Eliška traducir español
27 traducción paralela
Eliska? ..
¿ Eliška...?
Hoşça kal, Eliska.
Adiós, Eliška.
Eliska, yaşımı göz ardı ediyorsun, ama. YaşIı mı yaşIı bir adamım ben!
Eliska, no pienses mal de mí, sabes que soy un anciano.
Balonla uçacağız, Eliska.
Viajaremos en globo.
Doğru ama, Eliska. Harika bir orman görünüyor.
Sería hermoso aterrizar allí.
5-C'de kalan kız, Eliska Sokol.
La chica del 5-C. Eliska Sokol.
Eliska Sokol için kayıtları araştırdım.
Busqué los antecedentes de Eliska Sokol.
Eliska Sokol isimli bir bayanın cinayetiyle ilgili bir soruşturma yürütüyoruz.
Estamos investigando el asesinato de una mujer llamada Eliska Sokol. - ¿ Eliska?
Eliska?
¿ Está muerta?
Eliska'nın işten neden ayrıldığını biliyor musunuz?
¿ Sabe por qué Eliska dejó su empleo?
Eliska'nın, işini kaybedişinden onu sorumlu tuttuğu çok açık.
Es evidente que Eliska la culpa por perder su empleo.
Konuştuğum kat görevlisi, Eliska'nın bir keresinde bundan bahsettiğini söyledi.
La empleada con la que hablé dijo que Eliska lo mencionó una vez.
Eliska?
¿ Eliska?
Muhtemelen çocuk, ona kendi oğlunu hatırlatıyordu.
Debía recordarle a Eliska su propio hijo.
Pekâlâ beyler. Kendimizi Eliska'nın yerine koyalım.
Pongámonos en los zapatos de Eliska.
Eliska'yla... aşk yaşıyorduk.
Eliska y yo teníamos un romance.
- Görünüşe göre Eliska bölgedeki parklarda dolaşırken birçok kez görülmüş.
Parece que Eliska fue vista varias veces en un parque local.
Çocuğun annesi bunun tuhaf olduğunu düşünmüş. Çünkü Eliska'nın yanında kendi çocuğu yokmuş. - Kadın da durumu devriye polisine bildirmiş.
A la mamá del niño le pareció extraño que estuviera allí sin un niño entonces se lo dijo a un oficial.
Eliska hiçbir ödemesini kaçırmadı.
Eliska nunca dejó de pagar.
Otururken, kadının hangi sebeple Eliska'nın mektuplarına el koyduğunu düşünüp durdum.
Estuve pensando en qué razón tendría la esposa para querer interceptar las cartas de Eliska.
Sabrı kalmadı. Onunla yüzleşti. Sonra da Eliska öldü.
Se impacienta, la confronta, y luego Eliska está muerta.
Eliska ile olan ilişkisinde bile doğruyu söylemediğini düşünüyorum.
Presiento que ni siquiera era verdad su romance con Eliska.
Eliska Sokol'un, sizin oğlunuzla aynı günde ve aynı hastanede doğan bir oğlu vardı.
Eliska Sokol tuvo un hijo que nació en el mismo hospital el mismo día que su hijo, Zane.
Eliska'nın mektupları için arama iznini aldık.
Conseguimos una orden para el correo de Eliska.
Talbot, Eliska'nın cesedinden kurtulduktan sonra ilişkilerini gösteren her şeyden kurtulmak için anahtarlarını alıp dairesine gitti.
Después de que Talbot arrojó el cuerpo de Eliska tomó sus llaves y regresó a su apartamento para deshacerse de todo lo que los vinculara.
- Aslında, amirim... Dedektiflik için alkışı asıl hak eden Eliska Sokol'dur.
- De hecho, señor Eliska Sokol es quien merece el crédito por el trabajo de detective.
Ve Eliska?
¿ Y Eliska?