English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ E ] / Ems

Ems traducir español

274 traducción paralela
EMS'den 10-32 aldık.
Hay un 1 0-32 de emergencia médica.
Acil durum mesajı gönder.
Manda un impulso EMS.
Tam olarak bizi aradıklarında henüz emin değiliz. Acil durum sinyalinin ulaşıp, ulaşmadığını bile bilmiyoruz.
¡ No sabemos si el impulso EMS ha llegado hasta ellos!
Herkes soma için EMS'ye şükran duyar.
Y todo mundo dice gracias... ... por el SOMA.
Herkes soma için EMS'ye şükran duyar.
Y todo mundo dice gracias, por el SOMA.
Şimdi bu eski arkadaşlara elveda diyoruz : elveda Mud Pie, Bite'Ems, Eclairios, Chew'Ems, Kellogg's All-Fudge, Big Red Snack Foam, Milk Chuds, Eat'Ems.
Así que denle un adiós agridulce a esos viejos amigos : bombas de crema... bombones, pan de azúcar, cereales de chocolate... malvaviscos, caramelos, confites.
Acil tıbbi müdahale ekibi şimdi geldi.
EMS acaba de llegar. Tengo un tipo- -
Acil EMS takımı lazım.
Necesito un equipo de emergencias.
Yerel polis ve EMS'ile irtibata geç.
Contacta a la policía y a los servicios médicos.
Hava Trafik Kontrol, burası CTU. En kısa sürede EMS, Polis ve kurtarma ekiplerini bölgeye gönderiyoruz.
Control de tráfico aéreo, aquí CTU, estamos enviando a los servicios médicos, policía y equipos de rescate al sitio lo más pronto posible.
- Bellevue, burası acil 323.
Bellevue, esto es EMS Nº 323.
EMS Çocuk hizmetleri ile bağlantı kurdu.
Llamaron a la oficina de Protección al Menor.
Muhtemelen daha şehri görmeden FEMA ya da EMS'den birileriyle karşılaşırsınız.
Probablemente te encuentres con gente de FEMA y EMS... antes incluso de que tengan a la vista la ciudad.
İyi, tamam, peki. Bari bir ambulans gönderin.
Bien, de acurerdo, bien, entonces manden al EMS.
Seni önce helikopter pistine, oradan da yılan sokması merkezine götürecekler.
Pero el EMS está de camino, y te llevarán al helipuerto, y el helicóptero te llevará al centro de mordiscos de serpientes, ¿ vale?
Ems, bu kız Char ve Shall'e kaba davrandı...
Hey, Em, esta chica está siendo grosera con Char y Shall..
- Bir ceset var.
- EMS respuesta rápida.
EMS tam bir kasap dükkanı olduğunu söylüyor.
EMS dice que fue una verdadera carnicería.
Ambulans yola çıktı.
Tengan en cuenta que, EMS está en camino.
- Pek rastlanmayan, EMS salgınına yol açtı.
¿ Causó una epidemia de una enfermedad desconocida denominada EMS? Correcto
"EMS'ye neyin sebep olduğunu bilmiyoruz,.. ... fakat gen mühendisliğinin sebepler arasında olması ihtimalini yok kabul edemeyiz."
"Aún no sabemos qué provocó el EMS... pero no podemos excluir la posibilidad... de la manipulación genética".
Psikologumuzla görüşme hakkı olduğunu biliyorum.
Sé que EMS tiene acceso a terapia psicológica.
Hey, Ems?
Esto... ¿ Ems?
- Ems?
¿ Ems?
Tanrı aşkına, Ems.
Por dios, Ems.
- Em çağırmamı istedi, yoksa gelmem dedi.
Ems me dijo que tenía que hacerlo o ella no vendría. Ah.
Ems ve Naomi çok yakın arkadaştırlar.
Ems y Naomi son realmente buenas amigas.
Sen de katılsana Ems.
Sí, animate, Ems.
Peki... Ne istiyorsun, Ems?
Así que... ¿ que quieres, Ems?
Doğru mu Ems?
¿ Es Ems?
Bizimle birlikte gelicek kimsemiz yoktu ama hala gidiyoruz.Dimi, Ems?
Nosotras no tenemos con quien ir, pero aún así vamos a ir. Verdad, ¿ Ems?
Içinde ne olduğunu biliyorum, Ems.
Sé lo que hay aquí, Ems.
Onu dinleme Ems.
No la escuches, Ems.
süpürmeyi bitirdik ve dışarda ems tarafından tehtit edilen bir kurbanımız var orda başka birisi var mı?
Acabamos nuestra búsqueda y estamos tratando a una víctima. ¿ Hay alguien más dentro?
Güzel görünüyorsun, Ems.
La has cagado bien, Ems.
Ben geldim!
¡ Ems!
Ems!
¡ Ems!
Ben ve Emsy'nin. Çünkü...
Ems y yo Porque... porque yo estaba...
Bu doğru, değil mi Ems?
¿ Eso es correcto, Ems?
Olsa kötü olurdu zaten Ems.
Porque eso sería malo, Ems.
Ems, kes şunu.
Ems, para.
Ems?
¿ Ems?
Acil yardım ekipleri olay mahalline vardılar. \ i
Ems ha llegado a la escena.
Acildeki adamlarla konuştum.
Me hice cargo de los tipos de la EMS.
Biz acil tıbbi servisteniz, o yüzden... tehlike bizim göbek adımız.
somos EMS en verdad, así que peligro es mi segundo nombre.
Sizden acilcilerin buraya girebileceği, açık bir yol istiyorum.
Necesito que despejes el camino y te asegures de que el EMS pueden entrar.
Butun guzelligi kacirdin, Ems.
Te has perdido una hermosura, Ems.
- En iyi sabah senin olsun, Ems.
- Buenos días por la mañana, Ems.
Bu arada EMS'e bir yaralı tahliye aracı göndermelerini söyle.
Mientras tanto, haz que EMS envíen una evacuación médica.
EMS kaptanı ile konuşun.
Hable con el capitán.
Ama önce duş al Ems...
Pero dúchate, porque, Ems...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]