Española traducir español
875 traducción paralela
Beşeri coğrafya ile ilgili bu sinematografik deneme 1932 yılında İspanya Cumhuriyeti'nin kurulmasından hemen sonra çekilmiştir.
Este ensayo cinematográfico de geografía humana fue rodado en 1932, poco tiempo después del advenimiento de la República española.
İspanyol elçinin ziyaretinin yaklaştığı hususunda sizi uyarmalıyım.
Debo advertirle sobre la inminente visita española.
İspanyol büyüsü.
El hechizo de la magia española.
- Evet, hatırlıyorum da şu İspanyol kız konusunda epey ısrarlıydın.
Esa joven española. Era bailarina, ¿ verdad?
Denedim ama şu İspanyol mehtabı yok mu?
Lo he intentado, pero esta luna española...
Biliyor musunuz bay Bradley İspanyol mehtabı size çok yakışmış.
¿ Sabe, Sr. Bradley...? La luna española le favorece mucho.
Malta'nin hala Ispanya'ya ait olduguna atfen... ona her yiI bir sahin yollayacaklardi.
que le pagaran cada año el tributo de un halcón, en reconocimiento de que Malta seguía siendo española.
- "Likide" İspanyolca değil.
"Liquidar" no es una palabra española.
İspanyol, değil mi?
Española, ¿ verdad?
İspanyol bir çingeneymiş ve çok aşağılıkmış.
Era española... una gitana española y tremendamente malvada.
İspanyol bir çingeneydi.
Era una gitana española...
Lordlarım, hanımefendi ve beyefendiler... İspanyol polkası için lütfen eşlerinizi seçin.
Señoras y señores, damas y caballeros, escojan pareja para la polka española.
İspanyol iç savaşı sırasında ben... Franco yanlısı bir komitedeydim.
Yo estuve en un comité a favor de Franco... durante la Guerra Civil Española.
Eşim gibi İspanyol kanı falan taşımam lazım.
Hay que tener sangre española o algo, como mi esposa.
Finney soyadlı eski bir İspanyol aileden geliyor.
Es de los Finney, una familia española.
"Sadece İspanyol Cumhuriyetini desteklemiyor... onun Uluslararası Tugayınada hizmet etme ayrıcalığım olmuştur." dedi.
"No sólo apoyo la República Española... sinó que ha sido un privilegio servir en sus Brigadas Internacionales."
İspanyollar ateşleri söndürüyor.
La metralla española ha cesado.
Harika gemi ; Hispaniola.
La buena nave "La Española".
Seyir defterinde de şöyle yazacak ; ... Hispaniola'da seyahat etmekte olan Bay Arrow,... 14 Mayıs gecesindeki bir fırtınada güverteden düştü ve cesedi bulunamadı.
Y será anotado en la bitácora que el Sr. Arrow, marino de La Española, cayó por la borda durante una tormenta la noche del 14 de mayo, y su cuerpo no fue recuperado para ser sepultado.
Kalenin tepesine çıkıp da, Hispaniola'daki İngiliz bayrağını gördüğümde bundan bir ders çıkarmam gerektiğini anladım.
Cuando subí al fuerte y vi La Española izando nuestra bandera, supe que era una lección de mis superiores.
İki gemiyle tüm İspanyol Amerikası'nın canına okuruz.
Con dos barcos aplastaríamos la América española.
İspanya'nın Akdeniz kıyısında yer alan Esperanza Limanı. Yaklaşık 20 yıl önce...
En el puerto de Esperanza en la costa mediterránea española... hace unos 20 años.
Hürriyet temalı kıyafeti ve "Biricik" takma adıyla Louise ve kalçalarını sallama şeklinden dolayı "Sarkaç" olarak bilinen Flora.
Louise, la bella gordita apodada "Cocotte". Y Flora, una española a la que llamaban "La mecedora", porque se balanceaba exageradamente.
İspanya Krallığından ve Meksika Cumhuriyetinden belgelerimiz var.
Tenemos un escrito de la corona española y de la República mexicana.
