English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ E ] / Eriş

Eriş traducir español

114 traducción paralela
Eriş ona.
Comencemos.
Daha hızlı eriş.
Más rápido.
Dosyaya eriş. Transferi başlat.
Acceda e inicie la transmisión.
Bilgisayar, Kaptan Donald Varley'ın şahsi seyir defterine eriş.
Computadora, ingrese en la bitácora personal del capitán Donald Varley.
Yuvalanmış 3. hafıza dosyana eriş... ve... yönerge 5155'i çalıştır.
Abre el archivo de tu tercera matriz y ejecuta la instrucción 5155.
Biyografik dosyalara eriş.
Abre archivos biográficos.
Hafıza bankandaki "espri" dizini altındaki "kaba komedi" alt dizinine eriş.
Busca en tus bancos de datos en "humor", algo como "bufonada".
Konuyla ilgili tüm Federasyon kayıtlarına eriş ve hazırlık odama rapor ver.
Consulte los archivos y acuda a mi despacho.
Bilgisayar, Büyükelçi T'Pel'in ışınlayıcı kimlik izine eriş.
Ordenador, abre registro de transportador de la embajadora.
İzolineer depolama derleyicisine eriş.
Accede al módulo de elementos isolineares.
Bilgisayar,'kopya'ya eriş.
Computadora, accede a "duplicante".
Bilgisayar, Yıldız Filosu Tıp kaynaklarına eriş.
Ordenador, accede a la base de datos médicos.
Dr Surmak Ren hakkındaki tüm bilgilere eriş.
Descarga de toda la información sobre el Dr. Surmak Ren.
Bilgisayar, Güvertedeki dört numaralı güvenlik kontrol noktasının güç şebekesine eriş.
Computadora, muestre información de la red energética en el retén de seguridad 4 en la promenade.
Bilgisayar, alt program ANA'ya eriş.
Computadora, acceda al subprograma ANA.
Bilgisayar, Bajor ana veri bankasındaki müzik dosyalarına eriş ve Bajora Serenat konseri oluştur.
Computadora, acceda a los archivos musicales de los bancos bajoranos y cree un programa de conciertos de serenas bajoranas.
Bilgisayar, görsel çıkışa eriş.
Computadora, acceso de salida visual.
Bilgisayar, Curie mekiğindeki kişisel günlüklere eriş.
Ordenador, abre mi diario personal de la lanzadera Curie.
Bilgisayar, Curie mekiğindeki kişisel günlüklere eriş.
Ordenador, accede a mi diario personal de la lanzadera Curie.
Bilgisayar, korumalı hafızaya eriş ve Moriarty programını başlat.
Ordenador, accede a la memoria y ejecuta programa Moriarty.
Bilgisayar otopsi dosyalarına eriş.
Computadora accede a las autopsias.
Bir. Kaldır ve eriş.
Uno... arriba y adelante.
Şimdi... karakterin alt rutinlerine eriş.
Ahora accesa sus rutinas interactivas de personaje.
Kişisel alt rutine eriş aile karakterine.
Accede a sus subrutinas interpersonales... personajes familiares.
İç sensörlere eriş.
Acceda a los sensores internos.
Gökyüzüne eriş Maggie.
Toca el cielo, Maggie.
Gökyüzüne eriş.
Toca el cielo.
Bilgisayar, B'Elanna Torres'in sağlık dosyasına eriş.
Computadora : acceso al archivo médico de B'Elanna Torres.
Bilgisayar, sanal güverte veritabanına eriş ve Komutan Chakotay'ın holografik şablonunu belirle.
Computadora. Dame acceso a la base de datos del holodeck... y localiza la figura holográfica del Comandante Chakotay.
Bilgisayar, Binbaşı Torres'in holografik şablonuna eriş ve fiziksel parametrelerini programıma yükle.
Computadora, localiza la figura holográfica de la Teniente Torres. Descarga los parámetros físicos en mi programa.
Bilgisayar, tıp dosyası Torres-3'e eriş ve holografik şablonu güncelle.
Computadora. Dame acceso al archivo médico Torres 3... y actualiza su figura holográfica.
Val'eris, komutanım.
- Val'eris, señor.
İyi iş çıkardın, Val'eris.
Lo estás haciendo bien, Val'eris.
Mantık, bilgeliğin başladığı yerdir, Val'eris.
La lógica es el principio de la sabiduría., Val'eris.
Val'eris, sızıntı konusunda bilgin var mı? - Efendim? - Chekov?
Val'eris, ¿ sabe algo sobre una ola de radiación?
Gemi pruvadan kıça aranacak. Aramadan Yüzbaşı Val'eris sorumlu olacak.
Tenemos que registrar la nave de pies a cabeza.
Val'eris, Yıldız Filosu'na büküm motorumuzun arızalı olduğunu söyle.
Val'eris, informe a la flota que el impulsor está inoperativo.
Ben de Val'eris'in duygularını paylaştım.
Yo sentía como Val'eris.
İsmim Eris.
Me llamo Eris.
Eris.
Eris.
Eris'i yolcu bölümüne götür ve bizi orada bekleyin.
Lleva a Eris al compartimento de pasajeros y espérame allí.
Eris'ten bahsediyorsunuz, elbette.
Se refiere a Eris, por supuesto.
Eriş.
Adelante.
- Sen de, Eris.
- Tú también, Eris.
Kabile adına konuşma hakkın yoktu, Eris.
No tenías derecho a hablar por la tribu, Eris.
Eris, bir yardımcı aramıyorum geçici ya da başka türlü.
Eris, no estoy buscando una ayudante. Ni temporaria ni de ninguna clase.
Dinle, Eris yazmalarından bazılarını eyerimde buldu.
Escucha, Eris encontró algunos de tus pergaminos en mi bolsa.
Onlar... hobilerim- - bilirsin, golf gibi- - eğlencelik?
Son como pasatiempos, comprendes? Como jugar al golf. Conoces a la diosa griega Eris?
- Eris, huzursuzluk tanrıçası.
- Eris, la diosa de la discordia.
Huzursuzluk tanrıçası Eris'le tanıştım.
Conozco a Eris, diosa del caos.
- Eris bana tuzak kurdu.
- Eris. Ella me incriminó.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]