Emlakci traducir español
34 traducción paralela
Eger Hillary'den nefret ediyorsan, bir emlakci kadinin tacizine ugramissindir ya da baska bir sey.
Si odias a Hillary, fueron agredidos por de una dama de bienes raíces o algo así.
Emlakci Wendy.
Es Wendy, la agente.
Yo, emlakci babaanneyi siktir et.
Que le jodan a esa abuela estirada.
Emlakci kadin David Crosby'nin burada uc kere oldugunu soyledi.
La de la inmobiliaria me dijo que David Crosby murió tres veces aquí.
ZENGİN EMLAKÇI ÖLDÜRÜLDÜ ;
CONSEJERO DE ESTADO ;
Emlakçi bunu açıklamış olmalı.
La agencia de alquileres debió explicarle.
Bir emlakçi bana villa listesi verdi.
Un agente inmobiliario me dio una lista de villas para alquilar.
Yüzbaiı, bu Brenner, Herbert Brenner, emlakçi.
Soy Herbert Brenner, eI agente inmobiliario.
MacGruder adında bir emlakçi.
Un agente de inmobiliarias, MacGruder.
Ve emlakçi, Bay MacGruder ise
Y luego está el de la inmobiliaria.
Emlakçi arabadan söz etti, ben ona bir anlam veremedim.
El agente de la inmobiliaria mencionó que fue en taxi.
- Emlakçi mi?
- ¿ Agente?
Emlakçi evi gösterirken ortalıkta yoktunuz.
Uds. No estaban cuando el agente nos mostró la casa.
EMLAKÇI - KONUTLAR VE İŞYERLERİ
"Bienes Raíces Inversiones Inmuebles y Comerciales"
Tek bildiğim, çeki almaya gelmek için... benzin parasını zar zor denkleştiren Arizona'lı bir emlakçi olduğuydu.
Sólo sé que era un estafador inmobiliario de Arizona que apenas tenía dinero para echar gasolina e ir a recoger su puto cheque.
Şu emlakçi karıyla, Bonn'dan o adi herif.
Esa mujer de la inmobiliaria y el idiota de Bonn.
Hak ettiler zaten, o emlakçi karıyla Bonn'dan o adi herif.
Pero se lo merecían, esa agente de bienes raíces y ese imbécil.
Yoksa emlakçi ruhsatımı alırlar.
Porque perdería mi licencia inmobiliaria.
Bu da Ceal. Annemin arkadaşı ve bana bu evi satan emlakçi.
Y esta es Ceal, una amiga de mi madre y la agente inmobiliaria que me ha vendido la casa.
Emlakçi Richard Shaw da.
No hay ningún Richard Shaw.
Aynı emlakçi gibiler.
Era como la bolsa de valores.
Emlakçi evi hala elden çıkaramadı.
El agente inmobiliario aún no puede venderla.
EN İYİ EMLAKÇI KİM ACABA?
Z QUIÉN ES EL MEJOR AGENTE INMOBILIARIO?
Emlakçi ile buluşacağımı unutmuşum.
Olvidé que debo hablar con el corredor de bienes raíces.
Başka bir emlakçi henüz teklif almadıysa şaşırırım doğrusu.
Me sorprendería si otro agente no recibió una oferta ya.
Şu emlakçi kadından hiç hoşlanmadım.
- Desconfío de la agente.
Irene, emlakçi deneyiminden bahsetmeden duramıyorsun.
Debe haber una razón. Iréne, nos ha machacado con su experiencia de agente inmobiliaria.
Parlak bir emlakçi olan Bernard London'kasıtlı eskitme'nin kanuni olarak zorunlu hale getirilmesiyle krizden kurtulmayi öneriyordu.
Bernald London, un prominente inversor inmobiliario, sugirio salir de la depresion haciendo obligatoria la obsolescencia programada.
Babam işten çıkarıldıktan sonra, annem evini sattı... ve emlakçi oldu. Bu işin olumlu tarafı.
Después de que despidieron a mi papá, mi mamá vendió su casa... y sacó su licencia de bienes raíces, que es una ventaja.
Çok iyi bir emlakçi olduğu söyleniyor, tatlım.
Se supone que es una agente muy buena, corazón.
Emlakçi, başka birinin de ilgilendiğini ve karar vermek için bir ayımız olduğunu söyledi.
El agente dice que tiene otra oferta y que tenemos hasta el lunes para decidir.
Emlakçi Kay, bize ıslak pasta getirdi ve yarın da aç kalmamamız için kasabadan sebze-meyve getireceğini söyledi.
Kaye, la agencia sólo trajo unos brownies y volverán mañana... con algunos víveres del pueblo para que podamos continuar.
Sanırım emlakçi geldi yine.
Creo que el corredor esta aquí de nuevo.
Acaba emlakçi bir arkadaşın var mı diye merak ediyordum.
Me preguntaba si tenías algún amigo que fuera agente inmobiliario.