O döndüğünde ben gitmiş olacağım. Sıska atına binmiş İspanyol senyorita da sarhoş hokkabazın ikiye böldüğü tayt giymiş genç kız da yok artık.
Me fui hace un rato, cuando él vuelva, la amazona española no estará con su caballo, ni la señorita con mallas se dejará cortar en dos por un mago borracho.
Ateşli bir İspanyol binici safkan Arap atını iki ayak üstünde sürecek! Bu numarayı asla unutamayacaksınız! İşte geliyor!
Una española ardiente, una andaluza de pura sangre, jamás lo olvidarán, ¡ adelante!
Ispanyol musunuz?
Es usted española?
İnsanlar ona İspanyol'muş gibi davranmayı seviyorlar.
A todos les gusta que parezca española, creen que es mejor.
" Kilisenin büyük kısmı İspanyol barok tarzında yerli kireçtaşından yapılmıştır.
" Esta iglesia es, mayormente, barroca española... hecha de piedra caliza.
Avusturya hükümeti önündeki resmi seremoniler ve İspanyol seremonileri esnasında her duruma karşı itaatkar olmalısın.
En la Corte Austríaca... Hay un ceremonial riguroso. De hecho es el ceremonial de la corte española, que debe ser respetado en todas las circunstancias.
O halde onlara İspanyol Engizisyon mahkemesinin katliamını gölgede bırakacak şekilde nasıl da işkence ettiğinin de farkındasınız!
Y sabe que los torturó con tan refinada crueldad... que Torquemada y la Inquisición española se hubieran avergonzado.
Üzerinde subay üniforması olan bir ceset, İspanya açıklarında bir denizaltıdan, Huelva'ya yakın bir yerde denize bırakılır.
El cuerpo de un hombre vestido de oficial... será tirado al mar desde un submarino frente a la costa española... cerca de Huelva.
Bu İspanyol altınını görüyor musunuz?
¿ Veis esta onza de oro española?
Beyaz balinayı ilk hanginiz haber verirse bu İspanyol altınını o kazanır, ey denizciler.
El que de vosotros encuentre la ballena blanca, tendrá esta onza de oro española.
Bu adamın bir İspanyol altını oldu.
Este hombre tiene su onza de oro española.
İspanya sınırına ulaşmayı deneyeceğim.
Intentaré llegar a la frontera española.
İspanyol.
Española, sabe.
Köy meydanıydı ve etraf yemyeşildi ve beyaz badanalı bir İspanyol kilisesi vardı.
- Era una plaza de pueblo y un prado con árboles y una iglesia española blanca con un convento.
San Francisco'nun yüz altmış km. güneyinde eski bir İspanyol misyonu var.
A 160 km al sur de San Francisco, hay una antigua misión española.
Hayır, İspanyol olamazsın.
No, no es española.
Annem güzel bir kadındı güzel bir İspanyol kadını.
Mi madre era una mujer fina una dama española.
- İspanyol musun?
- ¿ Eres española?
- Dansöz. - Anlıyorum.
Bailarina española.
İspanyol komşum...
- ¿ Te acuerdas de mi vecina, - la española? - Sí.
Büyük ve güçlü ordusunu İspanya kıyılarına çıkarabileceğine emin olmak zorundaydı.
Quería asegurar el desembarco de su ejército en la costa española.
Kont Romero'yu, çok ender rastlanan bir İspanyol hastalığına yakalandığı için gemide tutuyoruz.
Hemos retenido al Conde Romero por una rara enfermedad española. ¿ Una enfermedad rara?
İspanyol asıllısınız galiba?
- Tipo español. ¿ Ascendencia española?
Evet menenjit ispanyol gribi ve ameliyattan sonra üç günde doğan komplikasyonların neticesinde oluşan bir şeydi.
Sí. Pero la meningitis fue solamente una consecuencia, una complicación,... durante los últimos tres días, tras su operación y la gripe española.
İspanyol gribi olduğu açık.
Fue la gripe española.
İspanyol iç savaşını yaptılar.
Ellos tienen la Guerra Civil Española.
Oro, altın demek.
Esta palabra española quiere decir oro.