Elvin traducir español
38 traducción paralela
— Eric, Kuzen Elvin'e merhaba dedin mi?
Eric, ¿ Saludaste a tu primito Elvin?
— Merhaba Kuzen Elvin. — Ne tatlı!
Hola primo Elvin
Eric, kuzenin Elvin'e bir süre bakmanı isteyeceğim.
Eric, necesito que cuides a tu primo Elvin por un rato
— Kuzen Elvin'e bakmak istemiyorum.
- ¡ No quiero cuidar a Elvin!
— Görünüşe bakılırsa şekerini bitirmişsin.
Parece que has acabado tu helado, Elvin
Kahretsin, sessiz ol Elvin! Kapa çeneni Elvin.
¡ Silencio Elvin!
- Elton'la Tommy'i çağır hemen.
- Trae a Elvin y a Tommy de regreso.
McCoy Tyner, Elvin Jones yok mu?
¿ McCoy Tyner? ¿ Elvin Jones?
Adım Elvin Williams.
Yo me llamo Elvin Williams.
Ya şarkı söylersiniz ya da sizi tutuklarız, Elvin ve Ellie.
O cantan una canción, o están arrestados, Elvin y Ellie.
İyi günler, Elvin.
Buenas tardes, agente... Elbin. Buenas tardes.
Heceleme ustası Elvin Cavanaugh ketum biridir, ama bu turdan sonra bir basın toplantısı düzenleyeceğini bildirdi.
El ortógrafo Elvin Cavanaug es un tipo muy hermético... y todavía le llaman para dar conferencias de prensa después de estas competiciones.
İşte Elvin Cavanaugh, en büyük heceleme şampiyonu.
Ahí está Elvin Cavanaugh, el mayor campeón de ortografía.
Perdenin arkasındaki adam olan Elvin Cavanaugh'dan gelen özel bir istekle yayınımıza devam ediyoruz. Tam bulunduğumuz bu yerde yarışmayla ilgili bir basın toplantısı düzenleyecek.
Vamos a continuar a filmar por causa de la petición excepcional hecho por Elvin Cavanaugh, el tipo de detrás de las cámaras, de dar una conferencia de prensa aquí, en el palco de esta competición.
Elvin Cavanaugh'u kimin öldürdüğünü biliyorum.
Sé quien mato a Elvin Cavanaugh.
Kimliği yok. Bak Elvin'e biraz beklemesi gerekeceğini söyle.
Mire, dígale a Elvin que tendrá que esperar un poco.
Lanet olsun, Elvin, bir ortağı da mı var?
Por todos los diablos Elvin, ¿ un segundo tirador?
Git burdan, Elvin.
Sal de aquí, Elvin.
Dave Holland ve Elvin Jones çalıyor.
Lo toca Dave Holland y Elvin Jones.
Elvin'i bulamıyorum.
No encuentro a Elvin.
- Elvin!
- ¡ Elvin!
- Bu Schmidt'in hatası ama nasıl olduğunu bilmiyorum. - Elvin?
- Esto es culpa de Schmidt, no sé como pero es su culpa. - ¿ Elvin?
Eğer Elvin ile yeniden takılmak istersen... Sana bolca para öderim.
Si alguna vez quieres salir con Elvin otra vez te pagaré mucho dinero.
- Görüşürüz, Elvin.
Adios, Elvin.
Bu kızı önemsiyorum, Elvin.
Me preocupo por esta chica, Elvin.
Elvin'le nasıl tekrar yakınlaşırım... diye düşünüyorum..
Sabes, solo intento averiguar - como contárselo a Elvin.
Elvin, dinle beni.
Elvin, escucha, tío.
Hadi ama, Elvin...
Vamos, Elvin. - Solo...
Elvin, Elvin, Elvin, hadi ama...
Déjame... Elvin, Elvin, Elvin, ahora qué.
Elvin, hadi kaçalım.
Elvin, marchémonos.
Hoşçakal, Elvin.
Adiós, Elvin.
Elvin Jones gibi.
Es como Elvin Jones o algo así.
Sihirbazlık yapmayı Afganistan'daki Elvin adındaki bir arkadaştan öğrendim.
Aprendí magia de un tipo, Elvin, allá en Afganistán.
- Sus bakayım pis kahpe.
- Silencio, Elvin Harlot.
Hayır Elvin, kötü Elvin!
¡ No Elvin, eres un mal Elvin!
Elvin.
Elvin.
Sen Elvin'i öldürdün.
Es el idiota que mato a Elvin.
Elvin.
Elvin...