English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ D ] / Dough

Dough traducir español

67 traducción paralela
Hepsinin tek derdi para ( dough = hem para hem hamur anlamında )
Todo lo que quieren es pasta.
Doug ve Dinsdale Pirana şartlı tahliyede iken dünyaya geldiler.
Dough y Dinsdale Piraña nacieron bajo fianza en esta familia.
Doug Şubat 1929'da doğdu Dinsdale ise ondan iki hafta sonra. Ve tekrar bir hafta sonra.
Dough nació en febrero de 1929 y Dinsdale dos semanas después... y, otra vez, una semana después.
Hatırlıyorum, Doug boksa pek meraklıydı. Yürümeyi öğrenene kadar.
A Dough le gustaba boxear, hasta que aprendió a caminar.
Dinsdale orada, resepsiyon salonundaydı. Yanında Doug, bebek ezen Charles Paisley birkaç film yapımcısı ve Kierkegaard diye hitap ettikleri oturmuş tazıların kafasını ısırıp koparan bir adam vardı.
Dinsdale estaba hablando con Dough... y Charles Paisley, el "Chafaniños", un par de productores de cine... y uno al que llamaban Kierkegaard, que mordía cabezas de perros.
Bu tuhaf hikayelerin çoğu Dinsdale'le ilgili. Peki ya Doug?
La mayoría de historias hablan de Dinsdale. ¿ Y Dough?
Her neyse, bir hafta sonra tekrar geldiler, çekin karşılıksız çıktığını ve Doug'ı görmem gerektiğini söylediler.
Una semana después volvieron y dijeron que el talón no era bueno... y que tenía que hablar con Dough.
Doug'ı görmektense kendi kafalarını koparan koca adamlar tanıyorum.
He visto a hombres arrancarse la cabeza para no hablar con Dough.
"Said gotta find some glory, Gotta make some dough"
"Dijo : ¡ He de encontrar la gloria, ganar pasta!"
"Gotta find some glory Gotta make some dough"
"Ha de encontrar la gloria, ganar pasta"
1959 Altılı Ganyan'ının sonucu, birinci sırada Come To Daddy sahibi Bay TH Farr, terbiyecisi Wilfred Lyde ve binicisi Doug Smith. İkinci sırada Seascape, sahibi Bay Jim Jewell, terbiyecisi Jed Leader. Binicisi ise daha çömez olduğu söylenen Ron Singer.
Los resultados de la Cesarwitch 1959 son : en primer lugar Come to Daddy, propiedad del señor T.H. Farr, entrenado por Wilfred Lloyd y montado por Dough Smith, en segundo lugar Seascape, propiedad del señor Jim Jewell, entrenado por Ted Leader y montado por el aclamado jinete novel, Ron Singer, y...
N'aber, Dough.
¿ Qué pasa?
Dough. Sana niye vurdu?
¿ Por qué te pegó?
Olamaz! Dough. Kaçalım, ahbap.
Hay que fugarnos.
Dough, tüyelim haydi.
Hay que fugarnos.
Kutu doldurma oyunu oynamak mı istiyor?
- ¿ Quiere salir en "Tic-Tac-Dough"?
Ve buraya kutu doldurma oyununa katılmaya geliyorsunuz.
¿ Y quiere participar en "Tic-Tac-Dough"?
Sorularının o kadar zor olmadığını kabul etmeliyim.
Podría ganar en "Tic-Tac-Dough".
Kutu doldurmaya katılmak istiyor.
Quiere participar en "Tic-Tac-Dough".
İyi akşamlar, Bay. Van Dough.
Buenas noches, Sr. Van Dough.
Teşekkür ederim, Bay. Van Dough, efendim.
Se lo agradezco mucho, Sr. Van Dough.
Bay. Van Dough, efendim?
¿ Sr. Van Dough?
Ama Van Dough....
Pero van Dough...
Evet, Bay. Van Dough, efendim.
Sí, Sr. Van Dough.
Bay. Van Dough, babam daha önce kimseyi kovmadı.
Sr. Van Dough, mi padre jamás despidió a nadie.
Evet, efendim, Bay. Van Dough.
Sí, Sr. Van Dough.
- Bay. Van Dough!
- ¡ Sr. Van Dough!
- Bay. Van Dough.
- Sr. Van Dough.
Mahkeme kararını vermiştir Richie Rich'in yasal velisi Laurence Van Dough olmuştur, Rich Ailesinin güvendiği bir dost.
La corte le ha otorgado la custodia de Ricky Ricón a Laurence Van Dough, amigo fiel de la familia Ricón
Ve inanıldığı üzre, sanığın suç ortakları bulunmaktadır bu yüzden, Bay. Van Dough, Rich ailesinin tüm çalışanlarını işten çıkarttı.
Temiendo que Cadbury tuviera cómplices, el Sr Van Dough despidió a los empleados de la familia Ricón
Bundan sonra işleri, Bay. Van Dough yürütecek.
El Sr. Van Dough se ocupará de todo ahora.
Gidip Bay. Van Dough'la konuşucam.
Debo hablar con el Sr. Van Dough.
Bay. Van Dough, efendim sanırım kasaya girmenin bir yolunu bulduk.
Sr. Van Dough creo que encontré la forma de entrar a la bóveda.
Yapma! - Van Dough nerde?
- ¿ Dónde está van Dough?
Ne oldu, Bay. Van Dough?
¿ Qué pasa, van Dough?
Bay. Van Dough, kovuldunuz!
¡ Sr. Van Dough, queda despedido!
Furman Dough şirketine olan borçla ilgili bir sorun var burada.
Hay una deuda a la Compañia Furman Dough.
O zaman Furman Dough'yu ödeyecek param olacak.
Entonces, tendría dinero para pagar eso.
! TO GET BREAD FROM DOUGH!
Para conseguir el pan de la pasta!
Geylik, yok bi'anormallik.Evlenin ve bütün paranızı harcayın.
Gay-o, es okey-o. Tie the knot and spend all your dough gay-o, come stay-o visit our web site for further info.
Dough Gregory'nin katil olmadığını biliyorsun, değil mi?
¿ Sabes que Doug Gregory no es el asesino, verdad?
Dough, silahlı bir soygun için hapistan kaçtın.
¡ Doug, acabas de escapar de la cárcel por robo armado!
... Bill Bucket Dough bu hafta bizimle olmayacakmış dedikodularını duydum. Sizin için araştırıp haber vereceğim ancak şimdilik durum böyle gözüküyor.
Bill Bucket Dough se inaugura este fin de semana estaré por allí asegurándome que todo salga bien... aunque probablemente así será.
Fried Dough da getirmiş.
Con pollo asado.
Bu yüzden, Doug Murphy'nin takıma daimi üye olarak geri alındığını duyuruyorum.
Entonces orgullosamente anuncio la reinstalación de Dough Murphy como miembro permanente del Grupo de Sabios.
Desperadolu.
" Despera-dough.
Here's your dough. Nakitiniz burda! Şimdi defolun gözümün önünden!
Aquí tenéis la pasta, ahora largaos, no os quiero volver a ver.
- Dough.
- Doug.
Bu Doug Varley'nin oğlu Daniel.
Este es el hijo de Dough Varley, Daniel.
Başladı bile, Hanımeller hamur dışkısı.
Oh, está sobre, Pillsbury Dough Turd.
Dough indir beni.
Déjenme bajar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]