Dolly traducir español
1,072 traducción paralela
- İyi misin Dolly?
- ¿ Estás bien, Dolly?
- Selam Dolly.
- Hola, Dolly.
- Merhaba Dolly.
- Hola, Dolly.
Sana Dolly ile dans edebileceğini de kim söyledi.
¿ Quién le dijo que puede bailar con Dolly?
Gel Dolly, bir şeyler iç.
Vamos, Dolly, toma una copa.
Tabi ki Doly`den de hoşlanıyorum.
Claro, soy dulce con Dolly.
Şöyle diyeyim ; çünkü o genç bir kız ve ben de bir erkeğim. ve Dolly`nin sevdiğim bir çok yanı var.
Supongo porque ella es una chica y yo soy un hombre, y, bueno, hay un montón de cosas sobre Dolly que me gustan.
- Sağol, Dolly.
- Gracias, Dolly.
Şişko kadın Dolly Dumpling'i görün!
Vean a Dolly Dumpling, la mujer gorda.
Haydi Dolly. Açık büfeyi hazırlamalıyız.
Vamos Dolly, hay que preparar la mesa.
- Sakin ol Dolly.
- Calla, Dolly.
Dolly!
Dolly!
Karşınızda Dolly Bell!
Con nosotros... ¡ ¡ Dolly Bell!
Evet Dolly, Geldin demek.
Aquí tiene. Venga acá.
Fena değil Dolly, hiç fena değil.
No está mal del todo.
Arkadaşımız Dolly'e ne söylersin?
¿ Qué puedes decir de nuestra amiga Dori?
Dinle Dolly, nereye gidiyoruz?
¿ Escuche muñeca, dónde me lleva?
Adım Dolly değil, Anya.
Mi nombre no es muñeca.
Zıpla, Dolly, hop!
¡ Salta, Dolly!
Hop, Dolly!
¡ Arriba, Dolly!
... Dolly Sisters gibi olduğunu biliyorum!
¡... más bien las Hermanas Dolly!
"Bayan Dolly Levi."
"La Sra. Dolly Levi".
- Nereye, Dolly?
- ¿ Adónde vas, Dolly?
Bayan Levi her an gelebilir.
La Sra. Dolly Levi está en camino.
- Her şey Dolly Levi'nin işi.
- Todo concierne a Dolly Levi.
Rudolph'a söyle, Dolly geri döndü. İki kişilik masa ve saat sekize tavuk hazırlasın.
Dile a Rudolph que Dolly va a volver, que quiero una mesa para dos y un pollo para las ocho.
- Dolly Levi, ne sürpriz.
- Dolly Levi, qué sorpresa.
" Bayan Dolly Levi.
" Sra. Dolly Levi.
- Dolly, dünya ne kadar güzel.
- El mundo está lleno de cosas maravillosas.
Dolly Levi, sen insanı çileden çıkarırsın.
Dolly Levi, es usted una mujer exasperante.
Uzun bir aradan sonra, Bayan Dolly Levi geliyor.
La Sra. Dolly Levi va a venir tras una ausencia tan larga.
Bu Dolly.
Es Dolly.
- Evet, Dolly bu.
- Sí, es Dolly.
Bay Llewellyn Codd, ve onur konuğumuz, Bayan Dolly Levi.
y nuestra invitada de honor, la Sra. Dolly Levi.
Bin yıl geçse olmaz, Dolly Levi.
Jamás de los jamases, Dolly Levi.
Biliyorum delinin tekiyim ve belki hep öyle kalırım, ama Dolly, beni affet... benimle evlen.
Sé que he sido un necio y siempre lo seré, pero Dolly, perdóname y... cásate conmigo.
Anlıyorsun ya Dolly, ben hep parayı, tabirimi bağışla, gübreye benzetirim.
Siempre he pensado que el dinero, y perdona la expresión, es como el estiércol.
Dolly'ye hüküm ver diye tutturdu.
Me riñó por dictar sentencias blandas.
Biraz açıkta Hello, Dolly! de çok iyi iş yapıyor.
Y, más allí, han puesto en escena Hello Dolly.
Radyoda "Hello Dolly" çalıyordu.
Y la radio tocaba, "Hello, Dolly".
Ünlü kızıl geyiği saklayan Şişman Dolly var.
Esa muñequita que la guarda ya no es horrible
Canım biraz daha kahve alabilir miyim lütfen?
Cariño, ¿ me sirves un poco más de café? Dolly está...
Dolly... Dolly masanın altında.
Dolly está debajo de la mesa.
Dolly Kenyon, son üç senenin yetenekli şampiyonu Justasec'in sahibi.
Dolly Kenyon, dueña del brillante campeón de tres años de edad, Unsegundo.
- Elbette, Dolly's Chance.
- Claro, La Suerte de Dolly.
Ben Dolly's Chance için 5000 Dolar ödedim.
Yo pagué $ 5.000 por La Suerte de Dolly.
- Hadi, Dolly.
- Vamos, Dolly.
- Dolly'e ne yaptığını gördün mü?
- ¿ Viste lo que le hizo a Dolly?
- Bence Dolly ona kur yapıyordu.
- Creo que Dolly coqueteaba con él.
- Ama Dolly'e hiç bir şey söyleme.
- Pero no le digas nada a Dolly.
Söyle ona dolly.
Díselo tú.