Elas traducir español
22 traducción paralela
Dış gezegen Troyius elçisi Petri'yi gemiye aldık, şu anda iç gezegen Ela'a yaklaşmaktayız.
Hemos subido a bordo a Petri, embajador de Troyius, el planeta exterior, y ahora nos aproximamos al planeta interior, Elas.
Elas Dohlman'ını selamlayın.
Honren a la dohlman de Elas.
Elaan, efendimiz, Elas Dohlman'ına.
Gloria a Elaan, dohlman de Elas.
Elas Dohlman'ını bunlarla kandıramazsınız.
Tu soberano no se ganará el favor de la dohlman.
Bir adamın vücudu bir kere bir Elas kadının gözyaşına değdi mi, kalbi sonsuza dek ona tutsak olur.
Si las lágrimas de una elasiana tocan la piel de un hombre, su corazón quedará subyugado para siempre.
- Beni Elas'a geri götürüyorsun.
- Devuélvame a Elas.
Elas'da değiliz. Yıldız gemimdeyiz.
No estamos en Elas, sino en mi nave.
Elas erkekleri yüzyıllardır deniyor.
Los hombres de Elas han tratado de disipar su poder durante siglos.
Yolcumuzun güvenliğini garanti ediyor musunuz? Elas Dohlman'ının?
¿ Garantizará la seguridad de nuestra pasajera, la dohlman de Elas?
Bir Elas kadınının panzehiri yıldız gemisidir.
El antídoto para una mujer de Elas es una nave estelar.
Dünyevî servet ; ruhları çürütür, kalpleri soldurur, insanı kibirli ve adeletsiz yapar, bencilliklerinde acımasız hale gelirler.
As riquezas materiais corrompem as, almas e endurecem seus corações. " Elas tornam os homens hipócritas, injustos,..." impiedosos em seu egoísmo. "
Elas'ın Dohlman'ını bölgeye taşımak zorunda kaldığımız bir günü hatırlıyorum.
Recuerdo que una vez hubo que transportar a la Dohlman de Elas.
Ocak ve Şubat.
A menos que estén en la bahía, los v elas son inútiles.
Buna el koymam gerekiyor.
Bien, yo debo guardar los elas probablemente.
Burayı imzalayın.
Cuando ellos probablemente ¿ del elas / their muja de nuevo fuera-viene? Sí, aquí.
Çalıştırıcısı Gunter'dan olmalı. Ona bu ilişkiyi bitir, demiştim.
Era Gunter, entrenador del elas / their. ha dicho a el que eles acabe... ¡ El altos!
Cindy Styne'ın adresini bul.
Por consiguiente, usted consigue que los elas / their se dirigen para mí.
Bu akşam yemeğe çıkalım istersen. Cindy'nin isteklerini konuşuruz.
Por qué nosotros no hablamos hoy tarde ¿ encima de las demandas del elas / their?
Cindy insanların hayatlarında fark yarattı.
Cindy ayudó a muchas personas,, para alterar la vida del elas / their.
Cindy'ye grip tedavisi uygulamıyordu.
Y el el no tiene Cindy debido a gripe del elas / their tratada.
Çok fazla konuşmak onu ( heyecanı ) öldürebilir. Kendi hayat hikayeni anlatmazsın, ve onlara da kendilerininkini anlattırmazsın.
Hablar mucho mata el asunto pero si no cuentas tu historia elas no te cuentan la suya
Bizim resimlerimiz ve senin yorumlarından bu kadar yeter.
Es suficiente sobre nuestras fotos y de tus opiniones sobre elas.