum size.
Me dais pena.
Seni son gördüğümden daha korkunç görünüyorsun.
¡ Dais más miedo que la última vez!
Sen de benim!
Y vosotros también me lo dais.
Her zamankinden daha büyük bir tehlike içinde olduğumuzun farkında değil misiniz?
¿ No os dais cuenta de que estamos en mayor peligro que nunca?
Kararınızı bu akşama kadar bana bildirin.
Y esta noche me dais la respuesta.
Bana bir takım elbise vereceksiniz, sonra da ineği yiyeceksiniz.
Me dais el traje y os coméis la vaca.
Acıyorum size!
Me dais pena!
Size acıyorum!
Me dais pena!
Midemi bulandırıyorsun.
¡ Me dais asco!
Sakın beni uyutmaya kalkışmayın.
A mí no me la dais.
Mafya'yla Jandarma'nın birlikte hareket ettiklerini göremiyor musun?
¿ No os dais cuenta que la Mafia y la policía están confabulados?
Bunun farkında mısın?
¿ No os dais cuenta?
Sanki beni tanımıyorlar.
Os dais cuenta, es como si no nos conociéramos.
Tek istediğimiz, hemen almak şartıyla.
Es todo lo que queremos, si nos la dais ahora.
Hala anlamadınız mı?
¿ No os dais cuenta?
Bana hiç vermeyecek misiniz?
¿ No me dais nada?
-... aşkımızı komediye çeviriyor. - Ciddi ola- - İlk başta bir oyundu ama artık beni seviyor.
- No os dáis cuenta... pero ahora me ama.
Karşı koyarsanız bakan hepinizi cezalandırır.
Si le dais protección, seréis sancionados por la ley.
Farkında değil misiniz?
¿ No sabéis dónde estáis? ¿ No os dáis cuenta?
Sizi kaçakçılar.
Los contrabandistas dais todos la talla.